New York'ta kritik hafta

ÖNÜMÜZDEKİ günlerde ne olacak? İşte bu sorunun yanıtını bu hafta New York'taki gelişmeler tam olmasa bile, önemli ölçüde belirleyecek.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda dünya liderleri arasındaki yoğun trafiğin yanı sıra çok önemli bir buluşma gerçekleşecek.

Chirac ve Schröeder, ABD Başkanı Bush ile ayrı ayrı bir araya gelerek Irak'ın geleceğine ilişkin görüş ayrılıklarını aşmaya çalışacaklar.

Geçen hafta sonu, bir yıl aradan sonra ilk kez üçlü bir buluşmada bir araya gelen Avrupa'nın üç büyüğü, İngiltere, Almanya ve Fransa'nın liderleri, New York'a hazırlık yapmak istediler.

Ortak bir tavır belirlemeden ayrıldılar.

Ancak yine de Avrupa'nın üç ‘‘büyüğü’’ arasında, Irak savaşının başında gözlenen farklılığın yavaş yavaş aşılmakta olduğu da bir gerçek.

* * *

CUMA günkü toplantıdan sonra ortaya çıkan durum şu. Her üçü de Irak'ta yeniden yapılanma sürecinde Birleşmiş Milletler'in ‘‘kilit’’ konumda olmasında ısrarlı.

Her üçü de Irak'ta, hükümranlığın en kısa zamanda Irak halkına devrini istiyor.

Aslına bakarsanız, Amerikalı yetkililer de aynı görüşte.

İngiltere Başbakanı Tony Blaire de Cuma günkü basın toplantısında bu noktaya değindi.

‘‘Irak'ın geleceği konusunda hepimiz aynı görüşleri paylaşıyoruz. Aslında bu noktada ABD ile de görüş ayrılığı yok aramızda.’’

Ama, iş Fransa Devlet Başkanı Jacques Chirac'ın söylediği gibi ‘‘neyin ne zaman ve nasıl yapılacağına ilişkin ayrıntılara’’ gelince durum değişiyor.

Chirac, ‘‘Bu noktada tam bir anlaşmaya varamadık' diyor.

Çünkü Fransa, birkaç ‘‘ay’’ içinde, siyasi kurumların ve yönetimin tamamen Iraklılara iadesinden yana. Bunun takviminin de şimdiden belirlenmesini istiyor.

Washington ise, yönetimin tamamen Iraklılara devrinde acele etmek istemiyor. Çünkü bunun gerçekçi olmadığına inanıyor. Bu geçiş döneminde ise denetimi elden bırakmatan yana değil.

İngiltere ve Almanya'nın pozisyonları işte bu iki uç, yani Fransa ile ABD'nin arasında değişiyor.

* * *

ŞİMDİ gözler New York'ta. Irak'ta yeniden yapılanma ve güvenlik aslında iç içe geçen bir süreç.

Bu nedenle, askerini oraya yığmış olan ve altı aydan beri sahada hakimiyet kurmaya çalışan ABD ve İngiltere'nin ağır basacağı, ancak Fransa ve Almanya'yı da memnun edebilecek bir orta yol ile yeni bir BM kararı konusunda adım atılabilir.

Benim duyumlarıma göre Fransa, kesinlikle veto kullanmak istemiyor.

Bu hafta New York'tan gelecek haberler, hükümetin Irak konusundaki kararlarını etkileyeceği için bizi de yakından ilgilendiriyor.

New York'a dikkat kesileceğimiz bir haftaya başlıyoruz bugün.
Yazarın Tüm Yazıları