Mogan ve Eymir’in kurtuluşu da Kızılırmak’ta...

MOGAN Gölü’nün, dolayısıyla Eymir’in de evsel, endüstriyel ve tarımsal kaynaklı kirleticilerle doğrudan ya da yüzeysel akış yoluyla kirlenmesi yıllardır söz konusuydu.

Ne var ki bu kirlenmeyi Mogan’a akan derelerin Eymir Gölü, İmrahor Vadisi üzerinden Ankara Çayı’na oradan da Yeşilırmak Nehri’ne taşıyarak göllerin taze suyla her dem temiz kalmasını sağlamaktaydı.

Daha sonra Mogan’a gelen Sukesen Deresi, Dikilitaş Barajı sonrası güneyinden giriş yapan Urunkuş Deresi, Araz Deresi ve Kızılcaşar Deresi’nden gelen sular çeşitli nedenlerle kesilince göle kar, yağmur suları ve diğer yollar ve erozyonla gelen atıklar göle girip çıkamamaktadır. Son on yıldır Mogan’dan Eymir’e çıkış tamamen durmuştur. Böyle olunca da kirlilik her yıl artarak devam etmektedir. Bu kimyasallar gölde kamış ve yosunları coşturmakta ve daha sonrada bu çürüyen bitkiler organik gübre olup göllerin ostirifikasyon denen kendi kendini öldürmesine neden olmaktadır.

Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe’ye sesleniyorum:

Bakü’den binlerce kilometreden petrol getiren boru hatları neden 80 kilometreden su getiremesin. Bu fikri ilk defa 15 yıl evvel bir toplantıda ortaya attığımda herkes çılgınca bulmuştu. Ama zaman beni haklı çıkardı. Üstelik Almanya’da Reyn Nehri örneği ve daha pek çok örnek de var. Bütün bir Almanya kare kare bölünerek tüm ulaşım bu nehir üzerinden sağlanmıştır. Biz Kızılırmak’tan ödünç su istiyoruz. Su gölün güney bölgesinden girecek. Kuzeyinden Eymir’e İmrahor Vadisi’nden Ankara Çayı’na oradan da nehir yatağına geri dönüş yapacak. Bu arada da göllerimizi

temizleyip gidecektir. Gölde başkaca da bir işleme gerek yoktur.

Kısacası biz Kızılırmak’tan ödünç su istiyoruz. Tekrar Karadeniz’e ulaştırmak üzere. Bu gölü kurtarmak için yapılacak diğer bütün yatırımlardan daha ekonomik de olacaktır. Üstelik bu hatta bir taşla iki kuş vurularak içme suyuna da destek su getirilebilir.

Herkesten ve her kurumdan bu konuda destek bekliyoruz.

Hulusi GÜRPINAR-Gölbaşı Karma Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı

İki okulun ortasına baz istasyonu dikilir mi

HOŞDERE Caddesi, Hava Sokak’ta oturuyorum. 5 Mart akşamı bir iş makinası gürültüsü duyup camdan baktığımda sokağın köşesindeki aydınlatma direğinde bir çalışma olduğunu gördüm. Gece olduğu için tam olarak anlayamadım ne olduğunu...

Ertesi sabah uyandığımda anladım ki aydınlatma direğinin üstüne baz istasyonu kurmuşlar. Baz istasyonunun kurulduğu yer Halide Edip Adıvar İlköğretim Okulu ve Çankaya Lisesi’nin bulunduğu sokakla kesişiyor.

Baz istasyonlarının insan sağlığına ne kadar zararlı olduğunu hepimiz biliyoruz. İstasyonu kaldırtmak için nereye başvurmamam gerektiğini araştırdım. Konunun Ulaştırma Bakanlığı ile bağlantılı olduğunu öğrendim. Bakanlık, AVEA ile anlaşmış. Bir çok yere baz istasyonu kurmuşlar. Hatta Bakanlığın internet sayfasındaki telefon rehberinde AVEA Genel Müdürlüğü’nün telefonu bile var...

Büyükşehir Belediyesi, Türk Telekom ve Ulaştırma Bakanlığı yetkilileri gerekli iznini alındığını ve mahalle ortasındaki baz istasyonunun sağlık açısından zararlı olmadığını söylediler. Bir vatandaş olarak gördüğüm muamele çok kötüydü. Görevlinin adını sorduğumda "Bana beyefendi diye hitap edebilirsiniz" yanıtını aldım.

Aklı başında bir yönetim nasıl olur da mahalle ortasına baz istasyonu dikilmesi için izin verir? Acaba kendi sokaklarında ya da kendi çocuklarının okuduğu okulları dibine bir baz istasyonu kurulması için izin verirler mi?

Damla KIZILDEMİR

Hangi asfalt

100. Yıl’dan İstasyon Caddesi’ne taşındım. Orada Büyükşehir’in verdiği hizmetler çok mükemmeldi. Burada tam tersine çok kötü.

Asfalt ve kaldırımlar çok berbat durumda. Girintili, çıkıntılı oyuklar. Yağmur zamanı çamurdan berbat oluyoruz.

Otobüs durağının (Güneş durağı) önü asfalt atıldığı halde büyük bir su birikintisi içinde kalıyor. Parça asfaltlar o kadar kötü ki hemen etrafa çakıl taşları dağılıyor. Evimin yanında oluşan atıkları çok kez aramama rağmen kaldıran olmadı. Biz biraz toplattık. Görüntü berbat. Keza 21. Cadde’yi, İstasyon Caddesi’ne bağlayan orta göbek ve asfaltı ile Ergül Mobilya’nın önündeki asfaltlarda hemen dağıldı. ’Asfaltınız hayırlı olsun’ diye yazılar asıldı. Hangi asfalt lütfen gelin ve görün.

Gülsen ERGÜN-ETİMSEGUT

Müzeler neden kapalı

ANKARA’da iki yıldır tadilat nedeniyle kapalı olan iki müze var. Bunlardan biri Resim ve Heykel Müzesi, diğeri de Cumhurbaşkanlığı Müzesi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan bu iki müzenin açılış tarihi konusunda bilgi almak istiyorum.

N.FEYMAN

KISA... KISA...

BATIKENT’te her sabah belediye otobüslerini kullanarak metro istasyonuna ulaşmaya çalışıyorum. Fakat yıllardır değişmeyen bir sistemin düzensizliği nedeniyle yollarda uzun süre bekliyoruz. Eryaman otobüsleri sık aralıkla geçmiyor, gelince de genelde çok dolu oluyor. Zaten duraklarda durmakta zorlanan şoförler dolu olduğu zaman da bizim duraktan transit geçiyorlar. Büyükşehir Belediyesi’nin Batıkent’e karşı değişmez tutumu neden?

Deniz GÖKÇE
Yazarın Tüm Yazıları