Milattan sonra 2150

Geçan gün bir arkadaşım ütopyalara ilginç bir örnek niteliğini taşıyan MS 2150 adlı kitabı hediye ederken 'çok etkilendiğini' söyledi ve ilgimi çekeceğini ilave ederek kitabın konusu üzerine konuşmak istediğini de söylemeyi ihmal etmedi.


Bunun üzerine hızla okumaya başladım. Bir çeşit 'ideal toplum' anlayışının çok hoş bir dille anlatıldığı bu kitap gerçekten üzerinde düşünülmeye değer.

Hayatı ve insanı makro ve mikro açılardan değerlendiren kitap, 'makro felsefe'yi anlatıyor. Üstelik geleceğin toplumunun bugünden oluşturulabileceğini ve tek gerçeğin 'zihin' olduğunu vurguluyor.

Doğrusu kitabın içinde anlatılanların tümüne katılmasam bile 'zihin' üzerine anlatılanların kendi düşüncelerimle örtüştüğünü görmek fazlasıyla ilgimi çekti.

İnsanların kendi dünyalarını zihinleriyle yarattıkları gerçeği, sanırım size de fazla uzak değil. İnandığımız değerler ve beklediğimiz sonuçlarla karşılaşıyoruz.

Olmayacağına inandığımız şeylerin olabilmesi mümkün değil. Neye inanıyorsak, neleri bekliyorsak hatta korkarak olmasını istemediğimiz şeyler dahil içinde yaşadığımız dünyayı sürekli oluşturuyoruz, biçimliyoruz, yaratıyoruz.

Evet, kitabın içinde anlatılan zihinle bağlantılı tanımlar son derece ilginç olmakla birlikte kitabın kahramanı bana biraz Jack London’ın 'Yıldızlar Korsanı' adlı kitabını hatırlattı. Ayrıca yıllar önce 'Mavi Dizi' adlı küçük kitaplardan oluşan ilginç bir romanlar serisi vardı ve bunların arasında 'Düş görenler gezegeni' adlı kitabı keyifle hatırladım. Fakat Akaşa Yayınları’ndan çıkan Thea Alexander’in yazdığı 'MS 2150' şiddetli duyguları bence biraz sert işlemiş. Ancak yine de insanın zihninde yeni açılımlar yapabileceğini düşünüyorum, Yasemin’ce...
Yazarın Tüm Yazıları