Güncelleme Tarihi:
Mersin’de yaşayan işçi emeklisi Ahmet Yeşildağ, 2013 yılında bir sosyal paylaşım sitesinde okey oynarken Sevilay Saygın’la tanıştı. Daha sonra telefonla da görüşmeye başlayan ikili birlikte yaşamaya karar verince, Mersin’deki evini satan Ahmet Yeşildağ, evin parasını Sevilay Saygın’a gönderip, çocukları karşı çıksa da yanına yerleştiği Saygın ile dini nikahla Bursa’nın Mudanya ilçesinde birlikte yaşamaya başladı.
ÖNCE VASİYET SONRA NİKAH
Birlikteliklerinin dördüncü ayında Yeşildağ, Urfa’daki mallarını da Sevilay Saygın’a bıraktığını belirten bir de vasiyet imzaladı. Ahmet Yeşildağ, vasiyetten bir gün sonra da imam nikahıyla yaşadığı Sevilay Saygın’ın isteği üzerine, yeğeni Derya Mızrakçı ile resmi nikahla evlendi. Derya Mızrakçı evlendikten 2 saat sonra evden ayrılıp, Aksaray’a dönerken, Bursa’ya geldiği günden itibaren sağlığının hızla bozulduğu belirtilen Ahmet Yeşildağ, nikahının kıyıldığı 23 Mayıs 2013 gecesi evde fenalaştı. Ambulansla kaldırıldığı hastanede de hayatını kaybetti.
Normal ölüm raporu verilen babalarının öldüğünü gelen telefonla öğrenen iki oğlundan Ali Yeşildağ, ölüm ile ilgili resmi evrakları inceleyince, babasının mirasını devreden imzayı attıktan iki gün ve resmi nikah kıydığı günün gecesi hayatını kaybettiğini fark etti. Yeşildağ, savcılığa başvurarak, şüpheli ölüm ihbarında bulundu.
İHBAR ÜZERİNE MEZAR AÇILDI
Savcılık mezarı açıp, otopsi yapınca, ölen Ahmet Yeşildağ’ın vücut sıvılarında zehirleyici miktarda morfin ve kodein maddesi bulundu. Bunun üzerine Sevilay Saygın, Derya Mızrakçı (Yeşildağ) ile annesi Beyhan Mızrakçı cinayet suçlamasıyla tutuklandı. Sevilay Saygın’ın oğlu 36 yaşındaki Cihan Saygın ise adli kontrolle serbest bırakıldı.
Bursa 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’Tasarlayarak adam öldürme’ iddiasıyla ömür boyu hapis cezası istemiyle ilk kez hakim karşısına çıkan ve ilk duruşmada ifade veren Ahmet Yeşildağ’ın imam nikahlı eşi Sevilay Saygın, Yeşildağ’ı zehirledikleri iddiasını reddetti. Saygın, "Ahmet Bursa’ya geldikten sonra sürekli hastalandı. Ben onu 4,5 ayda 28 kez hastaneye götürdüm. Kaldı ki imam nikahını bana Ahmet ile ablası Zeynep, ’Biz de erkekle kadın nikahsız bir arada olmaz’ diyerek baskıyla kıydırdı. Ailesine bir şey bırakmak istemediğini belirterek, mallarını benim üzerime kendisi zorla yaptı. Ölümü hastalığı nedeniyle gerçekleşti" dedi.
"KIZIMLA EVLENMESİNE İZİN VERDİM"
Derya Yeşildağ’ın emekli sağlık çalışanı annesi Beyhan Mızrakçı ise, kızının Ahmet Yeşildağ’la evlenmesine önce karşı çıktığını ama Ahmet Yeşildağ’ın ‘Ben artık yolun sonundayım. Ben ölünce maaşım aileme kalacak. Onlara kalmasını istemiyorum, ihtiyacı olan birine gitsin’ deyince, karşı çıkmadım. Kızımla evlendi. Benim Ahmet’e ilaç vermem, zehirlemem söz konusu değil. Ben kimseye aspirin bile tavsiye etmeyen biriyim" dedi.
BUNLAR ŞEBEKE GİBİDİR’ SUÇLAMASI
Mahkeme heyeti, olayın ortaya çıkmasının ardından Beyhan Mızrakçı’nın boşandığı eşi Yavuz Batur’un talimatla alınan ifadesi okundu. Batur, "Bunlar bir şebeke gibidir. Ben Beyhan ile evlendikten sonra sık sık hastalandım. Doktorlar hastalığımın normal seyretmediğini söyledi. Beyhan’ın bana içirdiği ilaçları kesince hızla iyileştim. Sonra da boşandık" dedi. İfadeye itiraz eden Mızrakçı, "Eski kocam bana nafaka ödediği için iftira atıyor" dedi.
"ANNEM VE TEYZEMİN İSTEĞİYLE KABUL ETTİM"
Teyzesinin imam nikahıyla evli olduğu Ahmet Yeşildağ ile resmi nikahla evlenen Derya Yeşildağ da annesi ve teyzesi gibi cinayet suçlamasını reddetti. Derya Yeşidağ, anne ve teyzesinin isteğiyle evliliği kabul ettiğini söyledi. Yeşildağ, "Evlilik evraklarımı yapıp Mudanya’ya geldim. Ertesi gün evlendikten iki saat sonra da kızımın yanına, Aksaray’a döndüm. Ben oradayken arayıp, Ahmet’in öldüğünü söylediler. Çok şaşırdım. Benim tek şansızlığım, Ahmet’in evlendikten saatler sonra ölmesidir. Ben mantık evliliği yaptım. Ahmet bana, ‘dünya ahiret kızımdır’ derdi. Suçlamayı kabul etmiyorum" dedi. Sevilay Saygın’ın olaya yardımcı olduğu iddia edilen ve tutuksuz yargılanan oğlu Cihan Saygın da suçlamayı reddetti.
AVUKAT: MEZARA ZERK EDİLMİŞ OLABİLİR
Duruşmada savunma yapan sanıkların avukatı Ali Özcan ise Ahmet Yeşildağ’ın mezarı açıldıktan sonra alınan vücut sıvılarında rastlanan morfin ve kodeinin nasıl verildiğinin belli olmadığını, müvekkillerinin vermesinin mümkün olmadığını öne sürerken, "Bu mantıkla bakarsak, mezarına zerkedilmiş bile olabilir" diyerek, müvekkillerinin tahliyesini istedi.
"TÜM SANIKLARDAN ŞİKAYETÇİYİM"
Babasının ölümüyle ilgili tutuklanan sanıklardan şikayetçi olduğunu söyleyen Ahmet Yeşildağ’ın oğlu Ali Yeşildağ ise "Babam sapasağlam, günde 3 saat yüzen, en az 10 kilometre yürüyen biriydi. 110 kiloydu. Hiçbir sorunu yoktu. Bursa’ya geldikten hemen sonra hızla kötüleşti ve birkaç ay içinde de ölüm haberi geldi. Raporlara göre zehirlenmiş. Sanıklardan şikayetçiyim" dedi.
Mahkeme üç kadının tahliye talebini reddederek, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.