Yumurta Rezervi Düşük Kadınlarda PRP Tedavisinin Faydaları
"Kök hücreler, uygun biyolojik uyarıyla vücudumuzdaki herhangi bir hücreye dolayısıyla yumurta hücresine de dönüşme yeteneğine sahip olağanüstü hücrelerdir. Bu dönüşümü sağlayan da kişinin kendi kanından elde edilen ve PRP (platelet rich plasma) adı verilen özel sıvının yumurtalıklara verilmesidir. Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir, yumurtalık rezervi düşük kadınlarda PRP tedavisiyle yumurta sayısının arttırılabildiğini söyledi."
PRP tedavisi iki aşamadan oluşur. İlk önce belli miktarda kan alınır. Bu kan tüplere bölünüp santrifüje edilerek, beyaz hücre ve trombositler kırmızı kan hücrelerinden temizlenir. Hazırlık işlemi 1 saatten daha kısa sürmektedir. İkinci adım ise elde edilen bu sıvının kişinin yumurtalıklarına verilmesidir. Bu esnada vajinal ultrasonografi kullanılır ve kısa süreli bir sedasyon uygulanır.
PRP nasıl etki eder?
Büyüme faktörleri, vücudun doğal onarımını sağlayan trombositler ve beyaz kan hücrelerinde bulunan maddelerdir. Bu maddeler, hasar gören yerde çalışarak enfeksiyonu önler, kanamayı durdurur ayrıca damarlanmayı ve yeni hücre artışını sağlar. Büyüme faktörlerini içeren bu sıvının yumurtalıklara enjeksiyonu sayesinde daha önce kendi yumurtası gelişmemiş kadınlarda yumurta geliştirmek veya kaliteli yumurta üretmesini sağlamak mümkün olmaktadır. Bu da hem kendiliğinden hem de tüp bebekle gebe kalma konusunda şansımızı artırmaktadır.
Üstelik kişinin kendi kanından elde edilmesi, hastanede kalmayı gerektirmemesi ve yan etkisinin olmaması da büyük avantajdır. Yenilikçi bir medikal tedavi olduğunu ama aynı zamanda da her olguda işe yaramayabileceğini unutmamak gerekir.
Kimlere uygulanır?
35 yaşın üstünde, infertil olup, sayı ve kalitesi azalmış yumurta rezervi ve düşük AMH seviyesi olanlar, 35 yaş altında düşük over rezervi ve düşük AMH değeri olanlar, erken over yetersizliği olan kadınlar ve 50 yaş altı perimenopoz ve menopozda olanlar kadınlar için uygundur.
Adet olmayan kadınlarda herhangi bir zamanda uygulanabilir. Adet görenlerde ise (düzenli ya da düzensiz) en uygun periyot adet sonrasında yumurta gelişme evresidir. Bu dönemde uygulanabilir. Tedavinin pozitif etkilerini görmek için AMH, LH, E2 ve FSH değerleri takip edilmesi gerekebilir.