Yesem de olur yemesem de

Haftada bir uygulanan bu yöntem; zayıflama, halsizlik, konsantrasyon eksikliği, sinirli hal, mide yanmaları ve kazınmaları gibi şikayetleri de ortadan kaldırarak kişinin ideal kiloya ulaşmasına yardımcı oluyor.Yoğun stres, özel hayata dair sorunlar, iş hayatı, hormonal sebepler ve triotik hastalıklar kilo almanın en önemli nedenleri arasında sayılıyor... Çoğu kişinin görüntüsüne dair memnuniyetsizliği ile başlayan kilo verme isteği, sağlık sorunları ve obezitenin yaşandığı durumlarda artık bir zorunluluk halini alıyor. Ancak her iki durumda da irademizi kontrol edemememiz, kilo vermemizi neredeyse imkansız hale getiriyor. İşte bu tür durumlarda, alternatif zayıflama yöntemleri devreye giriyor. Kilo kaybı sağlamasının dışında, bir yaşam biçimi benimseten bu yöntemlerin başında akupunktur, meditasyon, LPG, EFT ve hipnoz gibi yöntemler geliyor. Alternatif zayıflama yöntemleri adlı bu yazı dizisinde ele alacağımız ilk yöntem ise akupunktur...Alerjiklere de uygunKilo sorunu yaşayanların diyet esnasında açlık, yorgunluk, sinirlilik gibi duygular yaşamasını engelleyen akupunktur, yemek yeme alışkanlığını düzenlemesiyle biliniyor. İnsanlara 'yesem de olur yemesem de' dedirten bu yöntem, alerjik bünyeler için de bir tehlike unsuru taşımıyor. Her yaş grubuna uygulanabilen akupunktur yöntemi ile ilgili tüm merak edilenleri, uzman doktor Murat Tunç anlattı.* Akupunktur tekniğini kısaca özetler misiniz?Akupunktur, dünyada uygulanan en eski tıp bilimlerinden biridir. Günümüzden 5 bin yıl öncesine dayanan akupunktur, Çin kaynaklı bir yöntemdir. Çin'deki inanışa göre, vücutta olduğu kabul edilen düzenli ve düzensiz 12'şer meridyen vardır. Çin'de bu meridyenler üzerindeki noktalarda enerji akışı olduğu düşünülüyor. Bu akışta meydana gelebilecek herhangi bir bozukluk, kişilerin hasta olmasına sebep olur. İğnelerle, meridyen üzerindeki özel akupunktur noktaları uyarılıyor, enerji akışı tekrar düzenleniyor ve hastalıklar iyileşiyor.* Yöntem ne şekilde uygulanıyor? Haftada bir uygulanmalı, kilo verildikten sonra da kiloyu korumak için sabitleyici aşamalara devam edilmeli. Küçük iğnelerle gerekli noktalar uyarılır ve bir hafta boyunca bu iğneler yerinden çıkarılmaz. Haftada bir iğneler değiştirilir. Çünkü iğnenin etrafındaki doku bir haftada iyileşir ve iğnenin uyarı görevi kalmaz ya da çok azalır.* Akupunktur hangi rahatsızlıkların tedavisinde kullanılıyor? Bağımlılık, zayıflama, migren, bel ve boyun ağrılarının tedavilerinde etkili oluyor. Bağımlılık tedavilerinin en çok kullanıldığı alışkanlıklardan biri de sigara. Bağımlılık derken, obezite de bir tür bağımlılıktır. Bunu yeme-içme bağımlılığı olarak tanımlayabiliriz. Çikolata da bağımlılık yapar. Mesela bir gün çikolatayı yersiniz, ertesi gün aynı saatte canınız yine ister. Akupunktur insanların 'Çikolata yesem de olur yemesem de olur' demesini sağlar. Ancak bu yöntemi 'mucizevi zayıflama yöntemi' olarak lanse etmek yanlış olur. Akupunktur kilo vermeye yardımcı bir yöntemdir.* Bu yöntem ile bağımlılıklar nasıl önleniyor? Bağımlılıkların temelinde vücudun zevk hormonunu yükseltme arzusu yatar. Vücudumuz yemek, tatlı ve sigarayla zevk hormonunu yükseltmeye çalışır. Akupunktur bu hormonu yükselttiği için onlara artık ihtiyacımız kalmıyor.1 günde tokluk hissi* Uygulandıktan ne kadar süre sonra farklılıklar hissedilir? Bu etki kişinin acıya duyarlılığıyla ilgili bir durumdur. Acıya duyarlıysanız 10-15 dakikada etkili olurken, bazı insanlarda etkilerin oluşması 2 güne kadar uzayabilir. Ancak ortalama 1 günde tokluk hissi oluşur. Bir süre sonra vücut yeme ritmi kazanmaya başlar.* Akupunktur midenin kazınma hissini engeller mi? Midede gerilme refleksi denilen bir olgu vardır. Akupunkturu kullandığımız mide noktalarıyla oradaki gerilme refleksini minimuma düşürüyoruz. Az yeseniz de tokluk hissediyorsunuz.* Kişi zayıfladıktan sonra nelere dikkat etmeli? Genelde kilo verildikten sonra 1 ay ne yerseniz yiyin kilo almazsınız. En büyük coşkuyu orada yaşar insanlar, özellikle erkekler bu yanılgıya çok düşer. 'Kilo almıyorum' diye yemeye devam ederseniz 1 ay sonra 3 kilo aldığınızı görürsünüz. Çünkü kazandığınız yeme alışkanlığını bozmuş olursunuz. Kilo verdikten sonra kontrolleri yaptırırsanız aynı problemleri yaşamazsınız.