Yeni Nesil Diyet: İçgüdüsel Beslenme!
"Son zamanlarda hızla yayılan ve diyetisyenlerin diyet önerilerini tamamen yıkan içgüdüsel beslenme her geçen gün popülerleşiyor. Bu beslenme tarzının çok fazla eleştirilen yanları olsa da pek çok insan ihtiyacımız olanın ve sağlıklı yaşamın tamamen içgüdüsel beslenmeden geçtiğini savunuyor. İşte içgüdüsel beslenme hakkında merak edilen her şey..."
İÇGÜDÜSEL BESLENME NEDİR?
İçgüdüsel beslenme tüm diyet algısını ve diyet listelerini tamamen yıkan, istediğiniz şeyi istediğiniz anda, doyana kadar yemenizi baz alan bir beslenme şekli. Beslenme uzmanlarının “Rafine şeker tüketmeyin”, “Aşırı tuzlu ve yağlı gıdalardan uzak durun” gibi önerilerinin gereksiz olduğunu savunan bu beslenme şeklini California’dan Evelyn Tribole ve Elyse Resch ortaya atıyor. Onlara göre vücudunuz ihtiyacınız olan besinleri yemek ister ve eğer bir şeyi yemek istiyorsanız da vücudumuzun zaten o besine ihtiyacı vardır. Acıkınca yemek, doyunca bırakmak ve vücudunuzun gönderdiği sinyallere göre yeme felsefesine dayanıyor. Bu şekilde beslendiğinizde vücudunuzun kilo dengeleme mekanizmasının sağlıklı bir şekilde süreceği öngörülüyor. Tribole ve Resch’e göre içgüdüsel beslenmenin temel prensipleri şunlar:
DİYETLE İLGİLİ HER ŞEYİ REDDEDİN!
Diyet kitaplarını, dergilerini ve gördüğünüz bütün kilo verme önerilerine kulak asmayın! Kalori sayımı, almanız gelen karbonhidrat, yağ ve protein miktarlarının grama dökülmesi, kalori sınırlandırması, şekerden uzak durmak gibi diyetle ilgili her şey reddedilir.
YİYECEKLERLE BARIŞIK OLUN!
“O besin kötü”, “bu besin iyi” demekten vazgeçin. İstediğiniz şeyi canınız çektiğinde, doyana kadar yiyin ve bundan pişmanlık duymayın. Bu tatlıyı yesem şu kadar dakika spor yapmam gerekir, gibi düşünceleri kafanızdan silip atın.
Bir yiyeceği kendinize kısıtladığınız zaman beyniniz o şeyi sanki bir daha hiç yiyemeyecekmişsiniz gibi algılıyor ve daha çok yemek istiyor. Sonucunda da bir miktar yeseniz doyacağınız şeyin daha fazlasını yemiş oluyorsunuz.
YİYECEK PRENSİPLERİNİ UNUTUN !
Bir şey yediğiniz zaman kafanızda dönüp duran “bu sağlıksız”, “o sağlıklı” gibi düşüncelerden tamamen kurtulun. Çikolatalı bir kek sağlıksız, avokado sağlıklı, ekmek tüketmeyin, tatlı değil meyve yiyin, 1000-1500 kalorinin üstüne çıkmayın gibi diyetisyenlerden sıklıkla duyulan cümlelere meydan okuyun!
SPORU KİLO VERMEK İÇİN YAPMAYIN!
Birçok insan sporun sadece kalori yakıp kilo vermek için yapıldığını düşünüyor ve bunun için yapıyor. Sürekli bunu düşündüğünüzde bir süre sonra vazgeçecek ve spordan nefret etmeye başlayacaksınız. Spor yaparken yaktığınız kalorilere değil, o an nasıl hissettiğinize odaklanın. Kaslarınızın çalışmasını, vücudunuzun aktifliğini hissedin ve sevin. Spor sırasında salgılanan endorfin hormonunun yarattığı mutluluğu es geçmeyin!