Paylaş
Sevgili Manitas ilk tekliniz ‘Olsun’la Alternatif ve Synthpop Türkçe Müziğe yepyeni bir soluk getirdiniz. Şarkının dinlenmeleri nasıl gidiyor? Bu türe olan ilgi konusunda neler söylersiniz?
Öncelikle bu yorumunuz bizi çok mutlu etti, çok teşekkür ederiz. Bu görüşte olan müzik severlerin olması heyecan verici. Başından beri dinlenmeler üzerine kendimizde bir beklenti oluşturmamaya çabaladık çünkü bu sadece bir başlangıç. Bir süredir genel anlamda elektronik altyapılara olan ilgi ve üretim artıyor. Ülkemiz de bu türe küresel seviyede isimler kattı. Ama biz bir şekilde bu akım içerisinde akışkan olabileceğimize inanıyoruz. Ana tür olarak çok değişmese de alt türler açısından farklı parçalar ortaya koyarak, işbirlikleri yaparak müzikal anlamda yeni yerler keşfedebiliriz.
İsim hikayelerini hep merak ederim siz iki kadın müzisyen bir araya gelerek bu ikiliyi kurduğunuz için mi Manitas?
Evet, vardığımız nokta tam olarak öyle. Ama ismin ilham kaynağı Roma (Alfonso Cuaron) filminden kısa bir replik. Daha sonra biraz dönüştürerek ‘kızlar’ olarak çevirebileceğimiz yeni bir kelime yarattık. Diğer yandan, direkt İspanyolca karşılığını arayanlar ‘küçük eller’ çevirisiyle karşılaşacak.
2014 yılında kuruldunuz ama ilk çalışmanız ‘Olsun’u bu yılın ağustos ayında dinleyiciyle buluşturdunuz. 2014’ten bugüne geçen bu süreçte neler yaptınız?
Biz 2014 yılında tanıştık ve çok kısa sürede aramızda güçlü bir dostluk ve bağ oluştu. Birlikte müzik yapmaktan, üretmekten çok keyif aldık. Amatör olarak şarkılar yazmaya ve bestelemeye bu dönemde başladık. O zamanlar henüz bir ismimiz yoktu. İlk şarkımız ‘Olsun'un dinleyicilerle buluşma vakti bu zamana kısmetmiş demek ki. Bundan sonra çok ara vermeden yeni şarkılarda buluşmaya devam edeceğiz.
Klibiniz bir yol hikayesi arabada seyir halindesiniz, içeriğinden bağımsız olarak bir Thelma&Louise havası var. Bunu siz de hissettiniz mi ya da daha önce söyleyen oldu mu? Acaba iki kadının dostluğu dayanışması gibi mi okumalıyız bu klibi? Bu arada klibinizde gittiğiniz rüzgar güllerinin olduğu yer Bozcaada mı?
Yine çok doğru bir nokta yakalamışsınız, sizinle röportaj yapmak ayrıca keyifli bir hal aldı. Şarkının ortaya çıkışı bir dayanışmaydı aslında. Neşesiz bir dönem geçirmiştik ve uzun süre bir araya gelememiştik. Neşelenebilmek için bir yol, motivasyon ararken ‘Olsun’u yaptık. Klip çekimi söz konusu olunca tabii ki bunu yansıtmak istedik. Thelma&Louise bildiğimiz gibi bu tarz bir dayanışmanın kült örneklerinden. Klibimiz, İzmir'imizin Karaburun ve Urla beldelerinde çekildi ama Bozcaada'da klip çekmek de harika bir fikirmiş, not aldık.
Sevgili Defne ve Selin sizi biraz daha yakından tanımak isteriz hem müzikle hem de birbirinizle tanışma hikayenizi anlatır mısınız?
Selin: Biz 2014'te Alaçatı'da çalışırken tanıştık. İkimiz de küçüklüğümüzden beri aslında farklı şekillerde müzikle ilgileniyoruz. Ben ilkokulda şarkı söyleyip gitar çalmaya başladım, sonra da güzel sanatlar lisesinde okudum.
Defne: Benim müzikle ilk ciddi deneyimim çello kursuna gitmekti. O zorlukta bir enstrümanla baş edemeyince biraz ara verdim. Ama sonra ukulele ile tanıştım, kendi kendime biraz öğrendim, Selin zaten çalıyordu ve bir süre sonra Selin'le her buluştuğumuzda kendimizi şarkı söylerken bulduk. ‘Olsun’ da tam böyle bir anda ortaya çıktı ve bir ikili olarak Manitas'ı kurmamızı sağladı.
Bundan sonraki çalışmalarınız da elektronik müzik ağırlıklı mı olacak? Yeni şarkılar var mı yakın gelecekte?
Uzun vadede buna evet ya da hayır demek kısıtlayıcı olabilir. Ama bir süre daha yayınladığımız orijinal parçalarda, özümüzden kopmadan, elektronik ögelerden ve ses teknolojilerinin bize sunduğu zenginlikten yararlanmak istiyoruz. İkinci teklimizi ise çok kısa bir süre sonra dinleyicilerimizle paylaşmayı planlıyoruz. Gelişmeleri sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.
Paylaş