Paylaş
Sevgili Daniska çok severek dinlediğimiz yeni şarkınız ‘Peki Ya Şimdi’yi Yaşar’ın yorumlaması için sosyal medyanızdan Yaşar’a bir çağrıda bulundunuz. Bu çağrınız çığ gibi büyüdü ve sonunda Yaşar’ın teklifinizi kabul etmesiyle sonuçlandı.
Sonuç: Şahane bir işbirliği ve olağanüstü bir şarkı. Sosyal medyanızdan bu gelişmeyi takipteydim ve çok tatlı orijinal bir teklif vardı ortada. (Hatta Ümit Besen de bu çağrınıza destek oldu) Ama bütün bu hikayenin sizin tarafınızdan nasıl geliştiğini öğrenmek isteriz. (Kamera arkasını yani, bizim görmediğimiz anları) ‘Peki Ya Şimdi’ şarkısını yaptınız ve ne oldu da bu şarkı tam Yaşar’ın yorumuna uygundur dediniz ve ilk buluşma nasıl oldu? Şarkıyı kaydetme aşaması hepsini bilmek istiyoruz. (Soru da biraz uzamış olabilir ama böyle keyifli hikayeler ve onu tamamlayan güzel şarkılarla her zaman karşılaşmıyoruz)
En başta ‘Keşke Meyhanesi’nin ilk şarkısı ‘Kavuşmak İhtimali’ne hayat veren canımız Eylem Atmaca’ya teşekkür ederek başlamak isteriz. Teklifimizi kabul ederek, bu çalışmaya inanmamıza vesile oldu. Onun verdiği güvenle Sevgili Ümit Besen’e davette bulunmaya cüret ettik. Ümit Besen sadece konuğumuz olmakla kalmadı, Yaşar’ı da bu çalışmaya ikna etmek için bize kefil oldu. Çok yüce gönüllü bir sanatçı Ümit Besen, çiçeği burnunda bir müzik grubuna cesaret verdi, ne kadar teşekkür etsek az. Yaşar, dinlemekten büyük keyif aldığımız, muhteşem bir yorumcu. ‘Peki Ya Şimdi’ ortaya çıktığında tüm grup birbirimize baktık, herkesin gözünde Yaşar adının bir harfi belirdi. O andan itibaren tek hevesimiz şarkıyı Yaşar’ın sesinden duymaktı. Yayınlanmasa bile olurdu vallahi. Takipçilerimizin de desteğiyle Yaşar’a şarkımızı ulaştırmayı başardık. Bu karşılaşmada bize destek olan Elif İzmir’e de sevgi ve selamlarımızı gönderiyoruz. Yaşar’ın stüdyomuza gelişini, şarkıyı seslendirmek için mikrofon başına geçtiği o ilk anı, klip çekimindeki samimiyetini, gönlümüzde her daim bir tebessüm gibi taşıyacağız.
‘Peki Ya Şimdi’ için “imkansız aşklara inananların” şarkısı diyorsunuz bu ‘imkansız’ durumunu biraz daha açar mısınız bir de bu imkansızlık mı acaba aşkı daha da büyütüyor?
Zamanın işi geçmek, geçerken de yaşananları altüst etmek, silip süpürmek. Galiba bu yüzden en kederli anıları gülerek, geçmiş güzel günleri gözyaşlarıyla hatırlarız. Biz, zamana direnen aşkların, silinmeyen izlerin, tutulmuş büyük sözlerin varlığına inanırız. Hayatın unutturmaya çalıştığı ne kadar insani hal varsa hepsini aklımızda tutmaya…
Yoksulluğu ortadan kaldırmalıyız derken, aynı mücadeleyi zenginlik için de vermemiz gerektiğini öğrendik. İmkan denilen şey de yürekli olmayı, temiz bir vicdanı zorunlu kılıyor, aynı imkansız aşklar gibi. Biz zarif ruhların, hakiki nezaketlerin, sevecen yüreklerin var olduğuna inanırız.
Ümit Besen’le de ‘Serçenin Şarkısı’nı yapmıştınız ‘Peki Ya Şimdi’den önce, biraz da bu işbirliğinden bahseder misiniz? Şarkı çıktıktan sonra sahibini mi seçiyor yoksa bir şarkı yapalım ve bunu Ümit Besen mi yorumlasın diyorsunuz?
Bu üç şarkı da şarkıcısını kendi seçti. ‘Serçenin Şarkısı’ da öyle. Bir baktık üstünü giyinmiş kapıda bizi bekliyor. ‘’Hayırdır nereye’’ dedik, ‘’Beni Ümit Besen’e götürün’’ dedi. Biz sadece şarkıların bizden istediklerini yerine getirdik aslında.
Bundan sonraki şarkınızı yorumlaması için bir isim var mı aklınızda? Kim söylesin istersiniz yeni şarkınızı?
Yeni şarkımızı Tarkan söylesin istiyoruz. Bizim Tarkan’a ulaşmamız imkansız. Siz tanıyor musunuz? Sizi de yoruyoruz ama kusura bakmayın, bizim de başka çaremiz yok, her fırsatı değerlendirmeliyiz. Bizim derhal şöhret olmamız gerekiyor, size zahmet…
Edebiyat, sinema, mizah seviyorsunuz ve sosyal medyanızdan takip ettiğim kadarıyla kendinizi ifade ederken çok da isabetli, eğlenceli referanslar veriyorsunuz buralardan. Tüm bunlar içinde müzik hayatınızda nasıl bir yer alıyor? Tam merkezinde mi yoksa sevdiğiniz şeyler arasında bir şey mi müzikle olan bağınızı nasıl tanımlarsınız?
Bizim hayatımız müziğin içinde yer alıyor aslında. Stüdyomuz HaremS’de yaklaşık yirmi yıldır, çok sayıda albümün dinleyicisine ulaşması için çalıştık, çalışıyoruz. Ayıptır söylemesi çok önemli albümlerde adımız geçer! İlgililer hangi sanatçılar ve albümler olduğunu bulabilir, kendimizi methedecek değiliz yani. Okumayı, izlemeyi, dinlemeyi sevdiğimiz her şeyi müziğimizin konusu olarak görüyoruz. Müziğin ilk elli yılı zordur derler. Biz primlerimizi ödedik yaşımızı bekliyoruz. Müzikle bağımız mı? O bağdan topladığımız üzümleri, yıllardır büyük bir sevgi ve emekle eziyoruz. Şarabımızın tadını varın siz düşünün.
Daniska siz kimsiniz kuzum, lütfen biraz kendinizden, Daniska olmanızdan ve neden Daniska olmayı seçtiğinizden bahseder misiniz? (Kuzumu sizin sosyal medyanızdan feyz alıp da söyledim, çok da sevdiğim bir hitaptır ve eski Türk filmlerinden yadigardır)
Biz müzik emekçileriyiz. Genç kızların eniştesiyiz. Ömrünü sanata adamış büyük ustaların gönüllü çırakları; Ela, Defne, Nil, Serin ve Ada’nın babalarıyız. Gündüz yanan sokak lambasıyız. Yani bize alışsanız iyi edersiniz, müzik dünyasının olmazsa olmazıyız kuzum. Şimdi kuzum deyince tekrar aklımıza geldi, sizin vesilenizle Tarkan’a selamlarımızı ve sevgilerimizi iletmek istiyoruz. Aslında bizi tanısa çok sever.
Paylaş