Paylaş
Bora Duran dinleyicilerine şimdiden duyuralım, sanatçı Yeni Türkü ve Musa Eroğlu proje albümlerinde iki çok değerli şarkının yorumuyla yer alacak. Bize de keyifle dinlemek düşüyor. Sevgili Bora Duran’la eğlenerek okuyacağınız çok tatlı bir röportaj yaptık.
Sevgili Bora Başgan (sana ‘başgan’ demek geldi içimden) yeni şarkılarını pek yakında dinleyeceğimizi umuyorum dinleyiciyi ne bekliyor nasıl şarkılar paylaşacaksın bizimle?
Selam Başgan! Bence hepimiz ‘Başgan’ız hem kendimizin, hem de birbirimizin. ‘Başgan’ şarkısının ana fikri de buydu zaten. Bugün değilse ne zaman diyerek, herkesi hayatın içinde var olmaya, dansa ve anın içinde kalmaya davet ediyor, gücümüzün farkına varmamızı söylüyor.
Şimdi gelelim yeni şarkılara: Yeni şarkılar 2021 yılında dinleyicilerle buluşmak için sabırsızlıkla hazırlanıyor. Şu an stüdyo aşamasında sözü, müziği ve düzenlemesi bana ait 5 şarkı var. ‘Sana Doğru’ ve ‘Başgan’dan sonra dinleyicinin özlediği yavaş, dingin ve yine hayata dair sözlerin yer aldığı zorlu geçen 2020’nin depresyonunu anlatan şarkılar geliyor.
Şarkılar pandemi döneminde mi çıktı, daha öncesinde mi yapmaya başlamıştın? Nasıl bir duygu durumundan geçerek bize ulaşacak yeni şarkıların?
Pandemi döneminin ilk başlangıcında uzun bir süre çalışamadım, bu zaman diliminde Murathan Mungan ile beraber yaptığımız ‘Saklarım’ adlı şarkımıza klip çektik ve paylaştık. Ancak yaz bitimi depoladığım enerji ile birlikte hem var olanları toparladım hem de yeni şarkılar ortaya çıktı. Zaten çalışmaya başlayınca öyle oluyor bende, çalışsam sürekli şarkı yapacak gibiyim.
‘Sana Doğru’, ‘Başgan’ son zamanlarda en çok sevdiğimiz dinlediğimiz şarkılardan oldu. Şöyle bir benzetme yapmak istiyorum oyuna girip golünü atıp çıkıyorsun. Çok dinlenen şarkılar yapıyorsun ama sen o kadar da ortalarda görünmeyi tercih etmiyor gibisin. Nedir sebebi?
Bunun sebebini yıllardır sorarlar, ben de hep şarkılarım popüler benim olmama gerek yok derim. Çok göz önünde olmayı seven biri değilim, hele hele özel hayat aşk meşk meseleleri gibi konularla. Sağda solda gözükmek, bu meseleler üzerinden malzeme vermek hiç hoşlandığım bir şey değil. Dolayısıyla magazin basınına benden malzeme çıkmıyor. Yıllardır magazinden dostlar gelir, stüdyoda röportajını yapar gider. Hatta aramızda esprisi dahi olur “Abi seni stüdyo dışında hiç göremeyecek miyiz” diye.
‘Sana Doğru’nun klibinde çok tatlı, orijinal bir fikir var. Dünyanın birçok yerindeki dansçıların ya da dans edenlerin videolarından oluşan bir klip. Nerden çıktı bu fikir onlarca dans videosundan kolektif bir klip çıkmış ortaya? Yine böyle orijinal fikirli bir klip daha görecek miyiz?
‘Sana Doğru’ birden aklıma gelen bir fikirdi ve bence de çok eğlenceli ve kolektif bir klip oldu. Her zaman böyle fikirler çıkmıyor, en azından benden çıkmıyor. Klip yönetmeni arkadaşlar da genelde standart ve tek düze fikirlerle geliyorlar, kimse kusura bakmasın. Her klip dönemi karnıma ağrılar girer. Onca emek verdiğim şarkıları temsil edecek görseller ne olmalı, nasıl olacak çok kafa yorarım ve yönetmenlerle beraber çalışır elimden geleni yaparım.
Önümüzdeki dönemde de mümkün olduğunca yeni ve genç yönetmenlerle çalışmayı düşünüyorum. Bakalım beraberce neler yapabileceğiz.
Pandemi, karantina, izolasyon derken dünyamızda olağanüstü günlerden geçiyoruz sen nasıl geçirdin/geçiriyorsun bu süreci? Moral motivasyonunu nasıl koruyorsun?
Pandeminin ilk dönemi Bodrum’da geçti. Mart ayında konserler iptal olmaya başlayınca ben de kendimi Bodrum’a attım ve uzun bir dinlenme sürecine başladım. Mümkün olduğunca doğayla bütünleşip sağlıklı ve stresten uzak durmaya çalıştım. Herkesin sosyal medyaya düştüğü bir zamanda ben neredeyse hiç girmeyerek uzak durup, ruhumu ve huzurumu böyle korudum. Moral ve motivasyonum sevdiklerimin ve kendimin sağlıklı olmasaydı.
Bir yandan ‘Sen de Gidersen’, ‘İnsan’ gibi duygusal yönü güçlü yavaş şarkıların bir yandan ‘Sana Doğru’, ‘Başgan’ gibi daha eğlenceli dans ettiren şarkıların var. Hepsi de sensin muhakkak ama her zaman bir taraf daha ağır basıyordur? Sende böyle ağır basan taraf var mıdır? Kalemin, duygun hangi yöne meylediyor?
Ruhum hangi yöndeyse o yöne meylediyor. Bazen karanlık, dargın, kırgın ve depresif, bazen deli dolu, neşeli, kıpır kıpır heyecanlı. Ben hep neşeli tarafta kalmak istiyorum ancak bu genel olarak pek mümkün olmuyor.
Bir de neden ‘Başkan’ değil de ‘Başgan’?
Bu bizim arkadaş topluluğunda birbirimize söylediğimiz ki genelde de sıkça diğer kişiler arasında da duyduğum bir kelime. Özellikle Ankara ( Angara) İç Anadolu tarafında ‘K’ harfinin hafif bir yumuşaması mevcuttur, bende de bu durum mevcuttur. Genel olarak şarkının hazırlık aşamasında fikrini sorduğum tüm dostlarım da ‘Başgan’dan yana olunca ‘Başkan’ oldu ‘Başgan’.
Dans etmeyi seviyor gibisin senden daha çok dans edebileceğimiz şarkılar çıkacak gibi ne dersin?
Dans etmek benim müziği duyduğumda verdiğim genel bir tepki. Çok iyi bir dansçıyım, dansımı geliştirmeliyim, gibi iddialarım hiç olmadı ki ‘Sana Doğru’daki dansımla epey dalga geçildi. (gülücük) Bu da beni hemen dans eğitimi alıp, dansımı geliştirmeye itti mi? Hiç değil. Dansın bir kuralı, kaidesi olduğunu düşünmüyorum bale yapmıyorsan. Dünya üzerindeki tüm dans çeşitleri, birilerinin içinden geldiği gibi hareketler yapması sonucu tarz haline dönüştü. Dans edecek ortam olduğu sürece ben de hem dans şarkıları çıkarır, hem de dans ederim.
‘Ezginin Günlüğü 40 Yıllık Şarkılar’da ‘Leyla’yı söyledin. Bu şarkı, grup senin müzikal yolculuğunda ne ifade ediyor?
Ezginin Günlüğü benim müzikal yolculuğumun başlangıcı diyebilirim. Yıllarca İzmir’de çalıştığım barlarda onların şarkılarını çaldım, söyledim. Sonra onlar gelip benim çalıştığım barda konserler vermeye başlayınca ilişkimiz başladı ve daha sonra benim İstanbul’a geçmem ve stüdyo açmamla birlikte bu ilişki profesyonel boyuta taşındı.
Ezgi’nin birçok albümünü beraber kaydettik. Hüsnü Arkan gruptan ayrıldıktan sonra ilk solo albümünün prodüktörlüğünü bana teslim etti. Aynı zamanda Nadir Göktürk Abimin evinin kiracısı iken, ödeyemediğim kiralar sonucu bir gün bana: “Bora senin bu kiraları ödeyebileceğin yok oğlum, bari benim şu biriken şarkıları düzenle, yap, bitir” demesiyle 3 albümlük bir ‘Nadir Göktürk Şarkıları’ projesi hazırladık. En sonunda da ‘40 Yıllık Şarkılar’ albümünde ‘Leyla’yı yorumlamak nasip oldu ki bu benim için çok değerli ve de önemli.
Yeni proje albümleri var mı gündemde?
Yeni Türkü ve Musa Eroğlu proje albümlerinde iki çok değerli şarkının yorumuyla yer alacağım ki ikisi de benim için çok önemli grup ve kişi, heyecan içerisinde çalışıyorum.
Paylaş