Cilt bakımında gerçekten kaç tane ürüne ihtiyaç var?

Cilt bakımı çok hassas bir konu ancak şimdilerde neredeyse herkes bu konuda tavsiye veriyor. Bilinçli bilinçsiz insanların önerileri, sosyal medya fenomenlerinin sürekli yeni bir ürün tanıtımı yapması ve hatta cilt bakımı videoları çekip bu videolarda sayısız cilt ürününü ardı ardına kullanması çok fazla kafa karışıklığına neden oluyor.

Bu durum dünyanın dört bir yanındaki dermatoloji uzmanlarını da şaşırtmış durumda. Northwestern Üniversitesi Feinberg Tıp Fakültesi'nde dermatoloji doçenti olan Ahmad Amin, New York Times'a yaptığı açıklamada, "Günümüzde herkes cilt bakımı tavsiyeleri veriyor ve insanlar bilgi bombardımanına tutuluyor" dedi.

Genel anlamda dermatologlar işi basit tutmayı tavsiye ediyor ve herkesin cilt bakım rutininin birkaç temel adımı içermesi gerektiğini söylüyor: Temizlik, nemlendirme ve güneşten korunma.

Peki bu üç temel adımın dışında cilt bakımı nasıl olmalı? Sosyal medya fenomenlerinin önerdiği gibi aynı anda çok fazla ürün kullanmaya gerek var mı? Konunun uzmanı 3 isme sorduk, cilt bakımı konusunda önemli bilgiler aldık.

ÖNCELİK HER ZAMAN YÜZÜ YIKAMAK, CİLDİ TEMİZLEMEK

Uzmanlar cilt bakımında ilk atılacak adımın yüzü yıkamak olduğu konusunda hemfikir. Aslında herkes yüzünü yıkaması gerektiğini bilir ancak bunun nedenini ve en iyi yolunu tam anlamıyla bilmiyor olabilirsiniz.

Dermatoloji Uzmanı Dr. Nalan Kükürt de cilt bakım rutinimizde ilk olması gerekenin cildi temizlemek olduğunun altını çizdi:

“Cilt temizliğinde cilt tipimize göre; yağlı, hassas, kızarık, kuru veya akneli oluşuma göre seçilecek cilt temizleme jeli, köpük, krem veya losyonlarla cildimizi temizleyip yine cilt tipimize uygun bir nemlendiriciyle cildimizin nemini korumaya çalışmalıyız. Yaz-kış mutlaka rutinimize ekleyeceğimiz diğer bir ürün ise güneş koruyucu olmalıdır. Güneş koruyucu hem lekelerin oluşmasını engeller hem de cildimizi güneşin yaşlandırıcı etkilerinden ve kanserojen etkilerinden korur.”

YAŞA VE CİLDE GÖRE BAZI ÜRÜNLER DAHİL EDİLEBİLİR

“Buraya kadarki rutinimiz herkesin uygulaması gereken bir rutindir. Ama yaşımıza ve cildimizin ihtiyacına göre dermatoloğun önereceği, C vitamini, hyalüronik asit içeren serumlar, anti-aging özellikli kırışıklık karşıtı, leke karşıtı serum veya kremler yine doktorun önerdiği şekilde rutinimize eklenebilir. Birden fazla aktif madde içeren gece kremlerini birlikte değil dönüşümlü kullanmak alerji ve etkileşim riskini azaltacaktır” ifadelerini kullanan Kükürt, şöyle devam etti:

“Cildimizin ihtiyacı varsa nemlendirici tonikleri rutinimize ekleyip cildimizin nem seviyesini artırabiliriz. Ayrıca haftada 2-3 kez nem maskelerinden faydalanabiliriz. Yine haftada 2-3 kez yapılabilen ve içeriği dermatoloji uzmanı tarafından belirlenecek peeling uygulamaları ile cildimizi pürüzsüzleştirebilir, canlandırıp güçlendirebiliriz. Cildimiz gibi saçlarımızın bakımında da kullanacağımız ürünlerin güvenli olmasına dikkat etmeli, ürünlerin içerik ve kalitesine önem vermeli, saçlı deri ve saç teli yapısına göre uygun şampuan ve kremleri seçmeliyiz. Çok yıpranmış saç uçları için besleyici ürünleri de özellikle içinde bulunduğumuz sonbahar aylarında saç bakım rutinimize ekleyebiliriz.”

GENÇLER OLMAYAN GÖZ ALTI MORLUKLARINA ÇARE ARAMAYA BAŞLADI

Dermatoloji Uzmanı Dr. Yeşim Tekin, sosyal medyada fenomenlerinin zaman zaman bu konularda yanlış bilgilendirme ve yönlendirme yapabildiklerini vurguladı.

Tekin, “Bazılarının geçirdiği hastalıklarla ilgili bir doktor edasıyla bilgilendirme yaptıklarına dahi üzülerek şahit oluyoruz. Sosyal mecranın çoğunlukla gençler tarafından takip edildiğini de düşünürsek onların görsel algılarını çarpıtabiliyor, olmayan göz altı morluklarının, doğal cilt gözeneklerinin çaresini bulmaya çalışıyor ve aileleri gereksiz hatta zarar verecek satın alımlar yapmak zorunda bırakabiliyorlar” dedi.

Cilt bakım rutini konusunda da bilgiler veren Tekin, “Öncelikle cilt bakım rutininin herkeste aynı olamayacağını hepimiz biliyoruz; kişinin yaşı, cinsiyeti, cilt yapısı, mevcut problemlerine göre özel ürün kullanım önerilerinde bulunulmalı. Bunun mutlaka işin ehli kişilerce yapılması gerekir. Sosyal medya aracılığıyla yapılan yönlendirmelerde, ürünlerin çoğunun öneren kişi tarafından bile kullanılmadığını, reklam veya iş birliği nedeniyle fazla çeşit ve sayıda ürünün satılmasını teşvik amacıyla sunulduğunu akıldan çıkarmamak gerekiyor. Bu yolla edindiğimiz ürünler cilt yapımıza uygun olmadığında fayda görmediğimiz gibi mevcut cilt problemlerimizi artırma hatta alerji ve tahriş gibi yeni sorunlar yaratarak cildimize zarar verme riskiyle de karşı karşıya kalabiliriz” dedi.

Tekin şöyle devam etti: “Sağlıklı cilt için çok fazla ürün kullanmaya gerek yok belki ama geçmişte kullanılan beyaz sabunla cilt temizleme ve yağlı bakım kremleriyle cilt nemlendirme yöntemlerinin de doğru olmadığını söyleyebilirim. Sağlıklı bir cildin olmazsa olmazları cilde uygun pH’ı dengeli bir temizleyiciyle temizlik rutini, yine cildin yapısına ve kişinin yaşına uygun bir nemlendirici ve tabii ki güneşten koruyucudur. Bunların dışında tonikler, serumlar, maskeler vb. ürünlerin cildin ihtiyacına göre uzman tarafından belirlenip önerilmesi gerekiyor.”

CİLT BAKIMI GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ KARMAŞIK DEĞİL

"Sosyal medya hayatımızdaki birçok şeyin hızla değişimine neden oluyor. Olumlu etkileriyle beraber olumsuz etkileri de az değil. Özellikle güzellik ve bakım konusunda çok fazla paylaşımla karşılaşıyoruz. Bunlar arasında satış ve pazarlamaya yönelik paylaşımlar ve yanlış bilgiler oldukça fazla. Doğal olarak bunları denetlemek ve ayırt etmek mümkün olmuyor" sözleriyle sosyal medyada yapılan önerilerin olumsuz etkileri olduğu görüşünü destekleyen Dermatoloji Uzmanı Dr. Şale Yılmaz, cilt bakımının karmaşık gibi görünmekle birlikte cilt özellikleri ve bakım konusundaki temel bilgiler edinildikten sonra son derece pratik olduğunun altını çizdi.

Yılmaz, cilt bakımı hakkında şu önemli bilgileri verdi:

-- Günlük bakım için gerekli olan temizlik, nemlendirme ve güneş korumadır. Bu temel bakım cilt yapısına göre seçilen ürünlerle yapılır.

-- Sanılanın aksine çok fazla ürün kullanmak fayda yerine zarar verir. Yoğun kozmetik kullanımı ciltte sivilce, alerji, hassasiyet ve erken yaşlanmaya neden olabilir. Cildin koruyucu mekanizmalarına zarar verebilir.

-- Ayrıca her yaş ve her cilt tipi farklı ihtiyaçlara sahiptir bu nedenle sosyal medyada önerilen ürün sizin cildinize uygun olmayabilir.

KANSERE DAHİ UZANAN YAN ETKİLER

-- Kozmetikler hayatımızın vazgeçilmez bir parçası. Gün içinde birçok farklı kozmetik ürün kullanıyoruz. Kozmetik pazarı çok büyük bir pazar ve gitgide daha da büyüyor. Birçok üründe farklı kimyasal içeriklerle karşılaşıyoruz. Bu kimyasallardan bazıları oldukça zararlı; hormonları bozmaktan, alerjiye, kansere kadar uzanabilen yan etkilere sahipler.

-- Üretimi konusunda ne kadar düzenleme yapılmaya çalışılsa da bazı firmalar hâlâ zararlı içerikler kullanabiliyor. Bu durumda tüketicilerin bilinçli davranması çok önemli. Almayı planladığınız ürünün etkinliği ve içeriği konusunda bilgi sahibi olun. Güvenilir firmaların ürünlerini tercih edin.

BU DÖNEMLERDE ÖZELLİKLE DİKKATLİ OLUN!

-- Kozmetik kullanımına bağlı olarak, paraben, formaldehit, sentetik koku, toluen gibi içerikler başta olmak üzere birçok zararlı kimyasal hem ciltten emilerek hem de solunum yoluyla alınıyor. Vücutta birçok soruna neden oluyor ve bunlar birikimsel olarak ne kadar fazla alınmışsa yaşanan sorunlar da o oranda artıyor.

-- Bebeklik, gebelik, emzirme ve ergenlik dönemi kozmetik ürünlere hassasiyetin en yüksek olduğu dönemlerdir. Özellikle bu dönemlerde kullanılan her ürün tekrar tekrar düşünülmeli, zararlı olabilecek içeriklerden kaçınılmalı.