Paylaş
İç kulaktaki iltihaplanmalar ve normalde iç kulakta bulunması gereken küçük kristallerin yerinden oynaması, vertigonun sık rastlanılan nedenleri arasındadır. İşitme kayıpları, beynin belirli alanlarında etkileyen baş darbeleri, migren, görme bozuklukları hatta kas ve iskelet sistemi dengesinin bozulması, boyun bölgesindeki kas spazmları, boyun fıtıkları, boyun düzleşmesi, boyundaki kireçlenme vertigoyu tetikleyebilmektedir. Vertigo ile birlikte mide bulantısı, kusma, terleme, baş ağrısı, işitme kaybı, kulakta çınlama gibi bulgular gözlenebilmektedir. Uzun süreli baş dönmelerinde kalabalıktan rahatsız olmak, yüksekten korkmak, araç tutması, ışığa hassasiyet ya da tamamen karanlıktan rahatsızlık hissetme en sonunda da dışarı çıkmaktan korkarak sosyal izolasyon eşlik edebilir.
Vertigonun tedavisi nasıl yapılır?
Ani gelişen vertigo ataklarının tedavisinde iki komponent bulunmaktadır. Birincisi; akut atakları kontrol altına almak, ikincisi; iyileşmeyi hızlandırmak ve yeni atakların oluşmasını önlemektir. Vertigo tedavisinde ideal bir ilaç henüz bulunamamıştır. Kullanılan ilaçlar daha çok akut bulguları ve otonomik şikayetleri kontrol altına almayı hedefleyen semptomatik tedavi içindir. Spesifik tedavi ise vertigonun altta yatan sebebini çözmekte yatar.
Pek çok sebebe bağlı baş dönmelerinde özellikle iç kulaktaki kristallerin oynamasına bağlı ve boyun bölgesindeki problemlere bağlı gelişen baş dönmelerinde egzersiz programları uygulanmaktadır. Bu amaçla vertigo- vestibüler rehabilitasyon uygulanır.
Egzersizlere baş dönmesini azaltabiliriz..
İç kulaktaki kristallerin hareketini azaltmak için manevralarla birlikte çeşitli baş ve göz egzersizleri de uygulanabilmektedir. Göz hareketleri, denge egzersizleri, postür egzersizleri, kas tonusu ve dikkatten sorumlu sistemi tedavi edilebilmekte ve sistemin tekrar regüle edilmesini sağlayabilmektedir. Vertigo egzersizlerine çok yavaş başlanmalı, vücut adapte oldukça yavaş yavaş arttırılmalıdır. Egzersizlere yatarak başlanmalı sonra oturarak, ayakta sabit ve ayakta hareket halinde uygulamalarla devam edilmelidir.
Vertigo tedavisinde denge egzersizleri de önemli bir yer tutmaktadır. Bu egzersizler sert, düzgün, düzensiz, hareket eden temas yüzeylerinde tekrarlanabilir. Giderek zorlaşan statik ve dinamik hareketler esnasında dengenin korunması sağlanır. Normal gözler açık öne doğru yürüme, gözler kapalı yürüme, geriye doğru yürüme, sağa ve sola doğru adımlama, gözler açık ve kapalı yumuşak bir zeminde yerinde sayma, minder gibi yumuşak zemin üzerinde karanlıkta yürüme egzersizleri dengenin tekrar düzenlenmesine yardımcı olmaktadır. Hastanın vertigo belirtilerini ortaya çıkaran pozisyonlarda hareket etmesi için teşvik edilerek hareketlerin semptomsuz gerçekleştirilmesi sağlanmaktadır. İç kulak ve boyun bölgesindeki problemlerin bir kısmında başın veya etrafındaki eşyaların dönmesi gibi hareket yanılsamaları hissedilmeyebilir, sanki yer ayağın altında kayıyormuş gibi hissiyatlar, başta anlam verilemeyen bir ağırlık hissi gibi farklı şekillerde farklı bulgular da hissedilir. Bu anormal hissiyatlar da hayatı olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bu süreçte boyun bölgesinde denge merkezine sürekli anormal ileti gönderen spazmotik kasların gevşetilmesi en büyük hedeftir. Bu amaçlı sıcak uygulama, Tens, ultrason ve hilterapi dediğimiz yüksek yoğunluklu lazer tedavisi uygulanabilmekte ve beraberinde denge merkezinin tekrar adaptasyonunu sağlanmasında birebir fizyoterapist kontrollü vertigo ve denge egzersizler uygulanmaktadır. Bu denge egzersizleri 2-5 dakika aralığında başlanarak haftada bir bu süre maksimum 5 dakika artırılmalıdır. Toplam süre 30 dakikaya kadar çıkartılabilmektedir. Düzenli ve kontrollü egzersiz ve fizik tedavi uygulamaları ile baş dönmesi yakınmaları azaltılabilmektedir.
Paylaş