Paylaş
Kime bir konu ile ilgili bir şey anlatırsanız -ki sormanıza gerek yok, konuyu açmanız yeterli- hemen size orada o anda akıllarına gelen her şeyi söylemeye başlıyorlar. Sizin konuyu henüz neden açtığınızı anlamadan, sonuçta ne anlatmak istediğinizi ya da nereye bağlamak için mevzuya girdiğinizi bilmeden ve daha da önemlisi onların fikrini sorup sormadığınızı umursamaksızın size derhal o konu hakkında hadlerini aşmanın da ötesine geçmek sureti ile düşündüklerinizin ya da kararınızın ne olması gerektiğini, sizin yerinizde olsalar neler yapacaklarını sayısız öngörü, fikir ve tavsiye ile anlatmaya başlıyorlar.
İnsanların çoğu her konu hakkında öyle kendilerinden emin, rahat ve kolay yorum yapıyor ki ilk bakışta bazen gerçekten bir şeyler bildiklerini sanabiliyorsunuz. Sonra bir bakıyorsunuz ki daha kendi işleri, hayatları ya da gelecekleri konusunda gerekli özeni, eğitimi ya da emeği bile harcamayan bu çok bilmişler sizin yıllarınızı verip eğitim alıp, emek harcadığınız, gecenizi gündüzünüze katıp üzerinde çalıştığınız ya da yıllarca okuduğunuz konuda çok rahatça size akıl verebiliyorlar.
Biliyorsunuz ki diğer insanlara oranla biraz daha öne çıkan kıyafetler giyen herkes modacı, sesi olsun olmasın ‘sesin çok güzel sana albüm yapalım’ diyen herkese kanıp doğru düzgün eğitim almadan kendisini sahneye atan herkes ses sanatçısı (aman şarkıcı deyince kızıyorlar), eğitimleri, iş deneyimleri bambaşka olan ama çiçek böcek çekme hevesiyle hobi olarak başladıkları fotoğrafçılığı meslek edinmeye karar veren ama aslında konu hakkında neredeyse hiç bilgisi olmayan herkes fotoğrafçı ve bunun gibi onlarca havalı ve ilgi çeken mesleklerle ilgili bilgisi, tecrübesi, eğitimi olmadığı halde bu mesleklere yıllarını vermiş insanlardan daha çok bildiklerini düşünen herkes ‘biri’ oluyor.
Tabii ki isteyen istediği zaman iş değiştirebilir. İnsanların tercihleri zevkleri ve hayata bakış açısı değişebilir, gelişebilir. İsteyen herkes üzerinde çalışarak her konuda başarılı olabilir. Ancak sadece heves ettikleri için, eğitimini almadıkları, detaylarını ve kurallarını bilmedikleri, iş başa düştüğünde tek başına neyi nasıl yapacaklarını dahi bilmedikleri, hiçbir emek harcamadıkları bu eğlenceli diye addedilen ve zaten doğuştan herkesin kolaylıkla ve kendiliğinden yapabileceğine kanaat getirdikleri meslekleri ve o mesleklere yıllarını veren insanları hiçe sayarak kendilerini ortaya atmakta sakınca görmüyorlar.
Böyle insanlarla karşılaştığınızda derin nefes alın, gülümseyin, hemen anlatmaya çalıştığınız konudan vazgeçin. Ortamı germeden, kabalık yapmadan, kimseyle sözlü bir münakaşaya girmeden gerekli olduğu süre karşınızdakini dinliyormuş gibi yaptıktan sonra olay yerinden usulca uzaklaşın. Kimseyi eğitmeye, haddini bilmeyen birine had bildirmeye, sizden talep edilmedikçe birine akıl vermeye yeltenmenin faydasız ve sonuçsuz süreçlere yol açacağını anımsayın. Ve en önemlisi bildiğiniz, eğitimini aldığınız, üzerine kafa patlattığınız, gece gündüz uyumadan zaman, emek, hayat, para vs. harcadığınız o değerli mesleğinizde hak ettiğiniz yere gelmenizde bu tip insanların saçmalıklarına rağmen nasıl da zirveye doğru emin adımlarla ilerliyor olduğunuzu asla unutmayın.
İleriye bakın. Geride kalanlar her zaman sizi takip edeceklerdir.
Bükre İkizer
Paylaş