Paylaş
Bayram temizlikleri, tatlı siparişleri, çocukların bayramlıkları, misafirleri en iyi şekilde ağırlama çabaları gündenim tam ortasında. Diğer taraftan tabii ki dokuz günlük bayram tatilinin yaza denk gelmesi herkesi ayrıca sevindirdi. Çoktan uçak biletleri alındı, otel rezervasyonları yaptırıldı, tatil alışverişleri tamamlandı ve artık gün sayılıyor. Herkesin bu yoğun ve karmaşık hayat içinde birazcık dinlenmeye ve günlük rutininden uzaklaşmaya çok ihtiyacı var orası kesin. Ancak son yıllarda olduğu gibi bayramları sadece tatil gibi görmek ne kadar doğru o da ayrı bir tartışma konusu.
Aile kavramı insanlığın en önemli değeri. Dini bayramlar her dinde her ülkede en kutsal, en özel ve aile ile geçirilen yılın en önemli zamanları. İnsanları birbirine bağlayan, kavuşturan, barıştıran nadide zamanlar. Bana göre bayramda anne baba, akraba ve öncelikli büyükleri ziyaret etme önceliği olduğu sürece tatil planı yapmakta bir sakınca yok. Ancak bu önemli kutlamayı sadece tatil programı olarak görmek toplumları yozlaştıran, birbirinden koparan ve o en manalı zamanları anlamsızlaştıran bir yaklaşım.
Yaşadığımız şu hayatta her kim olursak olalım, her ne başarıya ulaşırsak ulaşalım, ne kadar çok para kazanırsak kazanalım gün geliyor hepsi öncelik listesinde yer değiştirerek önem sıralamasında farklı yerlere oturabiliyor. Geriye dönüp baktığımızda elimizde bir tek aile ve yakın dostlar kalıyor ki dostlarımız da kendi seçtiğimiz ailelerimiz. Bu en anlamlı kişileri unutmamak, manevi anlamda bütünlük sağlamak ve bu değerleri taşıyan nesiller yetiştirmek açısından bayramları mutlaka aile ile geçirmek gerektiğine inanıyorum. Ailenizle ve sevdiklerinizle birlikte kutlanan keyifli, anlamlı ve samimi bir bayram sonrası dinlenmek ve keyifli bir tatil yapmak tabii ki çok daha muhteşem olur.
Mutlu, sağlıklı, anlamlı ve huzurlu bayramlar…
Bükre İkizer
INSTAGRAM: Bükre İkizer
Paylaş