Yatakta iktidar korkusu
"Cinsel bilgi ve deneyimi az olanlarda daha sık görülen sertleşme güçlüğü erkeğin dünyasını altüst edebiliyor. Üstelik erkek eşini mutlu edemediğinde kendini suçlu hissediyor!"
Evlilik başlangıcında yaşanan ereksiyon olamama şikayetlerinin yüzde 80'i, performans anksiyetesinden kaynaklanıyor. Performans anksiyetesine, "ilk gece korkusu" veya "balayı impotansı"(balayı iktidarsızlığı)da deniyor.
Elbette performans anksiyetesi, sadece ilk cinsel birleşmede ortaya çıkmıyor. Cinsel bilgi ve deneyimi az olanlarda daha sık görülse de, bir kez bile yaşanan sertleşme güçlüğünün ardından kalıcı hal alabiliyor. Sorunun kökeninde çoğunlukla psikolojik faktörler yer alıyor. Erkek, cinsel birleşme için penisinin yeterince sertleşemeyeceğini, sertleşse bile bunu yeterince sürdüremeyeceğini, eşini mutlu edemeyeceğinidüşündüğünde sorun tetikleniyor. O kadar "fikri sabit" hale gelebiliyor ki cinselliği düşünmeye başladığı anda zevk almaya ya da doyuma ulaşmaya değil, başarıya ulaşmaya odaklanıyor. Böyle olunca sonuçtan ne kendi ne de eşi memnun kalıyor!
Genelev bozgunu kolay unutulmuyor
Cinsellik deneyimi bulunan erkeklerde ilk gece sendromu daha seyrek görülüyor. İlk deneyim onur kırıcı boyutta yaşanmışsa, etkisini hayat boyunca görmek mümkün diyor uzmanlar: "Eğer erkek ilk deneyimini genelevde yaşamış ve başarılı olamamışsa, hadi çabuk, yapacaksan yap, baskısıyla karşılaşmış ve üstüne de hakaret görmüşse travma yaşar. Nitekim ilk geneleve giden genç erkeklerin birçoğu bu nedenle ilişkiye girmese de başarılı olduğu yalanını söyler. Ama olay hafızasına yerleşir. Bu sıkıntıyı, korkuyu zor atar."
Cinsel yaşama porno film ve sitelerle hazırlanmak da kötü etki yapıyor. Penis boyuyla, cinsel ilişkinin uzunluğuyla ilgili takıntılar gelişiyor. Erkek kendini filmlerde, sitelerde gördükleriyle kıyaslıyor. Güçsüz ve yetersiz bulmaya başlıyor. Endişeler, kaygılar performans anksitesine dönüşebiliyor. Hasta iyi değerlendirilerek, davranış terapileri, cinsellikle ilgili kişiye özel egzersizlerle, bazen de ilgili ilaçların desteğiyle sorunun üstesinden gelinebiliyor.
Sanılanın aksine, erkek için partnerini mutlu etmek önemli
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ferruh Şimşek'e göre, cinsel mutlulukta en önemli etken kadın ve erkeğin karşılıklı haz ve doyuma ulaşması. Kadın ve erkeğin cinsel tatmin beklentisi farklı. Erkeğin tatminindeki ana etken, cinsel performansının gücü. Son uluslararası çalışmalar, erkeklerin özgüven ve doyumunun sertleşme kalitesiyle bağlantılı olduğunu gösterdi. Sertleşme ne denli güçlüyse, seks o denli tatmin edici bulunuyor. Sanılanın aksine, kadının haz ve doyumu yaşaması da erkeğin ana kaygıları arasında. Cinsel tatmininde önemli rol oynuyor. Kadınların tatmin anlayışı erkeklerin tersi. Performans tek ölçüt değil. İlişkinin diğer boyutları da eşit derecede önemli. Eşin bağlılığı ve aidiyeti, her alanda birliktelik gibi duygusal faktörler kadın cinselliğini zenginleştiriyor. Prof. Dr. Şimşek, "Özetle kötü bir ilişki, kadını cinsel olarak tatmin etmekten çok uzaktır" diyor.
Yüzde 81'inde performans kaygısı var
Sertleşme zorluğu yaşayanların yüzde 40'ında sorun psikolojik, yüzde 40'ında organik kökenli. Yüzde 20'sinde ise her iki faktör bir arada. Psikolojik faktörlerin önemli bölümünü performans anksiyetesi oluşturuyor. Prof. Dr. Halim Hattat, hastanesine cinsel fonksiyon sorunuyla başvuran 1000 hastanın yüzde 81'inde performans anksiyetesi tespit etti.
Başvuran hastalar, medeni durumlarına göre değerlendirildiklerinde ise şu sonuçlar ortaya çıktı:
* 131 bekarın partneri var, bir o kadarının yok.
* 671'i evli.
* Dul olan 3'ünün partneri var, 6'sının yok.
* Boşanan 32'sinin partneri var, 26'sının yok.
Sabah ereksiyonları önemli gösterge
Performans anksiyetesinin en önemli göstergelerinden biri de sabah ereksiyonu. Sabah ereksiyonu var ama sertleşmede sorun yaşanıyorsa akla performans anksiyetesi geliyor. Ereksiyon sorunu, diyabet, hipertansiyon gibi organik nedenlere bağlı ortaya çıkıyorsa sabah ereksiyonu olmuyor. Yine yukarıdaki 1000 kişilik grupta, sabah ereksiyonu bulunanların oranı yüzde 65.
Hem sertleşme hem de erken boşalma yaşayan hastalar, toplamın yüzde 25'ini oluşturuyor. Bu grubun yüzde 87'sinde performans anksiyetesi de bulunuyor.