Güncelleme Tarihi:
Bu bilgiler, erkek arkadaşınızın ya da eşinizin yalan söylediğinden şüphelendiğiniz durumlarda işinize çok yarayabilir. Çünkü ses tonu, mimikleri ve beden dili sayesinde gerçekte ne demek istediğini daha iyi anlamanız mümkün olacak.
Sesin ele verdikleri :
Bir insanın neler hissettiğini ses tonundan anlamanız mümkündür. Bu, yakın olduğunuz biriyse işiniz daha da kolay olabilir. Hatta bir süre sonra fazla sözcüğe gerek duymadan ne istediğini sadece ses tonundan anlar hale gelirsiniz. Birinin size güzel sözler söylemesi kadar onları nasıl söylediği de önemlidir. "Çok sevindim, çok üzüldüm" gibi cümleler sözde yakınlık ifadeleridir ama tavır, ses tonu ile desteklenmiyorsa bir anlamı da yoktur. İnsan tipleri ses tonlarına göre gruplara ayrılmış:
Boğuk sesli bir erkek düşünün: Bu tip ses, kendinden emin olmayan erkeklerin karakter özelliği olarak tanımlanmış.
Aşırı alçak sesli insanlar ise dikkat çekmeye çalışan insan sınıfına giriyorlar. Başka bir insan tipi ise kendilerine güvenleri azaldıkça seslerinin yükseldiğini fark bile edemeyenler.
Bir de günlük hayatlarında "yatak odası sesi" ile konuşan insanlar var. Bu kişiler etraflarındakilere genellikle güven vermezler.
Karşısındakini baştan çıkarmak ister gibi bir ses tonu ile konuşan insanların özgüven yetersizliği çektikleri ve kendilerini kanıtlayamamış olduklarını da düşünebilirsiniz.
Cansız ses tonu ile konuşmak ise kayıtsız, tutuk, kaygılı ve çekingen kişilik özelliği olarak tanımlanmış. Bu insanlar duygularını bastırdıklarından etrafındakilerle aralarına mesafe koyarlar.
Bedensel dokunuşlar
Birine dokunmak, ona olan yakınlığın da, kendi içinizde yaşadığınız karmaşanın da ifadesi olabilir. Konuşma sırasındaki ufak bir dokunuş, önemli bir noktaya dikkat çekmek için yapılır. Dokunan kişinin sevilme ve kabul görme ihtiyacı içinde olduğunu düşünebilirsiniz. Bazı insanlar ise yeterince sevimli olamadıklarından varlıklarını dokunuşlarıyla göstermeye çalışırlar. İşin bir de kendine dokunma kısmı var. Konuşurken sürekli kendine dokunan biri, büyük bir olasılıkla gerçekleri söylemiyor olabilir.
Bir yalanın hemen ardından elleri yüze götürmek, bilinçaltında karşıdaki kişi ile araya engel koymak veya iletişimi kısıtlamak içindir. Bir konuda birinden yardım istediniz diyelim. O kişi size yardım etmeden önce elini burnuna götürüyorsa aslında size yardım etmek istemiyordur. Dokunmaktan kaçınan insanlar ise katı ve özgüvensiz kişiler olarak tanımlanıyor. Biri size dokunmaktan kaçınıyorsa, ya sizden hoşlanmıyordur ya da kendisinden.
Bazıları ise karşısındakine son derece sert bir şekilde dokunur, hatta onu tutarlar. Bu tip dokunuşlar kişinin kendini rekabet içinde hissettiğinin ya da öfkeli olduğunun işaretidir. Biriyle el sıkışarak tanışırsınız, aynı zamanda kişilik özellikleri hakkında fikir sahibi de olabilirsiniz. Karşınızdaki kişi elinizi sadece parmak uçlarınızı tutarak sıkıyorsa sizinle iletişim kurmaktan kaçınıyor demektir. Aynı zamanda ürkek ve kendine güvenmeyen biri de olabilir.
Yüzün ele verdikleri
Duygu ve düşüncelerimizi bazen bir bakışla, bazen minicik bir dudak hareketiyle anlatırız. Yakından tanıdığınız insanları düşünün. Araştırmalara göre küçük çocuklar büyükleri, belirli yüz ifadelerini ve mimikleri öğrendikten sonra anlamaya başlıyorlar. Sizi ilgi ile dinlediğini söyleyen bir kişi boş boş bakıyorsa dinlemiyor demektir. O sırada sadece bir uğultu duyuyordur. Eğer biri sizden hoşlanıyorsa gözlerini normalden uzun bir süre sizden gözlerini ayıramaz ve göz bebekleri büyür
Göz temasından kaçınan bir insan ise ya çok ürkektir ya da bir şey saklıyordur. Birinin sizi beğenip beğenmediğini ise çapraz bakışları sayesinde anlayabilirsiniz. Karşınızdaki önce sola bakar, sonra bakışlarını yüzünüzden geçirerek sağa bakar. Bakışları yüzünüzde hiç takılıp kalmaz. Biri siz güldüğünüz anda gülüyor, ne yapıyorsanız aynısını yapıyorsa sizden çok hoşlanıyor demektir. Biri size gülümsediğinde gözlerinin içine bakıp onun samimi olup olmadığını da anlayabilirsiniz. Çünkü gerçek bir gülümseme yüzün tamamını kapsar, öncelikle de gözleri. Göz seğirmesi ise gerilim ve stres sonucunda oluşur.
Eğer sizde böyle bir durum varsa, yasam koşullarınızı gözden geçirmenizi öneririz. Dudakları ısırmak veya yemek ise bastırılmış öfkenin kontrollü bir ifadesidir. Dudağını ısırırken bir yandan da başını sallaması, kişinin öfkesini bastırmakta olduğunu gösterir. Dudakları yalamak ise gerçekleri söylememenin veya sinirin işaretidir. Fazla içki içen veya nikotin tüketiminde aşırıya kaçan insanların benzer şeyler yaptıklarını görebilirsiniz.
El yazısının ele verdikleri
Artık el yazısı ne kadar az kullanılırsa kullanılsın, insanlar hakkında hâlâ ipucu vermeye devam ediyor, örneğin; kağıda bastırarak yazan kişiler güçlü kişiliğe sahiptir. Kağıda orta derecede baskı uygulayarak yazanlar yaratıcı, enerjik ve beceriklidirler. Hafif yazanlar ise belirledikleri hedefe genellikle veya tesadüfen normalden uzun bir sürede ulaşırlar.
Kısacası, bu küçük ayrıntılara dikkat ederek hayatta daha emin adımlar atabilirsiniz. Bu kitap, içinizdeki doğal radar sistemini geliştirmeniz konusunda size yardımcı olabilir. En önemlisi ise artık kendinizi her ortamda güvende hissedebilecek olmanız...
HAREKETLERİ NE ANLAMA GELİYOR
Eğilmek: Sizden hoşlanan birinin size doğru eğilmesi kaçınılmazdır. Bu, size değer verdiğini gösterir.
Fazla mesafe bırakmak: Gereğinden fazla uzak durması sizden fazla hoşlanmadığını gösterir. Bu tavrın sebebi kibir de olabilir.
Davranışları yinelemek: Elinizi çenenize dayayın ve tek kasınızı kaldırın. Karşınızdaki size aynı hareketle karşılık veriyorsa kendisini konuşmaya kaptırmıştır.
Başı yana eğmek: 'Seni dinliyorum, seninle ilgileniyorum' mesajı vermenin en kolay yollarından biridir.
Baş sallamak: Ondan hoşlanmanızı istiyor ve kendinizi iyi hissetmeniz için her şeyi yapabilir. Ancak dikkat; çünkü kendine güvensiz, reddedilme korkusu taşıyan insanlarda da görülür. Bir hoşnutsuzluk ve yerinden memnun olmama ifadesi.
Başı kaşımak: Zihindeki bir karışıklığın veya kişisel bir güvensizliğin dışa vurumu olduğu söylenebilir.
BEDEN DİLİNİN ELE VERDİKLERİ
Biriyle konuşurken hareketleri ister istemez dikkatimizi çeker. Konuştuğunuz biri başka tarafa baksa bozulmaz mısınız? Bir de tam tersini düşünün. Bazen aşırı yakınlık da aşırı ilgisizlik kadar kötü olabilir. Beden dili okuma becerinizi geliştirmek için magazin haberlerini takip etmenizi öneriyoruz. Bir ünlü yeni bir ilişkiye yelken açmış diyelim. Sevgilisi ile yeni fotoğraflarına bir göz atın. Birbirlerinin gözlerinin içine mi bakıyorlar yoksa biri çevreyi mi süzüyor? İlişkinin devam ettiğini ya da bittiğini nasıl olsa yine magazin basınından öğrenirsiniz. Siz de o zaman tahminlerinizin ne kadarı doğru öğrenmiş olursunuz.
Duruş: Kendinden emin biri, sırtını ve basını dik tutar, omuzlarını geriye atar ve kalçalarını sıkar. Dik durmamak ve hatta kambur yürümek kendinden ve hayattan bezmiş bir izlenim yaratır.
Eller: Konuşurken ellerini cebine sokan birinin gizlemek istediği bir şeyler vardır. Öfkenin bastırıldığı anlarda eller yumruk yapılır. Avuç içleri yukarı bakan biri sizinle samimi bir şekilde ilgileniyordur.
Ellerini ve kollarını kullanmayan birisi kendi anlattıklarından bile emin değildir. Sürekli masanın üstünde oynayan eller sabırsız ve sinirli bir kişiye aittir. Aynı şey takılarıyla oynayan insanlar için de geçerli. Bir konu hakkında görüşme yaparken parmak uçlarını birbirine değdirip kubbe oluşturan insanın özgüveni yüksektir. Aynı şey ellerini ensesinde kavuşturan insanlar için de geçerlidir.
İnsanları tanıma becerisini geliştirme
Bu beceriyi geliştirmek için önce iyi bir dinleyici olma alıştırması yapmanızı öneriyoruz. Bu noktada diyalog kurmanın önemi ortaya çıkıyor. Çünkü her konuşmada aslında karşımızdakine içimizi dökeriz. Bir yandan karşımızda kini dinlerken bir yandan da kendi düşüncelerimizi ortaya koyarız. Arkadaşımıza soru sorarken bile kendi paylaşmak istediklerimize zemin hazırlarız. Konuştuğunuz insan bir şey anlatırken size nasıl bakar, sesi nerede yükselip alçalır, dudakları aşağı mı sarkar, yukarı mı kalkar? İlk fırsatta bir arkadaşınızı gerçekten dinleyin. Bakalım şimdiye kadar fark etmediğiniz hangi ayrıntıları göreceksiniz?
Bir test de sevdiğiniz bir arkadaşınız veya sevgiliniz için yapın. Kendi kendinize sorular sorun. Onu neden sevdiğinizi veya onun sizinle neden bu kadar sık görüşmek islediğini düşünün. Liste uzarken kendinizde ve o kişide şimdiye kadar fark etmediğiniz güzel şeyler bulabilirsiniz. Bu testi sevmediğiniz bir insan için de yapabilirsiniz. Sadece mecburiyetten birlikte çalışmak zorunda olduğunuz iş arkadaşınızı düşünün. Size itici gelen özelliklerini bir kenara yazdıktan sonra onun sizi itici bulacağı şekilde neler yaptığınızı not edin. Belki bu sayede değiştirmeniz gereken özelliklerinizi fark edersiniz. Bir filmi sessiz izlemeyi deneyin. Filmdeki aktörün beden diline, jestlerine ve mimiklerine yoğunlasın. Bu alıştırmayı sıklıkla tekrarlarsanız insanların tavırlarına bakarak ne dediklerini anlayacak hale gelebilirsiniz.