Yağmurlu Havada Maske Kullanımı Koruma Sağlar mı?

Güncelleme Tarihi:

Yağmurlu Havada Maske Kullanımı Koruma Sağlar mı
Oluşturulma Tarihi: Kasım 09, 2020 09:13

Cerrahi maskeler suya dayanıklıdır. Önümüzdeki süreçte mevsimin değişmesi yağmurlu ya da karlı havalarda maskenin filtreleme özelliği üzerinde olumsuz etki bırakmayacaktır. Ayrıca maske sadece hastalıktan korumaz aynı zamanda hastalığın şiddetinden de korur.

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölümü Doç. Dr. Hasan Demirhan, yağmurlu havada maske kullanımıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Haberin Devamı

Maske enfeksiyon riskini yüzde 85 oranında azaltır. Sadece etkilenmemiş kişileri kontamine damlacıklar ve aerosolleri teneffüs etmekten korumakla kalmaz, aynı zamanda virüsün enfekte olanlardan yayılmasını da azaltır. Havadaki partiküllerin yüzde 95'ini filtrelemek ve yüze takıldığında ise yüzün etrafına sararak sızdırmazlık oluşturmak için tasarlanırlar.

“Cerrahi maskeler suya dayanıklı”

Cerrahi maskelerde üç ila dört kat dokunmamış kumaş, dokuma olmayan polipropilen ve polyester ile filtre ortamı oluşturulur. Dış katman suya dayanıklıdır, iç katman ise dışarı atılan damlacıkları ve nemi emmek ve rahatlık sağlamak için hidrofiliktir. Orta katman/katmanlar, elektrostatik kuvvetle aerosolleri ve (negatif yüklü) partikülleri çekmek için genellikle pozitif yüklüdür. Partiküllerin boyutu 0,5 m üzerinde olduğunda filtrasyon verimliliği artar. Virüsler bu boyutun altında olmakla beraber genellikle aerosol partikülleri veya daha büyük damlacıklar üzerinde hareket ettiklerinden dolayı filtrasyona uğrayabilmektedirler. Dış katmanının sıvıya dirençli özellikleri, bulaşıcı mikroorganizmalar içeren sıvı damlacıklarının penetrasyonundan korur. Suya dayanıklı dış katman sıvı damlacıklarını emmez ve böylece iç katmanı kontamine olmaktan korur. Önümüzdeki süreçte mevsimin değişmesi yağmurlu yada karlı havalarda maskenin filtrasyon özelliği üzerinde olumsuz etki bırakmayacaktır. Maskelerin kullanımına azami dikkat gösterilmelidir.

Haberin Devamı

“Maske hastalığın şiddetini de azaltıyor”

Yapılan testlerin artması tanı alan hastaların artmasına neden oldu. Ancak bununla beraber hafif ya da belirti vermeden hastalık geçiren hastaların sayısında da artış görüldü. Bu durum maske kullanımının artmasına bağlanmaktadır. Maske kullanımı sadece bizi diğer hastaların damlacıklarından korumuyor aynı zamanda daha az virüs ile temas etmemizi sağlıyor. Ağır hastalığın yüksek virüs yükü ile olduğu ileri sürülmektedir. Virüs yükü ile ilişkili hastalık seyri yeni bir fikir değil. Gripte de benzer şekilde influenza A virüs dozu arttıkça hastalık ciddiyetinin arttığı bildirilmiştir. Bu süreçte maskenin virüs yükünü azalttığına dair örnekler görüldü. Şubat ayında Japonya'daki diamondprinces gemisindeki hastaların yüzde 18'inde hastalık asemptomatik iken, mart ayında Arjantin'deki başka bir gemideki hastaların yüzde 81'i asemptomatik geçirdi. Aralarındaki en önemli fark Arjantin'deki gemide ilk vakanın tespitinden hemen sonra yolcuların cerrahi maske ve mürettebatın ise N95 maske takması idi. Toplu taşımada mesafenin yeterince korunmaması, el ile aynı alanlara birden fazla kişinin teması hastalık riskini arttıran başlıca faktörlerdir. Bu durumda en rahat uygulanabilir yöntem olarak maske kullanımına dikkat edilmesidir.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!