Güncelleme Tarihi:
Sunucu Ebru Akel'in göz çevresine hemoroit kremi kullandığı, yüzüne de C vitamini sürdüğünü açıklamasının ardından pek çok kişi bu uygulamaları merak eder oldu. Bu merak "Benzer uygulamaların yararı var mı yoksa yarardan çok zarar mı getiriyor?" sorusunu da beraberinde getirdi.
Konuyu uzmanlarına sorduğumuzda güzellik uğruna icat edilen, bugüne kadar duymadığımız yöntem ve reçeteleri de öğrendik... Dermatologların verdiği bilgiye göre kadınlar güzel bir cilde kavuşmak, kırışıklıkları önlemek için sirke, gülsuyu, yoğurt, bal gibi bilinen uygulamalardan başka tozşeker, taze süt kaymağı, limon suyu gibi ilginç doğal yöntemlere başvuruyor.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Ertuğrul Aydemir, bir hastasının da kendisine hemoroit kremini sorduğunu, ona da cilt için bu kremin hiçbir sakıncası olmadığını belirttiğini söylüyor:
"Hemoroit kremi oradaki kanın geri toplanmasını, emilimini sağlıyor. Hemoroitteki görevi de o zaten. Daha çok gözaltındaki morluklarda etkili olabilir." Prof. Aydemir en çok sivilceler için gülsuyu-pudra karışımını kullananlara rastladığını ifade ediyor.
Kırışıklıklara taze süt kaymağı
Avrupa Estetik ve Kozmetik Dermatoloji Derneği (ESCAD) Etik Komite Başkanı Dermatolog Dr. Erçin Özüntürk bazı yörelerde kadınların ince kırışıklıkların yok edilmesi amacıyla yüzlerine taze sütün kaymağını sürdüklerini belirtiyor. Sulandırılmış elma sirkesiyle yüz ve göz çevresi temizliğinin yapıldığını da anlatan Özüntürk "Bu son derece yararlı. Bunun dışında çiğ patatesi kesip yüze uygularlar. Salatalık kabuğu ve havuç maskeleri de en çok başvurulan uygulamalardan. Meyve salatalarıyla yüze bakım maskeleri yapanlar var. Ben de zaman zaman bunları öneririm" diyor.
Medikal Estetik Uzmanı Dr. A. Kerim Diler ise bir hastasının aile geleneği olan yüze tozşeker uygulamasını anlatıyor: "60 yaşlarındaki bir hastam ninesinin bir formülünü, 150 yıllık bir geleneğini anlatmıştı. Avcunun içinde tozşekeri bütün gün eze eze onları kırışıklıklara ve bütün yüze sürüyorlarmış. Bu doğru. Bunun tıbbi açıklaması şu; kimyasal peeling'de kullandığımız asitler hem renk açıcıdır hem de kırışıklıkları toparlayıcıdır. Bu asit şekerde de var. Glikoik asit deriyi canlandırır. Şekerkamışının kökünün fermantasyonudur bu asit. Bu hasta elinde terle fermente ediyor şekeri. Şekerkamışı asidi sürmüş oluyor."
Streç filmle yüz nemlendirme
Dr. Diler, cildi nemlendirme adına kimi kadınların yüzüne streç film kapatarak uyuduklarını da belirtiyor. Diler "Yüze hiçbir şey sürmeden streç film kapatmak -tabii boğulmadan- cildi nemlendirir. Havayla teması kestiğiniz zaman cilt çok iyi nemlenir" diyerek bu yöntemin de yararı olduğunu dile getiriyor.
"Önlerine gelen her şeyi yüzlerine sürmemeliler"
Dermatolog Dr. Lütfiye Ersoy kozmetik sanayiinde her türlü ürünün bulunduğunu belirterek, doktora danışmadan başvurulan yöntemlerin zarar getirebileceği uyarısında bulunuyor. Dr. Ersoy "Yumurta da bal da süren var ama bence en güzeli bunların hazır preparatlarını kullanmak. Niye bunlarla uğraşılıyor? C vitamini istiyorsa aktif C'li krem var. Kozmetik sanayii öyle gelişti ki her şey var. Tabii pahalı, herkes kullanamıyor.
Yüzünde yanıklarla gelenler oluyor ama söylemiyorlar ne yaptıklarını. Bir şey sürdüm bana alerji yaptı diyorlar. Derileri kabuk kabuk soyuluyor. Ondan sonra ya beyaz ya da koyu lekeler kalıyor. Tedavi etmeye uğraşıyoruz. Bir de aktarların yaptığı kremleri kullanan kadınlar var."
"Önlerine gelen her şeyi yüzlerine sürmemeliler" diyen Dr. Nahide Onsun da şunları anlatıyor: "Geçen gün bir hasta geldi, hamam otu diye bir şey sürmüş. Bitkilerden çok fazla şey yapıp yüze sürüyorlar. Sonuçta bunların tıbbi bir işlemden, eczacılık işleminden geçmesi lazım."
En sık rastladığı karışımları ve reçeteleri yoğurt-bal, yulaf-süt, limon suyu sürmek, gül suyu, salatalık veya kabuklarını kullanmak, papatya suyuyla cildi silmek ve gözaltları için poşet çayları kullanmak olarak sıralayan Dr. Ülkü Çağlayan ise şu noktalara dikkat çekiyor:
"Aktif maddelerin gereken etkili miktar ve oranlarda olması ve derinin alt tabakalarına kadar emilebilir özellikte olması gerekir. Bahsettiğim maddeler, derinin üzerinde nemlenme, parlama, aydınlanma gibi geçici değişikliklere yol açabilir. Ancak etkinlik düzeyleri sınırlıdır. Kozmetik ürünlerin geliştirilmesinin amacı da zaten bu tip doğal ürünlerin etkinliklerinin araştırılmasıdır. Bu nedenle kişilerin imkanları varsa, dermatolog tavsiyesiyle, kozmetik ürünleri kullanmaları daha yararlı olacaktır."