Güncelleme Tarihi:
İnsanoğlunun en büyük derdi uzun yaşam. Ama sağlıklı ve kaliteli bir uzun yaşam tabii ki. Bunun sırrının yediklerimizde, soluduğumuz havada ve içtiğimiz suda yattığını hepimiz biliyoruz. Ama bazı bilim adamları, yağlardan uzak durmaktan, bol sebze yemekten çok farklı öneriler getiriyorlar bize. Tuhaf gelebilir ama "taş devri" olarak bildiğimiz dönemin insanlarının yediklerini bize yedirmeye çalışıyorlar.
Nedeni ise basit.. Tüm toplumlarda aşağı yukarı aynı oranda var olan kanser, şişmanlık, kalp ve damar hastalıkları ve şizofreni gibi rahatsızlıkların, bu şekilde beslenmeye devam eden yerli kabilelerde görülmediğini fark etmişler. Neden bu hastalıklar onlarda yok? Yedikleri bir şeyden mi, yoksa yemediklerinden mi? Merak etmemek elde değil, ne de olsa söz konusu uzun ve sağlıklı yaşam...
Önerimiz, burada size ana hatlarını anlatacağımız Mağara Adamı diyetini bir okumanız.. Vejetaryenler karşı çıkacaklardır ama zaten bu konuda iki uç taraf tartışmalarını sürdürmekte. Seçim sizin.
Taş devri diyetinin kuralları
İnsanların genetik yapısı bazı gıdalara hazır ama bazılarını yemek üzere programlanmamış. Örneğin; inek sütü. Buzağılar için ideal ama insan için yeterli yağ (Omega yağları) içermiyor ve beyin gelişimi için yetersiz.
Asla yenmeyecekler
-Tuz ve şeker insanların beslenmesine sonradan eklenen ürünler.
-Fasulye cinsleri (kuru, taze hiçbir türü).
-Patates.
Yenilecekler
-Et, tavuk ve balık.
-Yumurta.
-Meyve.
-Sebze (özellikle yer altından çıkan kereviz, havuç gibi ).
Özellikle fazla yenilmesi önerilen ürünler
-Kök sebzeleri (havuç, şalgam, yabani havuç, yer elması).
-Sakatat (özellikle ciğer ve böbrek).