Güncelleme Tarihi:
Yaşamın sağlık kaynağı: Su Onun hakkında çok şey biliyor veya hiçbir şey bilmiyor olabilirsiniz, ama şunu asla unutmayın, su; yaşamın ta kendisidir. İnsan vücudunda ve yeryüzünde en fazla bulunan madde olan su, sağlıklı yaşamın ayrılmaz bir parçası. Solunum için oksijen ne kadar gerekliyse, yaşamak için de su o kadar gerekli. Su; yeryüzünde hem sıvı, hem katı, hem de gaz olmak üzere her üç formda bulunan tek öğedir. Ortalama olarak yetişkinlerin vücut ağırlığının % 55 - 75'i sudan oluşur (yaklaşık 38 - 46 litre). Bu yüzdeler kişiye, vücut bileşimine, yaşa, cinsiyete ve diğer faktörlere bağlı olarak değişiyor. İnsan hiçbir şey yemeden haftalarca yaşayabilirken, su içmeden en fazla 1 hafta yaşayabiliyor. (Su içmeden en uzun yaşam süresi 17 gün olarak rapor edilmiştir.) Vücut yağı ile karşılaştırıldığında, yağsız doku çok daha fazla su içerir. Zayıfsanız vücudunuzdaki su miktarı daha yüksektir. Daha fazla kas kütlesine sahip erkekler vücutlarında kadınlara göre daha yüksek miktarda su taşırlar. Genç bireyler ise genellikle yaşlılara göre daha fazla suya sahiptirler. Su; 1 kısım oksijen ve 2 kısım hidrojenden oluşmuş basit bir yapıdır. Her vücut hücresi, dokusu, organı ve vücudun her türlü fonksiyon gören işlemlerinde su gereklidir. Tüm vücut dokuları su içerir. Örneğin; kanın yaklaşık % 83'ü sudur. Yağsız kas dokuları yaklaşık % 73, vücut yağı ise % 25 oranında su içerir. Kemikler çok sert görünse de ağırlığının % 22'si sudur.Özetle, insan vücudunun yüzde 66'sı, insan beyninin yüzde 75'i sudan oluşur. Ayrıca vücudun ve yeryüzünün sıcaklığını düzenleyen de yine sudur.Suyun vücudumuza etkisi İnsan vücudunun her yerinde meydana gelen tüm fonksiyonlar (hücre içinde ve dışında) sulu bir ortamda gerçekleşir. Su; vücut sıcaklığını yaklaşık 37 oC'de tutarak düzenler. Özellikle fiziksel aktivite gibi birçok vücut fonksiyonunda ısı üretilir. Terleme yoluyla, deriden buharlaşan su ile vücuttan sıcaklık atılır.Vücut fonksiyonlarının düzenli olması ve dehidratasyondan (su kaybı) korunmak için vücudun sürekli bir su kaynağına ihtiyacı vardır. Dışarıda yapılan yoğun çalışmalarda, özellikle de sıcak ve nemli günlerde vücuttan su kaybedilir. Sadece 0.5 - 1 kilogramlık bir su kaybı susama hissini oluşturur. Biraz daha fazla kayıp vücutta dayanıklılık ve güçte azalmalara neden olur. Orta düzeyde dehidratasyon fiziksel performansı bozar. Uzun süre yüksek sıcaklıkta sıvı kaybı yaşayan kişilerde sıcak çarpması veya sıcaklık şoku riski bulunur. Vücuttaki sıvı miktarının % 20 azalması ile de yaşamsal risk oluşur.Günde ne kadar su tüketmeliyiz? Yetişkinlerde günlük ortalama 2.5 litre (yaklaşık 10 bardak) su, terle (oturduğumuz yerde bile), idrarla, dışkıyla ve solunumla kaybedilir. Sıcak ve nemli havalarda veya ağır fiziksel aktivitelerde sıvı kaybı çok daha fazladır. Dehidratasyondan korunmak ve vücudun normal çalışması için vücut fonksiyonları ile kaybettiğimiz sıvıları yerine koymalıyız. Su içmek için susamayı beklemeyin. Günlük su ihtiyacınızı karşılamak için mutlaka 8 bardak su için. Vücut ağırlığı da sıvı ihtiyacını etkileyen bir faktördür. İklim, fiziksel aktivite düzeyi ve diyet de sıvı ihtiyacını etkileyebilir. Yoğun fiziksel aktiviteler sonrasında vücudun her 0.5 kilo ağırlık kaybına karşılık 2 bardak sıvı almalısınız.Yeterli sıvı tüketip tüketmediğinizi anlamak için idrarınızı kontrol edebilirsiniz. Az miktarda ve koyu renk idrar, yeterli sıvı tüketmediğinizi gösterir. Yaklaşık olarak berrak bir idrarın anlamı, yeterli sıvı aldığınızın göstergesidir. Bunların dışında, her zaman susuzluk hissediyorsanız veya çok idrara çıkıyorsanız, bir uzmana başvurmanızda yarar var. Çünkü bu belirtiler diyabetin göstergeleri olabilir. Ayrıca adet dönemi dışında vücutta su tutulması, böbrek ve karaciğer sorunlarının bir göstergesi de olabilir.Hangi durumlarda vücudumuzun sıvı ihtiyacı değişir?Uzun süreli havayolu seyahatlerinde veya sıcağa maruz kalındığında, su deriden buharlaşır. Örneğin uçak yolculukları sonucu dehidratasyon oluşabilir. Hamilelik ve emzirme döneminde kadınların vücutlarındaki sıvı ihtiyacı artar. Hastalık durumlarında da sıvı ihtiyacı değişir. Ateş, ishal ve kusma gibi rahatsızlıklarda su kaybı fazladır. Dehidratasyonu önlemek için bol su ve diğer sıvıları tüketmek gerekir. Yüksek posalı diyet yapıyorsanız, kabızlığı önlemek için vücudunuz fazladan suya ihtiyaç duyar.En sağlıklı seçim Birçok mevcut içecekler arasında en sağlıklı tercih olan su, her şeyden önce kalori de içermediği için en iyi seçimdir. Alkolsüz normal içecekler ve alkollü içecekler kalori içerirler. Ayrıca suda sodyum miktarı da azdır ve yağ, kolesterol içermez. Kafein alımına dikkat ediyorsanız, kahve, çay ve diğer bazı içeceklerin aksine, suyun kafein de içermediğini unutmayın. Meyve suyu veya süt de iyi içecek seçimlerindendir ve suyun yanı sıra bazı besin öğelerini de vücuda sağlarlar. Örneğin; meyve suları A ve C vitaminleri, süt de kalsiyum içerir.Şişmanlığa karşı etkiliVücudun su toplamaması için, bol miktarda su içmek şart. Su miktarında azalma oldukça, vücutta depolanan yağ miktarı da artmaya başlar. Nedenine gelince; böbrekler yeterli miktarda su almazlarsa, iyi çalışmazlar. Bu görev de karaciğerin olur. Karaciğer böbreklerin görevini üstlendiğinde ise, daha az yağı enerjiye dönüştürür. Bu da zayıflamayı olumsuz etkiler.Vücut özellikle geceleri su almadığı için, sabahları uyandığınızda hemen bir bardak su içmeyi ihmal etmemelisiniz. Öğlen ve akşam yemeklerinden önce içeceğiniz bir bardak su ise, iştahı bastırıp, mideyi doldurur ve sindirime iyi gelir.Suyun rahatlatıcı etkisiGünün tüm yorgunluğunu ve stresini üzerinizden atmanın en güzel yolu, bol köpüklü bir banyo yapmak. Su sadece temizlenmek için değil, arınıp, yenilenmek ve yorgunluktan kurtulmak için de birebir. Yıkandığınız suyun ne çok sıcak ne de çok soğuk olmamasına özen gösterin. Çok sıcak su, kanın yüze doğru hücum etmesine neden olur ve ana merkezler görevini daha zor yapar. Ayrıca bazı dolaşım bozukluklarını da doğurabilir. Bir başka dezavantajı da, deriyi yumuşatması ve varislerin daha da ortaya çıkmasını sağlamasıdır. Bunun yanı sıra çok soğuk suyun da bazı zararları bulunuyor. Özellikle yaz aylarında tercih edilen soğuk su, serinletmek yerine aksine terletiyor. Kan damarlarının önce daralmasına, ardından hemen genişlemesine de neden oluyor. Bu yüzden ideal banyo suyunun sıcaklığı 33 ile 37 derece arasında olmalı.Suyun yararlarıSu, vücut hücrelerinde oksijen ve besin öğelerinin taşınmasını ve atım ürünlerinin taşınarak atılmasını sağlar. Ayrıca ağız, gözler ve burun gibi vücut dokularını nemlendirir. Vücuttaki kan, gastrik sıvı, tükrük, amniyotik sıvı (fetüsün gelişmesinde) ve idrar gibi vücut sıvılarının büyük bir kısmı sudur. Su, aynı zamanda dışkının yumuşamasını sağlayarak kabızlığın önlenmesine yardımcı olur. Eklemlere destek sağlar ve vücut organlarının dokularını korur.Su tüketiminizi artırmanız gerekiyorsa...1- Gün içerisinde kahve araları yerine su arası verin. Bilinçaltında bir şeyler içme isteğiniz varsa masanızda bir bardak su bulundurun.2-Yemeklerinizde ve ara öğünlerinizde suya önem verin. Yiyeceklerinizi su, süt veya meyve suyu ile tamamlayın.3-Partilerde ve diğer sosyal toplantılarda alkollü içecekler yerine soda için.4- Özellikle sıcak havalarda fiziksel aktivite öncesi, sırası ve sonrasında su için. Egzersiz esnasında her 15 dakikada bir 300 - 600 ml kadar su tüketin. Susamayı beklemeyin.5- Seyahatlerinizde yanınızda bir şişe su bulundurun. Dışarıda geziyorsanız çantanızda su taşıyın. (Ailem ve Ben)