'Su içsem yarıyor' diyorsanız...

Güncelleme Tarihi:

Su içsem yarıyor diyorsanız...
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 15, 2006 06:00

Artık 'Su içsem yarıyor' devri bitti. Yapılan araştırmalar ışığında pek çok fizyolojik ve psikolojik etmen dışında çevresel faktörler de fazla kilolardan sorumlu.

Haberin Devamı

Düzenli beslenmek isteyen ama yoğun iş temposu, büyüyen porsiyonlar, gıda sanayinin cezp edici keşifleri, şirket yemekleri gibi nedenlerle olması gerekenden fazla kalori tüketen milenyum insanı için başlıca sorunlar ve çözüm önerilerini beslenme ve diyet uzmanı Berrin Yiğit ile belirledik.

Gözden uzak mideden de uzak

Gıdayı sadece görmek bile iştahı kabartır. İllinois Üniversitesi'nden bir araştırmacı şeffaf bir kaba konan çikolataların, opak bir kapta saklanmasına kıyasla besin tüketimini %46 hızlandırdığını saptamış. Yine başka bir çalışma içi görülebilen sandviçlerin, görünmeyenlere kıyasla daha çabuk satıldığını göstermiş.

'Usta yap ortaya şöyle bir karışık'

Çeşitlilik, renkli beslenme günümüzde önemi artan beslenme değerleridir. Ancak renkli şekerlemeler sunularak yeme davranışları test edilen bir çalışmada bu tarz beslenmenin aşırı yemeye sebep olabileceği gözlenmiştir. 10 farklı renkli şeker sunulan grup, 7 farklı renkte şeker sunulan gruba göre % 43 daha fazla yemiştir.

Göz doygunluğundan çok mide doygunluğuna önem verin

Bu konuda başı çeken ülke şüphesiz, ultra-mega porsiyonları ile her turisti şoke eden Amerika'dır. Besin sanayi ve restoranlar daha iyi hizmet vermek adına 'supersize' besinler sunuyorlar ve tüketiciler de ödediklerinin karşılığını alma içgüdüsüyle gerekenden %33 daha fazla yiyorlar. Tabak, kâse ebatları da besin tüketiminde çok önemlidir. Bir çalışmada deneklere içtikçe altından dolan özel çorba kâselerinde sunum yapılmış ve kişiler %75 daha fazla yemişler.

Mekân değişikliğinde fayda vardır

Akşam ya da öğle yemeğinizi yediğiniz restoranı ana yemeği yedikten sonra terk etmeniz, kahve için bir cafe'ye geçmeniz faydalı olabilir böylece tatlı, içki grubunu elemiş olusunuz.
Ulaşılması zor saklama mekânları yaratın.

Abur cuburları evinize sokmamanız en iyisi ama bir kere aldıysanız da bunları en görülmeyecek, yüksek yerlerde, opak kaplarda saklamanız faydalı olacaktır. Tezgâh üzerinde duran kurabiye kutusu, şekerlemelerden oluşan kase yerine meyve sepeti bulundurmalısınız.

Porsiyon kontrolü

Alınan gıdaları saklama kapları ya da buzdolabı poşetlerine bölüştürün. Asla paket veya servis kâsesi içinde yemeyin. Küçük tabaklar kullanarak her zaman ne kadar yediğiniz takip edin. Göz kararı ölçümleme yaparken makul olun.

Planlı olun

Gideceğiniz restoranın mönüsünü biliyorsanız gitmeden önce kafanızda sağlıklı bir menü hazırlayın ve amacınız buna uymak olsun. Bazı ekstralar olabilir bunlar içinde bir limit belirleyin. Örneğin X tatlısının o mekânda spesiyalite olduğunu biliyor ve illa da yemek istiyorsanız kendinize bir suç ortağı bulun ve yemeğe eşlik edecek içkiden feragat edin.

Kendinize doğru bir model bulun

Sofrada kim en doğru sipariş vermiş, kim en az yiyorsa o kişiyi örnek seçin ve çaktırmadan onu kopya edin.

Çatal hırsızı olmayın

Sofradakilerin yediklerini merak eden bir yapıdaysanız, bir çatal ondan iki çatal bundan yapacaksanız sipariş verirken bunları da göz önünde bulundurun. Daha da güzeli sadece kendi yemeğinize odaklanın, yavaş yavaş her lokmanın keyfini çıkararak yiyin.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!