'Sıvı Tüketimini Azaltmak İdrar Kaçırmaya Çare Değil'
"Yaz aylarının gelmesiyle birlikte sıvı ihtiyacı artarken Prof. Dr. Tufan Tarcan, böbrek taşı, kronik idrar yolu enfeksiyonu, idrar kaçırma, kalp damar rahatsızlığı, metabolik ve sinir sistemi hastalıkları olanların uzun süre susuz kalmalarının ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceği konusunda uyardı."
İdrar kaçırma sorunu yaşayan kişiler, günlük sıvı tüketimine ve özellikle tükettiği sıvı kalitesine dikkat etmelidir. En kaliteli sıvının su olduğu unutulmamalıdır. Aşırı tüketildiğinde çay ve kahve mesane üzerinde uyarıcı etkiye sahiptirler. Bir zararı olmadığı düşünülen siyah çayın içindeki teofilin, kahvenin içindeki kafein idrar torbası üzerinde uyarıcı etkide bulunurlar. Alkollü içeceklerin de vücutta dehidratasyona yani susuzluğa susuzluğa neden olduğu akılda tutulmalıdır. Aynı şekilde endüstriyel içeceklerin mesane üzerindeki etkilerinin yanında metabolizma üzerindeki zararlı etkileri de bilinmektedir.
İçeriği bilinmeyen bitki çayı karışımlarına dikkat
Son zamanlarda karşımıza çok sık çıkan bir diğer durum ise bitkisel çayları ve bazı tezgah üstü satılan vitamin, mineral ya da bazı diğer maddeleri içeren ürünleri yoğun, bilinçsiz tüketen kişilerin yaşadıkları idrar sorunlarıdır. Farklı bitkilerden hazırlanan çaylar, vücuda çok farklı etkilerde bulunabilir. Özellikle içinde ne olduğunu bilmediğimiz karışımlardan uzak durulmalı ve tüketim miktarına dikkat edilmelidir. Bu tür içeceklerin doktor önerisi olmadan kullanılmasını sakıncalı görüyoruz.
Sıvı tüketimini azaltmak idrar kaçırmaya çare değil
İdrar kaçırma sorunu yaşayan kişiler ilk olarak sıvı tüketimini azaltmakta çare buluyorlar ancak sıvı tüketimini azaltmak doktorun önerdiği bazı özel durumlar hariç idrar kaçırma sorununu çözme yöntemi değildir. Sıvı tüketim miktarının azaltılması kişide kısmi bir rahatlık ya da idrar kaçırmadan duyduğu rahatsızlığın derecesini azaltmaya yarayabilir ancak idrar yolu enfeksiyonu, böbrek taşı oluşumu hatta kalp damar hastalıkları ve sinir sistemi hastalıkları gibi farklı patolojik sorunlara yol açabilir. Bu nedenle idrar kaçırma sorunu yaşayan kişilerin en son yapması gereken şey idrar kaçırma miktarını azaltmak amacıyla sıvı tüketimini azaltmaktır.
Sıvı alımının zamanlaması önemli
İdrar kaçırma sorunu yaşayan kişiler için sıvı alımının zamanlaması önemlidir. Özellikle gece uykudan uyanarak tuvalete gitme sıkıntısı yaşayan kişilerin akşam yemeklerinden sonra çok fazla sıvı tüketmemesi gerekir. İnsan biyolojisi gece kesintisiz uyumak üzerine ayarlanmıştır. Ancak, uyumadan önce gerçekleşen aşırı sıvı alımı uykunun bölünmesine, buna bağlı ek tıbbi sorunlara ve yaşam kalitesi düşüklüğüne neden olacaktır. Erkeklerde prostat rahatsızlıkları hem kadınlarda hem erkeklerde mesanenin yaşlanması ile ortaya çıkan mesane depolama bozuklukları ve kardiyovasküler (kalp ve damar) sistem bozuklukları ve hormonlar rahatsızlıklar da gece idrara çıkmanın tedavi edilebilir nedenleri arasındadır.
Çocuklarda gece idrar kaçırma (enürezis noktürna) ya da aşırı aktif mesane gibi hastalıkların tedavisinde sıvı alımının düzenlenme yöntemi kullanılmaktadır. Sıvı alımının düzenlenmesi su tüketiminin azaltılması olarak algılanmamalıdır. Sadece miktar değil, zamanlama ve içilen sıvı kalitesi de önemlidir. Örneğin, tekrarlayan sistit ve ağrılı mesane sendromunda ve elbette böbrek taş hastalığında tam tersi içilen su miktarının artırılması önerilir.
Sıvı tüketiminin azaltılması ve susuzluk özellikle yaşlı kişilerde birçok ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle idrar kaçırma gibi üroloji ile ilgili bir sorun yaşandığında bir hekime başvurulmalı ve sorunun nedeni araştırılarak nedene göre bir tedavi yolu çizilmelidir. Unutulmamalıdır ki, idrar kaçırma sorununun zihinsel gerilemesi olan hastalarımız dışında tedavisi mümkündür. Zihinsel gerileme nedeniyle zaman ve yer bilincini kaybeden ya da tedavisi devam eden hastalarda ise mesane pedleri kullanılarak hijyen sağlanabilir.” dedi.