Güncelleme Tarihi:
Diş Hekimi Çağdaş Kışlaoğlu; ağız ve diş sağlığını tehdit eden, önemli hastalıkların başında gelen diş çürüklerinin, özellikle gelişmiş batı ülkelerinde alınan koruyucu sağlık tedbirleriyle ciddi oranda azaldığını, asit erozyonu vakalarının ise arttığını söyledi. Diş Hekimi Kışlaoğlu, her yaşta görülebilen asit erozyonunun, asitli yiyecek ve içeceklerin dişle teması sonucu, diş minesinin yüzeyinin geçici olarak yumuşaması ile ortaya çıktığını söyleyerek, zamanla bu asidik yumuşama, önemli bir aşınmaya ve dolayısıyla da diş minesinin kalınlığının azalmasına yol açabiliyor dedi. Kışlaoğlu, bu olayın diş hassasiyetinin artarak, ileriki zamanlarda dişin dokusu, şekli ve görünümünde çeşitli değişimlere neden oluyor diye konuştu.Asitli içeceklerin yemek öğünleri arasında tüketilmesi dişlerdeki erozyonu arttırıyor.Günde iki bardaktan fazla meyve suyu ve asitli içecek tüketenlerde, tüketmeyenlere göre, asit erozyonu riskinin 37 kat arttığını belirten Kışlaoğlu, bu rahatsızlığın son yıllarda ön planda olmasının nedenini, en başta yemek yeme ve içme alışkanlıklarının değişmesine bağladı. Bu konuya gerekli özenin gösterilmediğini ifade eden Kışlaoğlu, şunları söyledi:"Günlük yaşam temposu içerisinde ayaküstü yemeler, bu yiyecekleri yerken kullanılan içecekler, bu içeceklerin içeriklerinde bulunan asit ciddi sorunlar ortaya çıkarmaktadır. Birçok insan dişlerini sabah-akşam fırçaladıklarında bakteri plağı denilen oluşumu, dişleri üzerinden uzaklaştırabildiklerini düşünür fakat günlük yaşantı içerisinde herhangi bir saat içinde aldıkları asitli yiyecek ve içecekler, bu sert dokularda aşınmalara yol açar. Asitli içeceklerin yemek öğünleri arasında tüketilmesi dişlerdeki erozyonun artmasında en büyük etkenlerden biridir".Estetik Diş Hekimi Çağdaş Kışlaoğlu, ağız boşluğu içerisindeki pH'nın 7 (nötr) civarında olduğunu belirterek, asitli yiyecek ve içecekler tüketildiğinde ağız boşluğu pH'sının düştüğünü, bunun da dişlerdeki erozyonun en önemli etkeni olarak görüldüğünü kaydetti.Erozyona sebep olan gıdalar.Kışlaoğlu; Şekerli veya şekersiz tüm asitli içecekler, taze sıkılmış veya hazır meyve suları, bazı meyveler, gaz içeren içecekler dişlerde erozyona yol açıyor. İçeceklerin şekersiz veya light olması dişlerde meydana gelen erozyonu, sert doku kaybını önlemiyor. Çünkü o içeceğin içerdiği asit önemli" diye konuştu.Kışlaoğlu, çay ve kahvenin erozyonda diğer içecekler kadar etkili olmadığını söyledi.Asit erozyonunun belirtileri.Diş Hekimi Çağdaş Kışlaoğlu, diş erozyonunun belirtileri hakkında şu bilgileri verdi:"Asidin diş minesini aşındırmaya başlamasıyla, önce aşırı hassasiyet ve sonraki aşamalarda da, dişlerde sarı lekeler, şeffaflık, diş uçlarında çatlaklar oluştuğunu son aşamada ise, aşınmaların devamı ile diş yüzeyinde çukur alanlar oluştuğunu açıkladı. Asit erozyonunda kişiyi en çok rahatsız eden husus ise hassasiyettir. Sıcak veya soğuk yiyecekler dişte hassasiyete yol açarak dişte sızlamalara sebep olur. Asit erozyonun etkilerinden kurtulmak için hastanın diş hekimine gitmesi gerekir. Hastalığın başlarında çeşitli koruyucu önlemlerle kolayca tedavi edilebilen erozyon, ciddi boyutlara ulaşırsa, etkilenen dişlerin şeklinin ve işlevlerinin düzeltilmesi ve korunması için adesif diş tedavisine gerek duyulur."Diş fırçalamanın erozyona etkisi.Diş fırçalamanın, ağız hijyeni'nin korunmasında ve dişlerin çürümesinin önlenmesinde en önemli unsur olduğunu belirten Kışlaoğlu, asit erozyonu olan hastalarda asitli yiyecek ve içecek tüketiminin hemen ardından diş fırçalamanın erozyonu artıracağını ifade ederek konu hakkında şunları söyledi:"Özellikle bu tür içecekleri veya yiyecekleri tüketenler, ağızlarını temiz hissetmek için hemen gidip dişlerini fırçalıyorlar. Bu, aşınmanın hızlanmasına yol açar. Kişi, bu tür asitli yiyecek ve içecekleri tükettikten sonra ağız ortamının pH'sını yükseltmek için bir yudum su alabilir, nötr bir içecekle ağzını çalkalayabilir. Dişleri, ağız ortamı asitli durumdan kurtulduktan sonra fırçalanması daha doğru olur."Diş Hekimi Çağdaş Kışlaoğlu