Güncelleme Tarihi:
Tüm kapalı alanlarda, kafe, bar ve restoranlarda sigara yasağının başladığı şu günler; sigara içmek türlü türlü eziyetlendirilmişken, uzun zamandır kurtulamadığınız bu alışkanlığınızdan kurtulmak için harika bir zaman!
Kendinizi zehirlemek bu kadar zorlaştırılmışken, sigarayı bırakmak aklınıza yatıyor ama önemli bir engel var: kilo almak... Daha doğrusu, kilo alma korkusu!
Doğru bir stratejiyle kilo almadan, stres yapmadan sağlıklı ve kaliteli yaşamınıza başlayabilmek mümkün!
Uzun yaşamaktan daha çok o hayatı zinde, kaliteli, nitelikli geçirmek pek çok kişi için daha önemlidir. İşte bunun altın kurallarından biri de sigarasız bir yaşam. Bunu başarmak için bitmeyen dertlerinizi, kilo alma endişenizi ve artık bağımlı olduğunuzu bahane etmeyin. Yeter ki isteyin!
Sigarayı bıraktıktan sonra pek çok farklı sebebe bağlı olarak kilo almak sık karşılaşılan bir durumdur. Ortalama 2,5-5 kilo arası artış gösterebilen bireyler, bazı istisnai durumlarda yedi kiloya kadar alabiliyorlar. Ancak akciğer hasarının ciddiyetini, geri dönüşü olmadığını, ölümcül tehlike arz ettiğini düşünecek olursak, karşılaştırıldığında birkaç kilo almanız çok büyük bir tehlike getirmeyecektir.
SİGARAYI BIRAKINCA NEDEN KİLO ALIRIZ?
Nikotin az da olsa metabolizmanın çalışma hızını artırdığı için, sigarayı bıraktığınız takdirde daha az kalori harcar duruma gelirsiniz, öte yandan nikotinin tat duyularını köreltici etkisinden kurtulmakla yemeklerden daha çok keyif almaya, artan iştahla birlikte daha fazla yemeye başlarsınız. Artık daha iyi koku ve tat alan biri olduğunuz için sigara içerken çok cazip gelmeyen yemekler bile iştahınızı kabartabilir. Son olarak sigaranın dudak ve el oyalayıcı özelliğini de göz önünde bulundurmak gerekir.
Pek çok kişi tam elini yemeğe atacakken vazgeçip sigara içerek daha az kalori almaktadır. Oysa ki artık sigara içme lüksünüz de olmadığı için kendinizi yüksek kalorili atıştırmalıklarla başbaşa bulabilirsiniz. Başınıza gelecek tüm zorluklara hazır biri olarak, engelleri aşmak için elinizden geldiğince iradeli davranmalı, gerekirse psikolojik yardım almalı ama en önemlisi sizi oyalayacak, nikotini atmanıza ve enerji harcamanıza yardımcı olacak bir spor programına başlamalısınız. Bu sayede hem sigarayı bırakmanın üzerinizde kuracağı negatif yük azalacak hem de harcadığınız enerji artacaktır.
Bazı araştırmalar gösteriyor ki; kilo artışları sigarayı bıraktıktan sonraki ilk altı ayda gözlemleniyor ve kişiler ancak bu noktadan sonra kilo vermeye başlıyor.
Yorgun ve stresli hissetmezseniz yemeklere saldırmazsınız! >>>>>>
Düşük kalorili atıştırmalıklar >>>>>>
Stresle nasıl savaşmalı?
Diyette olma fikri kişileri strese sokabilir; kısıtlamalar, yasaklar, bir de bunun üzerine sigara yasağı varsa, hayat çekilmez gibi görünmeye başlayabilir. Bunun için sigarayı bıraktığınız dönemde çok sert diyetler uygulamamalı, sizi oyalayacak masum atıştırmalıkları el altında bulundurmalısınız.
Besinsel içeriği zengin mönüler vücudu sakinleştirecek, iştah dürtülerini dindirecektir. Stresten uzaklaşmak için beslenme içeriğinin dengeli olması ve vücudu strese sokacak faktörlerden uzaklaştıracak antioksidanlar yönünden zengin beslenmek, vücudun doğal bağışıklık sistemini güçlendirerek sizi savaşa hazır hale getirecektir.
Örneğin Tufts Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, antioksidan yüklü çorba tüketiminin kalp sağlığını koruyan ve stres yükünü azaltan pozitif etkilerini gözler önüne sermiştir.
İki hafta boyunca sebze tüketimini yüksek tutan bireylerde; C vitamini düzeylerinin kadınlarda yüzde 22, erkeklerde yüzde 27 arttığı, stres moleküllerinin ise ciddi anlamda azaldığı gözlenmiştir. Stres moleküllerinin en önemlilerinden ürik asit düzeylerinde ise erkeklerde yüzde 8 ve kadınlarda yüzde 18'lik bir azalma olduğu görülmüştür.
Sigarayı bırakmış kişiler vücutlarında biriken zehirlerden daha kolay arınmak için beslenmelerinde bazı noktalara dikkat edebilirler. Öncelikle metabolizmayı kirleten serbest radikallerin yarattığı toksinleri bypass etmek gerekir. Bunun için vücudun kendini temizleme ve yenileme özelliğini hızlandırmalısınız. Hücrelerin yüzdüğü ortamı temizleyerek metabolizmanın kendi içindeki iletişimini artırabilir, daha iyi kominike olan vücudunuzun kirlenmesini, buna bağlı olarak da kilo artışını önleyebilirsiniz.
Unutmayın; vücudun en iyi yakıtı, doğal besinler ve de sudur. Sigara içenlerin hele de uzun yıllar kullanım söz konusu ise, mutlaka C vitamininden zengin beslenmeleri gerekir. Hatta yeterli sebze meyve tükettiğinize inanmıyorsanız bu durumda besin desteği için doktorunuza danışmalısınız.
Sigarayı bırakanların yaşadığı hafif dozda enerji kayıplarını önlemek için güne mutlaka enerji dolu bir kahvaltıyla başlamaya çalışın. Bunun için az yağlı yoğurda eklenmiş ananas, yulaf, fındık veya badem doğru bir seçim olabilir, öte yandan glütensiz veya tam tahıllı ekmek üzerine süreceğiniz yağsız lor peyniriyle birlikte içeceğiniz bir bardak ananas suyu da sindirime yardımcı olacaktır. Kan şekerinizin dengeli gitmesini sağlayıp, hazımsızlığın önüne geçecek bu mönüler ödemle uyandığınız sabahlarda şişkinliklerinizin inmesine ve rahatlamanıza yardımcı olacaktır.
Sigarayı bıraktıktan sonra ne yemelisiniz? >>>>>>
SİGARAYI BIRAKTIKTAN SONRA NELERE ETMELİSİNİZ?
Tüm bu olumsuz tabloya rağmen doğru yaşam ve beslenme değişiklikleri yaparak; en önemlisi kilo almadan sigarayı bırakabilmeniz mümkün. Bunun için birkaç ipucu:
- Yeterli ve dengeli beslenerek vücudun iştah sinyalleri ve yeme ataklarının önüne geçin. Metabolizma, üç ana ve üç ara öğünle beslenirse, ihtiyaçları karşılanır ve abur cubur yeme gereği duymazsınız.
- Ara öğünleri atlamayın, yemek yemek için acıkmayı beklemeyin. Ana öğünleri asla atlamayın. Birkaç günlük arınma kürleri için bitki çayları, sebze suları ve meyve püreleri ideal ara öğün seçimleridir. Az yağlı süt ürünü, yanında taze meyve veya bir çay bardağı meyve suyu (tercihen ananas, nar, elma veya şeftali) tüketebilirsiniz. Dışarıdaysanız ve ara öğünü atlama riskiniz varsa bu durumları engellemek için pratik atıştırmalıkları yanınızda bulundurun.
- Sağlıklı atıştırmalıklar tercih etmeye çalışın. Sınırsız yeme içgüdünüzün tetiklendiği an, kalorisi düşük, hacmi büyükçe bazı cankurtaran yiyeceklere ihtiyaç duyarız.
Bunların en kolay hazırlanabilenleri şunlardır: Yağsız ve tuzsuz patlamış mısır, kuru veya dondurulmuş vişne, minik diyet bisküviler, kuruyemiş kokteylleri (kalori içeriği düşük olan beyaz leblebi, kuru vişne, birkaç badem ve fındıktan oluşan karışımlar hazırlayın, ancak tükettiğiniz miktar bir avucu geçmesin), salatalık, kiraz, domates, kereviz sapı, haşlanmış sebzeler, ayran, cacık, sebze çorbası, domates suyu, buzlu çaylar.
- Doğru seçimlerle, kalori tasarrufu yapabilirsiniz. Örneğin tatlı yerine dondurulmuş üzüm veya kavun dilimleri tüketebilirsiniz. Smoothie'lerinizi yağsız süt veya yoğurt, dondurma yerine de taze meyve ile tatlandırabilirsiniz.
- Krakerlerinizi paketinden yemek yerine küçük kaplarda tüketirseniz porsiyon kontrolü yapmış olursunuz. Mutlaka cips yiyorsanız mayonezli soslar yerine baharatlandırılmış taze domates soslarıyla almayı deneyebilirsiniz.
- Egzersizi düzenli olarak ama sizi çok zorlamayacak şekilde yapmanız mümkün. Vücudu pasif ve aktif terletmeniz gerekiyor. Sporla aktif terlerken sauna ile de pasif terlemek rahatlatıcı olacaktır. Dolaşımı hızlandıracak, rahatlatıcı, lenfatik masajlar yaptırabilirsiniz.
- En azından iradenizden emin olana kadar sigara içmenizi çağrıştıran ortam ve arkadaşlardan uzak durmaya gayret etmelisiniz. Özellikle alkollü ortamlardan uzak durmanız çok önemli.
- Vücuda enerji katacak şekilde çok çeşitli, renkli ve mevsiminde sebze ve meyvelerle beslenin.
İştah kontrolünün 6 basit yolu!