Sarımsak "acı"sı

İnsanlar sarımsağı sevme ya da nefret etme eğilimlidirler fakat çok azı sarımsağı acıyla özdeşleştirir.

Ancak Ulusal Bilim Akademisi tarafından yapılan bir çalışmaya göre vücudun acı biber ve baharatlı çeşnilerin keskinliğine tepki veren mekanizması, sarımsağa da tepki gösterdi.

San Francisco'daki California Üniversitesi Hücresel ve Moleküler Farmakoloji Bölümü'nden David Jules, bulguların acı algılama mekanizmaları üzerine yapılan bir araştırma sırasında ortaya çıktığını belirtti.

Julius, farelerdeki acı nöronlarının alt kümelerinden birinin 'TRPA1' adlı hücre zarı kanalını harekete geçirdiğinde beyin kimyasalları salındığını keşfetti.

Bu kimyasallar, kan damarı genişlemesi ve iltihaplanmayı da tetikliyor.

Julius, bu sinirlerin nasıl çalıştığını anlamanın araştırmacılara eklem iltihabı ve kaslarla ilgili problemlerin nasıl geliştiğini anlamada da yardımcı olabileceğini belirtti.

David Julius, "bu doğal ürünler, vücuttaki acı kanallarının farmakolojik araştırmalarında da kullanılabilir" dedi.

Ohio Devlet Üniversitesi'nden SusanTravers, sarımsak bileşimine yanıt veren nöronların acı biberdeki 'capsaicin' maddesine cevap verenlerin sadece bir altkümesi olmasını 'en ilginç bulgu' olarak açıkladı.

Bazen de 'kokmuş gül' olarak adlandırılan sarımsak, soğan, pırasa, arpacık soğanı ve çin sarımsağının da dahil olduğu 'allium' adı verilen bir bitki grubuna ait.

Bu bitkilerin hepsi yakıcı olmalarını sağlayan sülfür bazlı bileşimler üretiyorlar.

'Allicin' adı verilen ve acı algısını harekete geçiren madde ise özellikle sarımsakta bulunuyor.

Yemeklik malzemelere ek olarak halk ilacı olarak da köklü bir geçmişe sahip olan sarımsak, yüksek kan basıncı, yüksek kolestrol ve kan pıhtılaşmasında kullanılıyor.

Acı bibere yakıcılığını veren madde 'Capsaicin', eklem iltihabında kullanılan bir kremde de temel madde olarak kullanılıyor.

Travers, yapılan diğer bir çalışmada ise kızarmış sarımsağın 'TRPA1' kanallarını harekete geçirme kabiliyetini ortadan kaldırdığının tespit edildiğini açıkladı.