Sağlık Bakanlığı Sars ile ilgili önlemleri artırdı

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, tüm valiliklere ve diğer ilgili birimlere gönderdiği bir genelgeyle, şu ana kadar Türkiye´de SARS vakası görülmediğini vurgulayarak, ancak seyahat bağlantılı olarak hastalığın görülme ihtimali göz önüne alınarak önlemler almaya devam ettiklerini belirtti. Genelgede, hastalık ortaya çıkmadan önce sağlık müdürlükleri düzeyinde yapılacak çalışmalar şöyle sıralandı: -Bugüne kadar bakanlık tarafından hazırlanan SARS´a ilişkin tüm bilgi notlarının, il genelindeki özel, kamuya ait tüm sağlık kurumlarına dağıtımının yapılması sağlanacak, sağlık personeli eğitimi, yeni bilgilerle güncellenerek aralıksız devam edecek.-Hastalıktan korunma, hastalığın erken belirtileri konularında toplum bilgilendirilecek. Özellikle seyahat öyküsünün önemi vurgulanarak, basit üst solunum yolu enfeksiyonları nedeniyle halkın paniğe kapılması engellenecek. -Dünya Sağlık Örgütü´nün önerileri doğrultusunda, riskli bölgelere zorunlu bir neden olmadıkça seyahat edilmemesi, mümkünse seyahatlerin ertelenmesi konusunda toplum bilgilendirilecek.İllerde erken uyarı sistemiHer ilde İl Sağlık Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar Şubesi´nde birekip oluşturulacak ve bu ekip erken uyarı sisteminin kurulması, muhtemel bir salgın için hareket planının hazırlanması, mevcut kaynakların kayıtlarının tutulması, sağlık personelinin eğitiminin sağlanması, olası bir salgın durumunda koordinasyonun sağlanmasından sorumlu olacak. -Şüpheli SARS vakalarının değerlendirilebilmesi için, il sağlık müdürlüklerince bu konuda belirlenen hastanelerde özel üniteler oluşturulacak.-Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü´nün hazırladığı ´´Şüpheli Akut Solunum Yetmezliği Sendromu (SARS) Bildirim ve İncelemeFormu´´, illerdeki tüm sağlık kuruluşlarına dağıtılacak.-Şüpheli SARS vakası ihbarı olduğunda, bu vakayı yerinden alacak ve hastaneye nakledecek ambulans ve bir sağlık ekibi belirlenecek. -Hudut kapılarında sağlık personeli görevlendirilecek ve riskli bölgelerden gelen kişilerin sağlık kontrolleri yapılacak. Ayrıca riskli bölgelerden gelmeseler bile gelen kişilerin son 10 gün içerisinde riskli bölgelere gidip gitmedikleri sorgulanacak. Riskli bölgelerden gelen kişiler, günlük olarak telefonla aranarak SARS bulguları yönünden sorgulanacak.Turizm işletmelerindeki doktorlara eğitimUluslararası uçuş trafiğine açık tarifeli uçakların indiği Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya, Dalaman, Adana, Trabzon, Bodrum, Isparta ve Nevşehir ile uluslararası ticari uçakların indiği Bursa, Denizli, Tekirdağ, Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, Kayseri, Kars, Konya, Samsun ve Van havaalanlarına giriş yapan kişilerin takipleri yapılacak. İl sağlık müdürlükleri tarafından oluşturulacak bir sağlık ekibiyle, riskli bölgelerden gelen kişilerin il içinde kalacakları yerler ve telefon numaraları kaydedilecek. Bu kişiler günlük olarak telefonla aranarak, SARS bulguları yönünden sorgulanacak. Riskli bölgelerden gelen Türk vatandaşları, 10 gün süreyle evdençıkmamaları, mümkün olduğunca eve ziyaretçi kabul etmemeleri, SARS belirtileri başlayacak olursa il sağlık müdürlüğüne haber vermeleri konularında uyarılacak. Turizm işletmelerinde görev yapan doktorlar, konu hakkında bilgilendirilecek.Hastalık ortaya çıktıktan sonra yapılacak çalışmalarMerkez İzleme ve Denetim Ekibi bildirimleri değerlendirilecek veyerinde incelemelerde bulunacak. Şüpheli vaka belirlendiğinde, daha önceden belirlenen hastaneye hastanın nakli sağlanacak. Laboratuvarda incelenmek üzere hastadan numune alınacak, alınan numuneler Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı´na gönderilecek.Başkanlık gerekirse numuneleri uluslararası bir referans laboratuvarına göndererek teyit ettirecek. Şüpheli vakanın yakın temaslıları belirlenecek ve takipleri yapılacak. Bu arada, Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi´nde, SARS vakalarına karşı negatif basınçlı odalar oluşturuldu. Hastanede oluşturulan oda, içerdeki havayı filtre yardımıyla dışarı vererek, virüsün yayılmasını önlüyor. Ankara İl Sağlık Müdürlüğü, olası tehlikelere karşı ihtiyaç olmasıhalinde Akyurt Devlet Hastanesi´nde de odaların kurulması için planlamalar da yaptı. Hacettepe Üniversitesi Hastanesi´nde de SARS´a karşı 2 negatif basınçlı oda oluşturuldu.Doğu'nun muzu, 'Uşkun' vücut direncini artırıyor!Uşkun, birçok hastalıkta iyileştirici etkisi olduğu inancıyla yörehalkı tarafından önemli miktarda tüketiliyor. Sürgün kabukları soyularak yenildiği için 'yayla muzu' olarak da bilinen bitki, 17 çeşit yemeği ve 4 çeşit tatlısı ile farklı bir mutfak kültürü de yaratıyor.Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat FakültesiGıda Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Nurhan Akyüz, 'Doğu´nun Muzu' olarak bilinen 'Uşkun'un hastalıklara karşı direnci artırdığını, vücuttaki zehirli maddeleri etkisiz hale getirdiğini söyledi.Doğu Anadolu Bölgesi´nin hemen her il ve ilçesinde 2 bin 500 metreyükseklikteki meyilli arazilerde yetişen uşkun, mayıs ayında dağlardan toplanarak şehir ve ilçe merkezlerinde satışa sunuluyor.Bölge insanı tarafından sevilerek tüketilen uşkun, birçok aile için ilkbahar aylarında önemli bir gelir kaynağı da oluyor. Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği BölümüSüt Ürünleri Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nurhan Akyüz, uşkunun tamamen tarım dışı, başka türlü yararlanılması mümkün olmayan alanlarda büyüdüğüne işaret ederek, bu bitkinin insan vücudunun ihtiyacı olan mineral maddelerden B ve C vitaminlerini, çeşitli organik asitler ile bunların tuzlarını bol miktarda içerdiğini anlattı.Prof. Dr. Akyüz, uşkunun hastalıklara karşı direnci artırdığını vevücuttaki zehirli maddeleri etkisiz hale getirdiğini bildirerek, şunları söyledi: 'Uşkun, kan şekerini düşürmede, sindirim sistemi ve sinir bozukluklarına, kansızlığa, iştahsızlığa, halsizliğe, cilt iltihaplanmalarına ve egzama gibi karaciğer rahatsızlığından kaynaklanan hastalıklara karşı tedavi edici etkiye sahiptir. Özellikleşeker hastalarıyla sindirim sistemi rahatsızlığı çeken hastalara tavsiye edilmektedir.'