Güncelleme Tarihi:
Sabahları uyanmak her zamankinden daha mı zor geliyor? Şaşılacak bir şey yok, vücudunuza güvenmelisiniz: İlkbaharın gelişine inatçı bir tembellikle tepki veriyor. Özellikle sabahları güne başlarken büyük zorluklar yaşayabilirsiniz ve ne yazık ki bu mevsimsel yorgunluğun nedeni henüz tam olarak açıklanamadı. Doktorlar bunun, organizmanın karanlık kış aylarında yeterli vitamin, mineral ve eser elementlerle beslenemezken, bağışıklık sistemi için çok fazla enerji harcamasından kaynaklanabileceğini düşünüyorlar.Geceler kısalıyor, gün ışığı aramıza dönüyor ve doğa uyanıyor. Bu gelişme, ruhumuz için eşsiz bir doping, ancak bedenimiz için yorucu. Ona yardımcı olabilecek şey ise yumuşak bir canlanma programı. Üstelik bu programda egzersizden çok daha fazla şey var: Bir yaşam stili olarak sabah yogası!
Günler aydınlandıkça, vücudumuz daha fazla hormon salgılamaya ve daha çok oksijen almaya başlıyor. Ayrıca metabolizma ve hücre yenileme süreçlerini uyararak bu işlemleri hızlandırıyor. Kış gelince devreye giren "enerjini sakla!" sinyali, ilkbaharla "bütün enerjini açığa çıkart" emrine dönüşüyor. Bu, insanın enerjisini çok fazla alan bir süreç. Eh bu da sabah sabah çalmaya başlayan saati iyice sinir bozucu yapıyor. Ama, sizi sürekli esnemekten kurtaracak yollar var. Sabah yogası, size 12 etkin tazelenme önerisi sunuyor.
Güç dalgaları
Beş dakikalık keyif: Kalkmadan önce yatakta bir süre daha uzanın ve kapalı gözlerle, size gün içinde enerji verecek bir yeri hayal edin. Örneğin dalgaların sahile vurduğu bir deniz kenarı, gün doğarken ilk güneş ışıklarının aydınlattığı ıssız bir kumsal... Bu esnada, avuç içleri birbirine bakacak şekilde ellerinizi birbirine yapıştırırsanız konsantrasyonunuz artar.
Güne canlı başlayalım
Vücut, sabahları metabolizma için enerjiye ihtiyaç duyar. Çünkü, uyurken karaciğerdeki karbonhidrat deposu boşalıyor. Depoyu yeniden doldurmak için en ideali, tahıl ve meyve. Örneğin, müsliyi muz ve fındıkla karıştırın. Bu karışım, mutluluk hormonu, B6 gibi stres önleyici vitaminler, magnezyum ve potasyum içeriyor. Ayrıca süt, canlandırıcı etkiye sahip bir aminoasit olan fenilanin sağlıyor vücuda. Bilmenizde yarar var: Kuru karanfil ve ginseng çayı, dolaşım sistemini kahveden daha iyi uyarıyor. Ekstra enerjiye ihtiyacı olanlar için: Aç karnına, içine bir limon sıkılmış bir bardak sıcak su içebilirsiniz.
Derin uyku izleri...
Uykunun izleri yüzünüzden bir türlü gitmek bilmiyor mu? Bu sorunu iki küçük havlu rahatlıkla çözebilir. Bir tanesini sıcak, diğerini buz gibi soğuk suya daldırıp sıkın. Havluları değişimli olarak 15 saniyelik sürelerle yüzünüze bastırın. Beş kez tekrarladıktan sonra tazelenmiş olarak güne başlayabilirsiniz.
Duyular için enerji
Gözleriniz bir türlü açılmak bilmiyor ve kendinize gelmeniz iyice gecikiyorsa, buzdolabında bekleteceğiniz göz jeli size yardımcı olur (Rubinstein'dan "Force C"). Termal su (Örneğin Vichy) ve soğuk süte batırılmış pamuğu gözlerinizin üstünde 10 dakika bekletmek de ferahlatıcı etki yaratıyor. Burun yoluyla canlılık: Üstüne birkaç damla nane yağı döktüğünüz mendili burnunuza tutup derin nefes alın. Hemen zihninizi açacaktır. Bedeniniz duştan sonra bile uyumaya devam ediyorsa, canlandırıcı bir vücut spreyi iyi gelir. Özellikle de bacaklarınızda daha etkili sonuç alırsınız (Örneğin Clarins'ten Eau Dynamisante.) Şimdi biraz da kulağınıza: işaret ve baş parmağınızla kulak kepçelerinizden tutup güçlüce çekiştirin. Sonra yukarıdan aşağıya doğru kulağınıza masaj yapın. Size baştan aşağıya canlılık verecektir. Çünkü kulakta bütün vücuda ait çok önemli refleks merkezleri bulunuyor.
Enerji depolayın
Güç bende artık: Gevşemiş bir şekilde ayakta durun, ayak parmaklarınızla yeri hafifçe kavrayın. Yüz kaslarınızı gevşetin ve gülümseyin, Kollarınızı yana doğru açın ve yavaş yavaş yukarıya doğru kaldırın. Nefes alın ve kafanızın üstünde birleşecek şekilde kollarınızı kaldırmaya devam edin. Şimdi kollarınızla enerji toplayıp kafanızın içine dol durduğunuzu düşünün. Nefesinizi verin ve yavaşça vücudunuzun yanına bırakın. Bu sırada vücudunuz kat kat enerjiyle dolacak. Sonunda bacaklarınıza doğru hızlı bir el hareketiyle bütün yorgunluğunuzu dışarıya atın!
Gökyüzünü taşıyın
"Ve yeryüzünü hissedin" diyor bir Uzakdoğu egzersizi: Bacaklarınızı kalçanızın genişliğinde açın, dizinizi gevşetin. Nefes alırken sağ kolunuzu yukarıya doğru kaldırın, sol kolunuzu bacağınıza bastırın. 2-3 saniye nefesinizi tutun. Nefesinizi verin, kolların yerini değiştirin. Bunu 8 kez tekrar edin.
Güç veren nefes
Hemen hücrelere oksijen taşıyor: Yatakta oturun, burnunuzdan hızlı hızlı 10 kez nefes alıp verin. Dik durun, derin nefes alın ve bu sırada kollarınızı öne doğru kaldırın. Yavaşça nefes verin, kollarınızı indirin. Bunu 15 kez tekrarlayın.
Kahraman duruşu
Bu yoga duruşu kişiye denge ve enerji sağlıyor: Bacaklarınızı iyice yanlara doğru açın, ayaklar ileriye doğru bakmalı. Kollarınızı, omuz hizasında yanlara doğru uzatın, avuçlarsa aşağıyı göstermeli. Parmaklar, dirsekler ve omuzlar aynı hizada nefesinizi verin ve sağ dizinizi hafifçe bükün. Başınızı bükülen dizinizin yönüne çevirin. Çenenizi hafif yukarıya kaldırın ve ileriye doğru bakın. Kendinizi rahatsız hissetmeye başlayıncaya kadar bu pozisyonda durun.
Baştan ayağa tazelenmek
Yüzünüz yorgun mu görünüyor? Japonların uyguladığı Dolo masajı size iyi gelecektir.
1. Kaşlarınızı işaret parmağı ve başparmağınız arasında tutun ve burun kökünden şakaklara doğru sıkıştırarak masaj yapın. 3 kez tekrarlayın.
2. Her iki işaret ve orta parmağınızla daireler çizerek burun kökünden ucuna kadar masaj yapın. Bunu üç kez tekrarlayın. Biraz destek de ayaklarınıza vermelisiniz: Ayaklarınızı kremleyin. Baş parmaklarınızı kullanarak, daire şeklinde hareketlerle ayağınıza aşağıya ve yukarıya doğru masaj yapın. Sonra ayak parmaklarınızı tek tek işaret ve baş parmağınızın arasına alıp hafifçe parmak köküne doğru bastırın. Sonra da her bir ayak parmağınızı tutup hafifçe çekiştirin.