Pilates nasıl ortaya çıktı?

Güncelleme Tarihi:

Pilates nasıl ortaya çıktı
Oluşturulma Tarihi: Mart 04, 2009 10:05

Bir vücut geliştirme yöntemi olan Pilates 1900'lü yılların başlarında Joseph H.PILATES tarafından geliştirilmiştir. J.H.PILATES, 1880 yılında Almanya da dünyaya gelmiştir.

Haberin Devamı

Çocukluğunda ateşli romatizma hastalığına yakalanan Joseph'in en çok 6 veya 7 yaşına kadar yaşayacağı tahmin ediliyordu. Atletik bir babadan ve sağlık konusunda bilinçli bir anneden etkilenen Joseph yüzmeyi, dalmayı ve kayak yapmayı öğrenerek ve sürekli fiziksel aktivitelerde bulunarak nihayet bu hastalığın üstesinden gelmeyi başardı. Rehabilitasyona olan ilgisi, annesi topal kalınca başladı.

Herhangi bir alet kullanmaksızın, manuel olarak annesinin kaslarını çalıştırarak yeniden güç kazanmasında ona yardımcı oldu ve böylece annesi değneklerden bağımsız hale geldi. Daha sonra Joseph Pilates, bacak değnekleri-baston gibi aletler yapan bir ortopedi şirketinde işe başladı. Bu iş Pilates'in bu alana olan ilgisinin zirve yapmasına sebep oldu. Pek çok müşterinin kendilerine uyan yeni bir çift bacak destek aletini edindikten sonra, aynı aletin daha küçük boylarından oluşan bir sete de ayrıca ihtiyaç duyduklarını keşfetti. Bunun sebebi egzersiz yapmaktan yoksun olmalarının, bacaklarında gittikçe incelmeye yol açmasıydı. Pilates, insan vücuduyla ilgili daha fazla çalışma yapmaya başladı ve yoga, savaş sanatları, Yunan ve Romalıların jimnastik stilleri olmak üzere pek çok egzersiz çeşidini inceleyip, bunların her birine ait en iyi disiplin anlayışını bir arada toplayarak kendi özel tekniğini olan 'kontrolojiyi' geliştirdi (yoga ve zen dikkatli nefes almayı, zihinsel rahatlamayı ve elastikiyeti beraberinde getirir. Batı'nın dalışı kayak, jimnastik ve boks disiplinlerini içerir, gücün ve dayanıklılığın bir göstergesidir).

I. Dünya savaşı sırasında sivil hemşire olarak İngiltere'ye tayin edilen Pilates, burada metodunu daha da geliştirdi. Yatalak hastalarının gittikçe daha güçsüz duruma düştüklerini gözlemleyerek her birine manuel egzersiz yaptırmaya başladı. Zamanla tüm bu fiziksel talepler onu başka bir çözüm yolu bulmaya itti ve hastane yataklarına yaylar asarak hastaların bu egzersizleri kendilerinin yapabilecek duruma gelmelerini sağladı. Her bir yatağa, bir tanesi baş kısma, diğeri de ayak kısmına olmak üzere ikişer adet yay iliştirerek yarı felçlilerin ve amputelerin dahi bağımsız olarak egzersiz yapabilmelerini mümkün kıldı.

Meslektaşları onun deli olduğunu düşünse de Pilates'in hastaları git gide şifa buluyor ve diğer hastalardan farklı olarak zatürree ve İspanyol gribine yakalanmıyorlardı.

Bütün bu yenilikler Evrensel Reformcu egzersiz aparatlarının geliştirilmesinde yardımcı bir etken olmuştur. Hastaları hastaneden taburcu ettikten sonra Pilates, insanların eski sağlığını ve formunu geri kazanmaları için yepyeni aletler yapmaya başladı. Sonraları bu ekipmanlar geliştirilerek "sağlıklı" insanlar için de uygun hale getirildi. Savaş sonrası Almanya'ya dönen Joseph Pilates burada da işini geliştirerek sürdürdü.

1926 yılına gelindiğinde Pilates Amerika Birleşik Devletlerine taşınmış ve kendi fizik fitness stüdyosunu açmıştır. Çalışmaları başlangıçta hem modern hem de klasik dans çevrelerinin önde gelen üyelerinden George Balachine, Martha Graham, Jerome Robins, Hanya Halm ve Ruth St.Denis gibi isimlerin ilgisini çekti. Bu insanlar tüm vücudu forma sokmak, iyileştirici-şifa veren terapiler ve incinmeleri kolay engellemek adına gerçekleştirdikleri kendi eğitim repertuarlarına Pilates'in metotlarını da eklemeyi tercih etmişlerdir.


Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!