Güncelleme Tarihi:
Kıskançlığın bazen sonuçları şiddete, cinayete kadar varabilmektedir. Kıskançlığın nereye kadar normal, nereden sonra sorunlu bir durum olduğunu anlamak gerekir. Kıskançlık doğuştan gelen bir davranış değildir. Yaşamımızın başlamasıyla bir şeyleri paylaşmaya başlarız. Gördüğümüz ilginin eksildiğini fark ettiğimiz zaman kıskançlığımız yani haset başlar. Kıskançlık duygusu 2-3 yaşlarında gelişmeye başlar. Yaşamın ilk yıllarındaki kıskançlığın nedeni daha çok sevginin paylaşılması nedeniyle olur. Babayı anneyle paylaşmak ya da anneyi babayla paylaşmak ilk kıskançlıktır. Sonrasında kardeş dünyaya gelir bu kez kardeşle anne ya da babanın sevgisini paylaşmak kıskançlık duygularını başlatır. Hatta kardeş kıskançlığı yaşam boyu sürebilmektedir.
Kıskançlık doğuştan değildir
Kıskançlık doğuştan gelen bir davranış değildir, ergenlikle başlayan ve yaşlılığa kadar uzanan süreçte devam ediyor. Sevgili ya da eş kıskanılmaya başlanır. Kıskançlık, karşı cinsle ilişkilerde doğal karşılanan bir durumdur. Hiç kıskanmamak nadiren olabilir. Ancak bunu birçok kişi sevginin, aşkın olmaması olarak yorumlayabilir. Gerçekten de hiç kıskançlığın olmadığı ilişkilerin bir kısmında, kişinin eşine-sevgilisine ilgisinin olmaması gözlemlenebilir. Kıskançlığın nereye kadar normal karşılanması gerektiği, her zaman tartışılmıştır. Kadında da erkekte de aşırı kıskançlık hayatı yaşanmaz kılar. Bu bir davranış bozukluğu olarak değerlendirilebilir.
Eş veya sevgilinin aşırı (anormal) kıskanç olması şöyle anlaşılabilir:
Eğer böyle sorunlar yaşıyorsanız öncelikle ona biraz daha fazla ilgi gösterin. Kıskançlık konularında aşırı tartışmacı olmayın. Onunla biraz daha fazla zaman geçirin. Ancak bunlara rağmen değişiklik yoksa mutlaka eşinizle-sevgilinizle bir psikiyatrist ya da psikologdan beraberce yardım almalısınız. Kıskanma ülkemizde önemli bir sorundur. Ülkemizdeki bir bilimsel araştırmada; eşe uygulanan şiddetin yüzde70’i kıskançlık nedeniyle olduğu ortaya konmuştur.
Çiftler arasındaki aşırı kıskançlığın 13 nedeni
1. Kişinin kendine güven sorunu.
2. Aşağılanma.
3. Bazı kişilik özellikleri.
4. Değersiz hissetme.
5. Başkaları ile karşılaştırılma.
6. Eşin şüphelendiren davranışları.
7. Karşı tarafın sevgisini ifade etmede eksiklikleri.
8. Terk edilme ile ilgili aşırı korkular.
9. Karşısındaki ile kendisini sürekli kıyaslama.
10. Diğer insanları tehdit olarak algılama.
11. Şizofreni gibi bazı muhakeme bozukluğuna neden olan hastalıklar.
12. Aşırı alkol alma.
13. Uyuşturucu madde kullanma.