Güncelleme Tarihi:
Ramazan ayında sağlıklı bir şekilde oruç tutabilmek çok önemli. Kronik hastalıklar başta olmak üzere bazı hastalıkları olan kişilerin oruç tutması sağlık açısından son derece zararlı olabilir ve ısrarcı olunursa hayati tehlike arz eden durumlarla karşılaşılabilir.
Medipol Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hale Handan Sarıkaya, oruç tutması kesinlikle doğru olmayanların başında hipoglisemisi olanlar ve yoğun insülin kullananların geldiğini söyledi. Sarıkaya konuyla ilgili şunları söyledi: “Şeker hastalarının düzenli beslenmesi tedavinin sürekliliği açısından çok önemlidir.
Uzun süreli açlıklar kan şekerinde ani düşmelere dolayısıyla en çok korktuğumuz hipoglisemi krizlerine yol açabilir. İnsülin kullanmayan ancak şekeri kontrolsüz seyreden şeker hastalarının da oruç tutması tıbben sakıncalı sonuçlar doğurabilir. Uzun süreli açlık sonrası düşen kan şekeri iftarda kontrolsüz ve çoğu zaman aşırı miktarda ve hızlı yenilen yemek sonrası ani yükselir, buna bağlı olarak vücut, kan şekerini dengelemek için fazla miktarda insülin salgılar. Bunun sonucunda kan şekeri ani düşer ve kişi kendini halsiz hisseder, uyku hali olur, terleme, çarpıntı, bulantı, baş dönmesi gibi şikayetler gelişir. İnsülin salgısındaki bu ani iniş çıkışlar şeker kontrolünü zorlaştırır.”
Oruçluyken nelere dikkat edilmeli?
Diyabetikler dışında kronik akciğer, böbrek, karaciğer, kalp hastalıkları olanlar, kontrolsüz yüksek tansiyonu olanlar, kalp damak tıkanıklığı olan ve by-pass geçirenlerin de oruç tutmasının önerilmediğini söyleyen Dr. Hale Handen Sarıkaya, uzun süreli açlığın kronik hastalıkları kötüleştirdiğini ve organ bozukluklarını arttırması nedeniyle dikkatli olunması gerektiğini belirtti. Sarıkaya sözlerine şöyle devam etti: “Kemoterapi ve radyoterapi gören kanser hastalarının, Parkinson ve epilepsi gibi nörolojik hastalıkları olanların oruç tutması tıbben doğru olmaz.
Sahurda ve iftarda yenilenlere dikkat!
Gastrit ve reflü gibi mide rahatsızlıkları olanların açlık sırasında mide asidinin artmasına bağlı olarak şikayetleri artacaktır. Sahurda ve iftarda özellikle sorunu arttıracak asitli içecekler, acılı baharatlı ekşi yiyecekler, kahve kola gibi içeceklerden uzak kalıp daha hafif lifli gıdalarla az, yavaş ve iyi çiğneyerek beslenirlerse ve mutlaka bir mide koruyucu tedavi alırlarsa ramazanı daha rahat geçirebilirler.”
Hamileler ve emziren annelerin, ergenlik dönemine kadar olan çocukların oruç tutmasını önermemek gerektiğini vurgulayan Dr. Sarıkaya, ayrıca kronik hastalığı olanların sağlıklı bir Ramazan geçirmek için hekime danışmadan oruç tutmaya karar vermemeleri gerektiğine de dikkat çekti.