Güncelleme Tarihi:
Aynı ofisten biriyle aşk yaşamanın nasıl bir fikir olduğunu W-World kadınlarına sorduk. İşte aldığımız yanıtlar:
Pınar / 32 / İngilizce Öğretmeni: “İlk çalıştığım şirkette ne yazık ki böyle bir deneyimim olmuştu. ‘Ne yazık ki’ diyorum çünkü sonu hiç de iyi bitmedi. Biz ne kadar saklamaya çalışsak da bir süre sonra dedikodu ışık hızıyla yayıldı.
Şule / 24 / Grafik Tasarımcı: Bundan yıllar önce stajyer olarak işe başladığım ajansta çalışan ofisboya aşık olmuştum. İkimizin de yaşı çok küçüktü ve ofisteki “büyükler” tarafından fazlasıyla eziliyorduk. Ortak sıkıntıları dertleşerek başlayan ilişkimiz benim bavulumu toplayıp yurt dışına gitme kararımla sona ermiş olsa da o günlerde yaşadığım heyecanı hatırladıkça gülümserim.
Sinem / 31 / Diş Hekimi: Bundan dört yıl önce aynı diş kliniğinde çalıştığım mavi gözlü uzun boylu çocuğa fena halde kaptırmıştım kendimi. İşe her gün şarkılar söyleyerek gidiyor, ertesi gün ne giyeceğime karar vermek için her gün saatlerimi harcıyordum. Tabii aynı ofiste çalıştığımız diğer doktorların, özellikle de kliniğin sahibinin ne diyeceğinden de deli gibi korkuyordum. Öte yandan birlikteyken ne kadar iyi zaman geçirdiğimizi fark etmemiz pek kısa zamanımızı aldı ve ne olduğunu anlamadan sevgili olarak bulduk kendimizi. O mavi gözlü çocuk şimdi iki yıllık eşim ve kızımın babası. Benim tavsiyem, kimin ne diyeceğini çok düşünmeden kalbinizin sesini dinlemeniz.
Eda / 25 / Editör: İki yıl önce yaşadım böyle bir ilişki. Hayatımın en büyük aşkı değildi belki ama en “ekonomik” ilişkisi olduğu kesin! Bir kere karşınızdakine etkilemek için farklı biri gibi davranmanıza gerek yok. Dolayısıyla kuaför ve alışveriş konusunda kendimi hiç kasmadım. İkincisi zaten tüm gün birlikte olduğumuzdan akşamları pahalı yemeklere gitmek, sokaklarda gezmek gibi bir ihtiyacımız olmuyordu. Gelen telefon faturalarının diğer ilişkilere göre ne kadar az olduğunu söylemiyorum bile!