Obezitede tek suçlu fast food mu?

Güncelleme Tarihi:

Obezitede tek suçlu fast food mu
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 31, 2004 14:50

Türkiye Diyetisyenler Derneği İstanbul Yönetim Kurulu Üyesi Uzman Diyetisyen Dilara Koçak, ''Türkiye'de obezite konusunda artış olduğunu, ancak bunun için tek başına fast-food'un suçlanamayacağını, kişinin önce kendisini tanıması gerektiğini'' söyledi.

Haberin Devamı

Koçak, "Şişmanlığın faturasının yanlış beslenmeye çıkarıldığını, bunun içinde de büyük suçlu olarak fast-food'un gösterildiğini" vurguladı.Konunun çok yönlü düşünülmesinin önemine işaret eden Koçak, şunları söyledi:''Hiçbir zaman tek başına fast-food suçlanamaz. 'Katkısı yok' demiyorum, ama yeterli ve dengeli beslenmenin içinde bir çeşit olarak kullanılıyorsa bu tek başına şişmanlatmaz. Ancak hiç egzersiz yapmıyor, bütün gün oturuyor ve bütün gün aç kalıp akşam eve gidildiğinde kolay olsun diye telefon edip bol yağlı bir mönü sipariş ediyor, daha sonra da biraz rahatlamak için bir bira ya da viski açılıyorsa, o zaman tabii ki şişmanlanır. Burada suçlu kişinin kendisidir. Çünkü kişisel tercihler çok önemli.'' ''Kişinin hatayı önce kendisinde araması gerektiğini'' kaydeden Koçak, ''Kişi önce kendini tanımalı. Ne gibi hatalar yapıyor. Egzersizini, nerelerde yemek yediğini, sağlık durumunu gözden geçirmeli'' dedi.Koçak, genetik faktörlerin de büyük önem taşıdığını belirterek, anne-babadan birinin şişman olması halinde çocuğun şişman olma riskinin yüzde 40, her ikisinin de şişman olması halinde yüzde 80'e çıktığını söyledi. ''Fast-food hayatımıza girdi. Bunlarla nasıl yaşayacağımızı öğrenmemiz lazım'' diyen Koçak, ''Uluslararası literatür şunu diyor; 'ılımlı miktarlar üzerinden konuşun'. Alkolü de ılımlı miktarlar üzerinden tavsiye ediyoruz, fast-food'u da...'' şeklinde konuştu.SUÇLU MODERN TEKNOLOJİ Mİ?Modern teknolojinin gitgide yaygınlaştığına dikkat çeken Uzman Diyetisyen Koçak, sözlerini şöyle sürdürdü:''O zaman suçlu modern teknolojiyle ortaya çıkan bu yeni ürünler mi? Modern teknoloji, evet işimizi kolaylaştırdı. Eğer hızlı yemek yeme, hızlı yemeğe kavuşma ya da hazır besin tüketme hayatımızın bir parçasıysa, o zaman bunları öğrenmeliyiz. Bir hamburgerin, patates kızartmasının ya da salatanın gerçek kalorisi nedir?'' Bunların öğretilmesi konusunda gıda sanayisine de büyük görevler düştüğünü ifade eden Koçak, bu tür yiyeceklerin besin değerlerinin topluma açıklanması gerektiğini belirtti. Dilara Koçak, bu konuda basın, sağlık otoriteleri ve gıda sanayisinin, pozitif, ortak bir yaklaşım içinde olmasının önemine değindi.TÜRKİYE'DE DURUMTürkiye'de şişmanlıkta bir artış olduğunu da dile getiren Koçak, ''Kadınların yüzde 30, erkeklerin de yüzde 25'i obez'' dedi.Ülkedeki şişman bireyler incelendiğinde eğitimin gerekliliğinin ortaya çıktığını anlatan Koçak, ilk sırayı okuryazar olmayanların aldığını, bunu da sırasıyla ilk-ortaokul, lise ve üniversite mezunlarının takip ettiğini söyledi. Koçak, ''Bu da bize çözümü söylüyor; insanları eğiteceksiniz. Burada da en önemli nokta kadınlar. Çünkü onlar mutfaktalar. Onları pişirme ve miktar konusunda eğitmek lazım'' diye konuştu.ANNELERE ÖNERİLERÇocuğu fast-food ya da patates kızartmasını çok seven annelere de önerilerde bulunan Koçak, ''Hamburgerin ne sıklıkla yedirildiği kadar, nerede yedirildiği de önemli. Bir de çocuğa şu öğretilmeli; 'evet biz bugün hamburger yemeğe gidiyoruz, ama mutlaka akşam sebze yemeği yiyeceksin. Öğlen de meyve'. O çerçeveyi çocuğa öğretmek lazım. Yasaklanmamalı, ancak mutlaka miktarı ayarlanmalı. Yasaklanırsa, bu kez gizli gizli yer'' dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!