Güncelleme Tarihi:
Pierre Gagnaire, Michel Bras ve Gordon Ramsay gibi dünyanın en önemli şeflerinin yanında yetişen ve bugüne kadar 2 ve 3 Michelin Yıldızı’na sahip restoranlarda çalışan Alman Şef Michael Riemenschneider, artık Türkiye’de. Şef onur madalyasına da sahip Riemenschneider, lezzet tutkunlarına farklı deneyimler yaşatmak için Karaköy, Levazım ve Bodrum’da ‘Spektr by MR’ ve ‘Atelier Celine’ adlı restoranlarını açmaya hazırlanıyor.
Dünya mutfağının yanı sıra geleneksel Türk mutfağına ait birbirinden lezzetli reçeteleriyle konuklarını yepyeni tatlarla buluşturma hazırlığında olan Riemenschneider, mutfağa olan aşkını “Kalbim, hep mutfakta olup yemek yapmak için attı” diyerek tanımlıyor. Türk gastronomisine katkıda bulunmak ve Türkiye’de çalışmak için sabırsızlandığını söyleyen Riemenschneider, en iddialı olduğu yemeğin Karnabaharla yaptığı tarifleri ve langoustine olduğunu, çok basit bir malzeme olan karnabaharı kimsenin beklemediği 21 farklı çeşitte sunduğunu aktarıyor.
“Annem iyi yemek yapamadığı için zamanımın çoğunu babaannemin mutfağında geçirirdim”
Şef olma yolculuğunda büyük katkısı olan yarı Alman yarı Türk olan babaannesinin tariflerini, Alman ve Fransız mutfağından esinlenerek kendi yorumuyla hazırlayacağını belirten Riemenschneider; esin kaynağı hakkında da şu açıklamaları yapıyor; “Annem iyi yemek yapamadığı için zamanımın çoğunu babaannemin mutfağında geçirirdim. O bana göre hem eşsiz bir aşçı hem de mutfak uzmanıydı. Onun mutfağında hiçbir şey ziyan olmazdı. Çileği kullanıyorsa yeşil saplarını da değerlendirir, malzemesi et ise hiçbir parçasını boşa harcamazdı.”
Bodrum, Karaköy ve Levazım’da lezzet durakları…
Michelin yıldızlı Riemenschneider, ocak ayında ilk olarak Karaköy’de sonrasında Bodrum’da Spektr by MR isimli restoranlarını açarak sektöre farklı bir soluk getirmeyi amaçlıyor. Levazım’da çok sevdiği eşi Celine Riemenschneider’in adını vereceği “Atelier Celine” ile gastronomi severlerle buluşacak olan Riemenschneider, lezzete düşkün olduğu kadar yeni tatlara da açık olan herkes için buluşma noktası olmaya hazırlanıyor. Başarılı şef, “Finer-dining” konsepti ile birinci sınıf bir restoranın verebileceği her şeyi aynı çatı altında sunup, bütçeye dostu olmasıyla da fark yaratacak.
Mutfağımızın kadın şefleriyle gurur duyuyoruz
Alman, Fransız ve Türk mutfağının harmonisi Spektr by MR’ın mutfağı, sanılanın aksine kadın şeflere emanet. Hedefinin erkek şeflerin olduğu kadar kadın şeflerin de profesyonel mutfakta harikalar yaratabileceğine ve en az onlar kadar maharetli olduklarına dikkat çekmek olduğunu söyleyen Riemenschneider, bu noktada önemli açıklamalar yapıyor; “Mutfakta benim için en önemli şeylerden biri çalıştığım ekip arkadaşlarım. Erkek egemen bir sektörde bence kadınların yeri tartışılamayacak kadar önemli. Karaköy’deki restoranlarımızda 12 kadın meslektaşımız benim yol arkadaşım olacak.”
Pierre Gagnaire, Michel Bras ve Gordon Ramsay gibi dünyanın en önemli şeflerinin yanında yetişen ve bugüne kadar 2 ve 3 Michelin Yıldızı’na sahip restoranlarda çalışan Alman Şef Michael Riemenschneider, artık Türkiye’de. Şef onur madalyasına da sahip Riemenschneider, lezzet tutkunlarına farklı deneyimler yaşatmak için Karaköy, Levazım ve Bodrum’da ‘Spektr by MR’ ve ‘Atelier Celine’ adlı restoranlarını açmaya hazırlanıyor.
Dünya mutfağının yanı sıra geleneksel Türk mutfağına ait birbirinden lezzetli reçeteleriyle konuklarını yepyeni tatlarla buluşturma hazırlığında olan Riemenschneider, mutfağa olan aşkını “Kalbim, hep mutfakta olup yemek yapmak için attı” diyerek tanımlıyor. Türk gastronomisine katkıda bulunmak ve Türkiye’de çalışmak için sabırsızlandığını söyleyen Riemenschneider, en iddialı olduğu yemeğin Karnabaharla yaptığı tarifleri ve langoustine olduğunu, çok basit bir malzeme olan karnabaharı kimsenin beklemediği 21 farklı çeşitte sunduğunu aktarıyor.
“Annem iyi yemek yapamadığı için zamanımın çoğunu babaannemin mutfağında geçirirdim”
Şef olma yolculuğunda büyük katkısı olan yarı Alman yarı Türk olan babaannesinin tariflerini, Alman ve Fransız mutfağından esinlenerek kendi yorumuyla hazırlayacağını belirten Riemenschneider; esin kaynağı hakkında da şu açıklamaları yapıyor; “Annem iyi yemek yapamadığı için zamanımın çoğunu babaannemin mutfağında geçirirdim. O bana göre hem eşsiz bir aşçı hem de mutfak uzmanıydı. Onun mutfağında hiçbir şey ziyan olmazdı. Çileği kullanıyorsa yeşil saplarını da değerlendirir, malzemesi et ise hiçbir parçasını boşa harcamazdı.”
Bodrum, Karaköy ve Levazım’da lezzet durakları…
Michelin yıldızlı Riemenschneider, ocak ayında ilk olarak Karaköy’de sonrasında Bodrum’da Spektr by MR isimli restoranlarını açarak sektöre farklı bir soluk getirmeyi amaçlıyor. Levazım’da çok sevdiği eşi Celine Riemenschneider’in adını vereceği “Atelier Celine” ile gastronomi severlerle buluşacak olan Riemenschneider, lezzete düşkün olduğu kadar yeni tatlara da açık olan herkes için buluşma noktası olmaya hazırlanıyor. Başarılı şef, “Finer-dining” konsepti ile birinci sınıf bir restoranın verebileceği her şeyi aynı çatı altında sunup, bütçeye dostu olmasıyla da fark yaratacak.
Mutfağımızın kadın şefleriyle gurur duyuyoruz
Alman, Fransız ve Türk mutfağının harmonisi Spektr by MR’ın mutfağı, sanılanın aksine kadın şeflere emanet. Hedefinin erkek şeflerin olduğu kadar kadın şeflerin de profesyonel mutfakta harikalar yaratabileceğine ve en az onlar kadar maharetli olduklarına dikkat çekmek olduğunu söyleyen Riemenschneider, bu noktada önemli açıklamalar yapıyor; “Mutfakta benim için en önemli şeylerden biri çalıştığım ekip arkadaşlarım. Erkek egemen bir sektörde bence kadınların yeri tartışılamayacak kadar önemli. Karaköy’deki restoranlarımızda 12 kadın meslektaşımız benim yol arkadaşım olacak.”