Meyve ve meyve suyu ömrü uzatıyor

Güncelleme Tarihi:

Meyve ve meyve suyu ömrü uzatıyor
Oluşturulma Tarihi: Mart 07, 2006 06:00

Hücrelerin zarar görmesine ve birçok hastalığa yol açan serbest radikallere karşı vücudun en önemli gereksinimi olan antioksidanlar, meyve ve meyve suyunda bol miktarda bulunuyor.

Haberin Devamı

Serbest radikaller, hücrelerin zarar görmesine ve birçok hastalığa yol açan reaktif maddelerdir. Normal koşullarda vücut bu serbest radikalleri etkisiz hale getiren antioksidanlar oluştursa da; kimyasallar, radyasyon, röntgen ışınları, besinlerden alınan zararlı maddeler ve yaş ilerledikçe azalan enzim aktivitesi bu koruyucu mekanizmayı zayıflatır. Hava kirliliği, tarım ilaçları, bilgisayar ve cep telefonlarımızdan aldığımız radyasyon, kızarmış yiyecekler, alkol ve kahve buna neden olan kaynaklar arasında yer alır. Ayrıca, sigara dumanı da son derece yüksek seviyede serbest radikal içerir.Serbest radikaller niye zararlı? Serbest radikaller zararlıdır çünkü, bir kez oluştuklarında domino taşları gibi ardı ardına ilerleyen bir zincir reaksiyon başlatır, hücrelere ve DNA'ya zarar verir ve vücudumuzdaki hayati bileşenlerin oksitlenmesine bir diğer anlatımla, paslanmasına neden olurlar.Serbest radikaller, kanserin en büyük tetikleyicisi olmakla kalmayıp, kalp krizi, Alzheimer hastalığı, yaşlılığa bağlı adale bozulmaları ve katarakt oluşumu ve bağışıklık sisteminin güçsüzleşmesi gibi rahatsızlıklara da yol açar.Antioksidanlar ve serbest radikallerAntioksidanlar, serbest radikallerle tepkimeye girerek bunların başlattığı zincir reaksiyonu durduran ve böylece vücudumuzdaki hayati bileşenlerin zarar görmesini engelleyen moleküllerdir. Vücudumuzda birtakım antioksidanlar bulunsa da, düzgün çalışmaları ve yeterli miktara ulaşmaları için meyve ve meyve suyu ile zenginleştirilmiş bir beslenme alışkanlığıyla desteklenmelidir.Damarlarımızın serbest radikaller tarafından bloke edilmesi kalp krizi, beyin kanaması, yüksek kolesterol vb birçok hayati rahatsızlığa yol açar. Bunların temizlenmesinde etkin rol oynayan ve bizi bu hastalıklardan koruyan antioksidanlar ise doğanın bir armağanı olarak meyve, sebze ve bunların suyunda bol miktarda bulunmaktadır.Meyve suyu ve antioksidanMeyve ve meyve suları A, C, E vitaminleri, karatenoid ve flavonoidler gibi birçok çeşit antioksidan bulundururlar. Ayrıca, antioksidan özellik gösteren pro-vitamin A (beta-karoten) ve selenyum da meyve ve sularında değişik miktarlarda bulunmaktadır.Kayısıda bol miktarda bulunan E vitamini kalp enfarktüsü riskini yüzde 40 azaltır, ayrıca aspirin gibi kanı sulandırıcı etkisi olup, böylece kan pıhtısı oluşmasını önler. Güçlü bir antioksidan olarak kanser, katarakt oluşumunu ve bağışıklık sistemin yaşlanmasını önler. Ayrıca sinir sistemi bozukluklarını ve insanın bağışıklık mekanizmasını güçsüzleştiren virüslerin (HIV) ilerlemesini engeller. E vitaminin doğal hali sentetik olanlarına göre iki kat daha etkilidir; dolayısıyla doğal olarak tüketilmesi etkinliğinde önemli bir faktördür.Portakal, greyfurt, limon, kivi, şeftali, mandalina, armut, çilek, ahududu, siyah üzüm gibi birçok meyvede bulunan C vitamini demir emilimini arttırır; kemik, deri, göz, kas, kan damarları ve diş eti dokusunu güçlendirir. Ayrıca, bağışıklık sistemini güçlendirerek, yaşlılıkta artan katarakt ve kanser riskini azaltır.Şeftali, kayısı,havuç gibi meyve ve sularında bol miktarda bulunan beta-karotenin gerekli kısmı A vitaminine çevrilir. Kalp krizi ve prostat kanseri riskini büyük ölçüde azalttığı belirlenen beta-karotenin kardiyovasküler hastalıklar ve katarakt oluşumuna karşı da etkili olduğu ortaya çıkarılmıştır.Domates, kırmızı üzüm ve bunların sularında bulunan bir diğer antioksidan likopen de prostat kanseri başta olmak üzere kanseri ve kalp hastalıklarını engelleyici özelliğe sahiptir.Portakallar ve bazı turuncu sebze çeşitleri yüksek miktarda lutein ve zeaksantin pigmentleri içerirler ve bu pigmentler gözleri güçlendirirler.Ayva, elma, armut ve bunların suyunda bulunan kuersetin ise kansere karşı etkilidir; kılcal damar, mide sağlığını ve bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar; alerjilere ve katarakta karşı etkilidir.Üzüm çekirdeği, güçlü bir antioksidan ve serbest radikal çöpçüsüdür. Üzüm çekirdeğinden, rezveratrol denilen çok güçlü bir antioksidan elde edilir. Antioksidan etkisinin yanı sıra bağ dokusunu güçlendirerek kalp-damar sistemini korur, damar çeperlerinin esnekliğini sağlayarak damar sertliğine engel olur. Varis, hemeroid, ciltteki mavi lekeler ve yaşlılık lekeleri tedavisinde yararlıdır. Üzüm çekirdeğinde bulunan bu rezveratrol adlı antioksidan üretim aşamasında üzüm suyuna da geçmektedir.Bazı çalışmalar üzüm ve nar suyu gibi antioksidanların, arterlerde plak ya da yağ birikimlerinin oluşmasına katkıda bulunabilecek düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL) ya da "kötü" kolesterol gibi kan lipitlerinin oksidasyonunu önleyebileceğini doğrulamıştır.Narda ise polifenol, antosiyanin adlı antioksidanlar bulunur. Ayrıca, C vitamini, demir ve potasyum da bulunduran nar suyu, tansiyonun düşmesine, kötü kolesterole, kanser ve kalp hastalıklarına karşı güçlü bir savaşçıdır.Ebru AkdağGıda MühendisiMEYED Genel Sekreteri

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!