Güncelleme Tarihi:
Derimizi olduğu gibi, giysilerimizde vücudumuzu zararlı dış etkenlerden korumak için görevlidir. Ancak giysilerimiz, derimizi de koruma görevi üstlendiği için, derimizden çok daha fazla kirlenir.
Kirlenmiş giysi çok fazla ter yapar ve kötü kokutur. Ayrıca terde giysinin kirlenmesinde çok büyük bir etkendir. Bu nedenle giysilerimizi çok temiz tutmalıyız. Bir giysiyi en fazla 3 gün giymeliyiz ve giysilerimizi yıkarken yıpratmamak için
çok yüksek derecelerde yıkamamalıyız.
Beyazlar ve renkliler olarak ikiye ayırdığımız giysi türlerini birlikte yıkamamalıyız.
Evimizde mutlaka bir kirlilik olması şarttır. Eğer imkan var ise 2 adet kirlilik olmalıdır. 1 kirliliğe beyazları atarken diğerine ise renkliler atılır. Bu hem giysilerle ilgili kişinin işini kolaylaştırır, hem de iç çamaşırlarını renklilerden ayırırken, kirli olan iç çamaşırlarımızdan mikrop kapması önlenir.
İç çamaşırlarımızı yıkadıktan sonra mutlaka ütülememiz ve öyle kullanmamız gerekiyor. Kalitesiz kumaştan üretilmiş giysiler vücudumuza zarar verebileceği için buna dikkat etmek gerekir.
Mevsime göre giysi seçimi de çok önemli bir etmendir. Yazın kalın olmayan ve kolsuz giysiler üst tarafımızı, ince kapri ve deniz şortu gibi giysiler alt tarafımızı rahatlatır. Ayrıca ayak sağlığımız için yazın terlik, sandalet gibi ürünleri tercih etmeliyiz. Kışın ise vücudumuzu soğuktan korumak için kalın ve kaliteli ürünleri tercih edebiliriz. Hiçbir zaman ne suretle olursa olsun başkasının elbise, ayakkabı vs… kullanmamız gerekiyor.