Güncelleme Tarihi:
Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cihangir Uyan, her yıl dünyada milyonlarca kişinin kalp krizi geçirdiğini ve bu kişilerin önemli bir kısmının hayatını kaybettiğini anlatarak, "Ölümlerin yarısı hastaneye ulaşmadan gerçekleşir. Erkeklerde kalp krizi riski 45 yaşından sonra, kadınlarda ise menopoz sonrası (50 yaşından sonra) önemli derecede artar" dedi. Daha önce kalp krizi geçirilmesi, ailede erken yaşta kalp hastalığı bulunması, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, yüksek kan basıncı, sigara, aşırı kilo ve fiziksel aktivite eksikliğinin kriz riskini artırdığına dikkat çeken Prof. Dr. Uyan, şu bilgileri verdi:"Kalp krizi esnasında, bir pıhtı kalp damarını tıkayarak kalp adalesine olan kan akımını engeller. Böylece kalp adalesi ölmeye (miyokard enfarktüsü) başlar. Kalp krizinde zaman her şeydir. Geç kalınan her dakika, daha fazla adalenin ölmesine neden olur. Ölen bölüm tekrar canlandırılamaz fakat onarılabilir.""Kriz belirtilerini tanıyın"Birçok kişinin aniden ortaya çıktığını sandığı kalp krizinin, aslında başlamadan bir saat önce önemli belirtiler verdiğini ifade eden Prof.Dr. Cihangir Uyan, şöyle konuştu:"Kalp krizi ilk belirtiyi, göğüs kafesi merkezinde hissedilen huzursuzlukla verir. Bu belirtiler krizden bir saat önce, birkaç dakika sürecek şekilde sürekli gelir ve gider. Bu huzursuzluk; basınç, sıkıştırma veya dolgunluk şeklinde olabilir. İki kolda, sırtta, boyunda, çenede veya midede huzursuzluk başlar. Nefes darlığı baş gösterir. Soğuk terleme, bulantı ve baş dönmesiyle devam eden belirtiler; çoğu kişi tarafından kalp krizine işaret olarak yorumlanmaz. Bu nedenle herkes, aniden kalp krizi geçirdiğini zanneder."