Güncelleme Tarihi:
Vajinanın vücudun diğer tüm organlarından daha fazla takma adı olduğunu biliyor muydunuz? Üstelik öyle özel bir organ ki sadece sağlığıyla ilgilenen özel bir doktoru var. Ve tabii ki bizleri zevkin doruğuna çıkarma kapasitesine sahip. Bu noktada doğum sırasında duyduğumuz acıdan şimdilik bahsetmeyelim. Peki, hayatınızda bu kadar özel bir yere sahip olmasına rağmen vajinayla ilgili her şeyi biliyor musunuz?
Araştırmalar, kadınların yüzde 60 gibi büyük bir oranı cinsel organları hakkında pek de fazla bilgiye sahip olmadığını gösteriyor. Başka bir araştırmanın sonuçları ise bu konuda yeterli bilgi sahibi olan, kendinden emin kadınların diğerlerine kıyasla daha fazla orgazm yaşadığını destekliyor. Sizler için, 'vajina bölgesi farkındalık seviyenizi' yükseltmenize yarayacak bir liste hazırladık. Bu maddeler sayesinde; vajinanın fonksiyonları hakkında bilgi edinecek, daha sağlıklı bir cinsel organa ve tabii ki daha muhteşem bir cinsel hayata sahip olmanın yollarını öğreneceksiniz.
Bilimin bu kadar gelişmesine rağmen vajinalar hakkında pek çok nokta hâlâ gizemini koruyor. G noktası meselesi uzmanları fikir ayrılığına düşürüyor. Bu noktada, vajinanın açıklamasını yapalım.
Vajina; vajina girişiyle başlayan ve uç kısmında rahim ağzının yer aldığı boru şeklinde ve ortalama 10 santimetre uzunluğunda bir yapıdadır. Vajina girişinde bulunan salgı bezleri ilişki sırasında vajina girişi ve vajinanın kayganlaşmasını sağlar.
İşte şimdi kendi anatominizle ilgili ana noktaları öğrenmenin vakti geldi.
1) VAJİNA CİNSEL ORGANINIZIN SADECE BİR BÖLÜMÜDÜR
Pek çoğumuz vajina sözcüğünü tüm cinsel organımızı tanımlamak için kullansak da, teknik olarak bu sadece serviksten (rahimağzı) vulvaya (iç-dış dudaklar, klitoris ve perineden oluşan bölge) açılarak son bulan kanalın ismidir.
2) VAJİNALAR HEP BİRBİRİNE BENZER
Evet, içte kalan kısım için bu, kesinlikle doğru. Kişiden kişiye farklılıklar gösteren bölüm ise vulvadır. Bir kelebeğin kanatlarını andıran iç dudaklar, kimilerinde güçlükle görülecek boyuttayken kimilerinde dış dudaklardan daha uzun olabilir. Pek çok kadında bu dudaklar simetrik değil; bir taraf diğerine göre daha geniştir. Klitorisin uzunluğu ise 2,5- 3 santimetre arasında değişebilir.
3) DIŞ YÜZEYİ GENELLİKLE FARKLI TONLARDADIR
Teninizin beyaz, esmer ya da buğday tonlarında olması, vulvanızın rengi üzerinde belirleyici bir rol oynamıyor. Çok beyaz tenli pek çok kadın; kahverengi ve morumsu vulvaya sahipken, esmer tenli bazı kadınların vulvaları çok daha açık renkli olabiliyor. Ayrıca vulvalar kendi içinde de ton farklılıklarına sahip. Örneğin dış dudaklar koyu bir tondayken, perine bölgesinin soluk pembe olması son derece normal kabul ediliyor.
>>>>>>>>>>>
4) DUVARLARI BİRBİRİNE DOKUNACAK ŞEKİLDE KAPALIDIR
Vajina duvarları, açılmaya neden olacak (tampon girişi gibi) bir neden olmadıkça birbirine dokunacak şekilde kapalı haldedir. Vajinanın genişlemesini bir şemsiyenin ya da pilili bir eteğin açılmasına benzetebiliriz; her vajina 1,5'dan yaklaşık 5 santimetreye kadar genişleyebilir. Tabii doğum sırasında bu rakam çok daha fazla oranda artabiliyor!
5) SEKS NEDENİYLE GENİŞLEMEZ
Bir önceki maddede açıklandığı gibi, vajina inanılmaz bir esneme kapasitesine sahip. İşte bu nedenle, normal standartların çok üzerinde büyüklüğe sahip bir penisi bile rahatça içine alabiliyor ve ilişkiden hemen sonra eski haline dönüyor. Ancak doğum yapan kadınların bahsettikleri "bollaşma" hissi gerçekten de söz konusu olabiliyor. Bu durumda bazı egzersizleri düzenli olarak yapmak işe yarayabiliyor. Egzersizlerin ayrıntılı açıklaması için 13. maddeye bakabilirsiniz.
6) HER ZAMAN BAKTERİ DOLUDUR
Bu doğrudur ama bunlar enfeksiyona sebep olacak kötü mikroorganizmaları kontrol altında tutan iyi huylu bakterilerdir.
7) KENDİ KENDİNİ TEMİZLER
Temizlik için sık sık vajinal duş uygulamanıza veya içini sabunlamanıza hiç gerek yok; hatta bu temizlik o bölgedeki yararlı bakterilerin de ölmesine sebep olabilir. Vajinanız kendi salgılarıyla temizlik işini kendi kendine yapabilir (evet, o akıntının bir fonksiyonu var). Vajina duvarlarından gelen bu salgılar su ve bakterilerden oluşur. Temizlenmesi gereken tek yer, vulva yani iç ve dış dudaklardır. Ancak bunu suyla yaparken tahrişe yol açmamalısınız.
>>>>>>>>>>
8) ÇEVRESİNDEKİ TÜYLER TAMAMEN GEREKSİZDİR
Bir zamanlar yani mağaralarda yaşadığımız dönemlerde bu tüylerin vajinayı bakterilerden korumak ve erkekleri çekecek kokuyu tutmak gibi işlevleri olduğunu iddia etmek mümkün. Ancak bugün böyle bir işleve gerek kalmadı çünkü giysilerimiz var. Bir de erkeğiniz tüylü halinizi değil tam tersini çekici buluyor olabilir. Kadın cinsel organını tüysüz haliyle daha çekici bulduğunu itiraf eden pek çok erkek var.
9) KOKUSU REGL DÖNEMLERİNDE DAHA BELİRGİN HALE GELİR
Söz kokulardan açılmışken öncelikle şunu belirtmekte fayda var; evet, her vajina kendine has bir kokuya sahiptir. Regl döneminden önce daha asidik olan bu koku, regl sonrasında daha keskin olmaya yatkındır. Ayrıca yoğun egzersiz ve tabii cinsel ilişki sonrasında (iyi ki doğal kayganlaştırıcınız var) ter bezlerinin daha fazla çalışması nedeniyle bu koku daha da fark edilebilir hale gelebilir.
10) AŞIRI SEKS YAPMAK SORUN YARATABİLİR
Düzenli seks, kendinizi iyi hissetmenize yardımcı olurken, kısa bir süre içinde çok fazla ilişki yaşamak vajinada yanma ve tahrişe, hatta idrar yolu enfeksiyonuna yol açabiliyor, özellikle kadının üstte olduğu pozisyonlarla klasik misyoner pozisyonu, penisin idrar yoluna temas ederek, bu bölgeye zararlı bakteri bulaştırması nedeniyle riskli kabul ediliyor. Ama hemen sevdiğiniz bu pozisyonlarla vedalaşmak zorunda kaldığınızı düşünmeyin, ilişkinin hemen sonrasında tuvalete gidip idrarınızı yapmak riski en aza indirecektir.
11) AKINTI MİKTARI DÖNEME GÖRE DEĞİŞEBİLİR
Yumurtlama dönemlerinde, vajinadan daha fazla miktarda (günde yaklaşık iki çay kaşığı) salgı gelir. Ancak ayın diğer dönemlerine göre bu salgı daha ince bir yapıda ve daha berrak bir renktedir. Bu normaldir. Ancak salgının koyulaşıp, kremsi bir hal alması; buna kaşıntı, yanma ve ağır kokunun eşlik etmesi acil olarak jinekologunuza görünme zamanının geldiğini gösterir.
>>>>>>>>>
12) UZUN SÜREN SEKS ORUCU NEDENİYLE TEKRAR BİR BAKİREYE DÖNÜŞMEZSİNİZ
Söylentiyi duymuşsunuzdur "Eğer çok uzun süre seks yapmazsanız vajinanız o kadar sıkı hale gelir ki, tıpkı bir bakireninki gibi ilk ilişkide rahatsızlık hissedebilir, hatta acı duyabilirsiniz". Bu kesinlikle doğruluk payı olmayan bir bilgi. Vajinal kaslarınız biraz kasılmış bile olsa, cinsel ilişki asla ilk seferki gibi acı vermez.
13) DÜZENLİ EGZERSİZ BÜYÜK YARAR SAĞLAR
Tıpkı uzun süre ağırlık kaldırmanın kol kaslarınızı geliştireceği gibi, pelvik tabanınızı destekleyen PC (puboccoccygeus) kaslarınızı çalıştırmanız vajinanıza sıkılık kazandırabiliyor yani diğer bir deyişle onu forma sokabiliyor. Ayrıca bu kaslarınızı kullanmayı öğrenmek orgazma ulaşmanızı da kolaylaştırıyor. Bu egzersizi yapmak için klozete oturun ve idrarınızı yaparken birden bire kesip, tutun. İşte PC kaslarınızı keşfettiniz. Şimdi idrarınızı yapmadığınız bir zamanda, bu kaslarınızı sıkın ve yaklaşık 10 saniye bu şekilde tutup, bırakın. Bu hareketi günde 10 ya da 20 tekrardan oluşan iki set halinde yapın. Farkı bir ay içinde hissedeceksiniz.
14) HİÇBİR ŞEY ORAYA KAÇIP, KAYBOLAMAZ!
Hayır; kesinlikle vajinanız kara delik değildir. Herhangi bir şey (örneğin bir tampon) vajinanıza ve oradan rahminize kaçıp, kaybolamaz. Bir tampon sadece ulaşabileceğinizden daha derin bir noktaya doğru kayabilir ve değiştirmeniz gerektiğinde çıkarmanız zorlaşabilir. Bu durumda yapmanız gereken dizleriniz kırık bir şekilde yere oturmanız ve çıkana kadar ıkınmanızdır. Eğer bu da işe yaramıyorsa üzülmeyin çünkü jinekologunuz bunu son derece acısız ve basit bir işlemle alacaktır.
Tabii eğlenmek adına çeşitli besin maddelerini vajinanızdan uzak tutmanızda her zaman fayda var. Çikolata sosu ve kremayı bile! Çünkü bunlar içeriklerinde bulunan şeker nedeniyle vajina bölgesinde ciddi enfeksiyonların ortaya çıkmasına sebep olabilirler.
>>>>>>>>>>
VAJİNAYA ESTETİK OLUR MU?
Bazı uzmanlar, vajinaya yapılan estetik girişimlerin seks sırasında alınan zevki artırdığını iddia etseler de, bu operasyonlar tıbbi açıdan nadiren zorunlu kabul ediliyor. Bu nedenle çoğu sigorta şirketinin kapsamlarına almadığı cinsel organ estetiklerinin bir riski de bölgedeki sinirleri zedeleme olasılıkları. Yine de bu operasyonların hangileri olduğu ve nasıl gerçekleştirildikleriyle ilgili ayrıntılı bilgiyi aşağıda bulabilirsiniz.
Vajina rejuvenasyonu (Yenilenmesi)
Vajinalarının çok genişlediğini ve bu nedenle seksten hiçbir zevk alamadıklarını iddia eden kadınlara çare olmak üzere geliştirilen bu operasyonda hedef vajina duvarlarını daraltmaktır. Ancak, bu operasyonu geçiren kadınların seksten dana fazla zevk aldıklarına ve daha fazla orgazm yaşadıklarına dair hiçbir bilimsel çalışma yok.
Labyoplasti (İç ve dış dudak estetiği)
Bu operasyonla, aşırı büyük ve rahatsızlık verecek derecede asimetrik olan iç ve dış dudakların şekli değiştiriliyor, düzeltiliyor. Ama öte yandan, iç ve dış dudakların asimetrik olması uzmanlarca son derece normal kabul edilen bir durum.
G-Noktası kolajen uygulaması
Kolajen ya da diğer kozmetik dolgu maddeleriyle G-noktasının doldurularak genişletilmesi prensibine dayanan bu işlemde hedef; duyarlılığı artırmak ve seks sırasında alınan zevki maksimuma çıkarmak. Enjeksiyonu 3-6 ay arasında tekrarlamak gerektiğini hatırlamakta fayda var ve tabii yöntemin etkinliğinin kesin olarak kanıtlanmadığını da belirtelim.
Kızlık zarı tamiri
Az sayıda kadının tekrar bekaretini kaybetme fantezisini gerçek kılmak üzere geliştirilen yöntemin düşüncesi bile rahatsız edici.
>>>>>>>>>>>
SORUN AĞRI MI?
Henüz nedeni tam olarak belirlenememiş bu iki sorun ilişki sırasında ciddi rahatsızlık ve ağrıya yol açabiliyor.
VAJINISMUS:
Vajinal kasların, istem dışı olarak aşırı kasılıp, cinsel ilişkiyi hatta tampon kullanmayı ve jinekolojik muayeneyi bile imkansız hale getirmesi olarak tanımlanıyor. Tedavisi için fizyolojik ve/veya psikolojik terapi önerilse de, tüm bunlar bazı kadınları aşırı stres altına sokuyor ki, yarar sağlamak yerine durumun daha da kötüleşmesine yol açabiliyor.
VULVA AĞRISI (VULVODYNIA):
Bu, genellikle, vulvada aşırı hassasiyet, dokunmayı bile imkansız hale getiren acı ve ağrıyla karakterize bir durumdur. Çoğu zaman, ağır mantar enfeksiyonu gibi ciddi hastalıklar sonrasında gelişiyor. Tedavisi, ağrı ve acının hafiflemesinde önemli rol oynayan antidepresan ilaçlarla gerçekleştiriliyor.
Kaynak: Cosmopolitan