Güncelleme Tarihi:
İş stresi, kullandığınız bir ilaç ya da aşırı spor, cinsel hayatınızı sekteye uğratabilir. İşte bu sorunlar, nedenleri ve çözüm yolları, Formsante Dergisi'nin ocak sayısında ayrıntılarıyla ele alındı.
Araştırmalara göre; aktif bir cinsel yaşam kalp ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor, ağrıları azaltıyor, kimi kanser türlerinin oluşmasını önlüyor ve depresyon gibi psikolojik sorunlarda olumlu etki sağlıyor. Yine araştırmalara bakacak olursak düzenli bir cinsel yaşam, genç ve canlı görünmemizin de en büyük yardımcısı. Uzun lafın kısası 'seks' ömrümüze ömür katıyor! Bu yüzden cinsel yaşamımızda 'minik' diye geçiştirdiğimiz sorunları aslında önemsemek gerekiyor. Üzerinde hiç durmadığımız sorunlar zamanla çığ gibi büyüyerek, genel olarak tüm yaşantımıza gölge düşürebiliyor! Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Kağan Kocatepe ile Tıbbi Seksoloji Uzmanı Dr. Akif Poroy, cinsel yaşantımıza gölge düşürebilecek faktörleri çözümleriyle birlikte anlatıyor.
İş stresi
İster büyük bir holding patronu olun, ister bir mağazada satış görevlisi olsun, stres herkesi bir şekilde pençesi altına alıyor. Sabah erken kalkma zorunluluğu, zamanın önemli bir bölümünü yoğun trafikte harcama, bitmek bilmeyen iş randevuları ve rekabet ortamı yüzünden stresi iliklerimize kadar hissediyoruz. Koşuşturma akşam evde de devam ediyor. Stres ve yorgunluğun faturası cinsel isteksizlik, orgazm güçlüğü veya ereksiyon güçlüğü gibi ciddi sorunlar olarak karşımıza çıkıyor.
Ne yapmalı? İş yaşantınıza ayırdığınız süre ne kadar fazla olursa olsun, cinselliği göz ardı etmemeniz gerekiyor. Akşamları eve iş taşımamakla başlayabilirsiniz mesela.
İlaçlar
Hep söylüyoruz, medikal tedavi son yıllarda kaydettiği büyük gelişmelerle hastaların daha kaliteli bir yaşam sürmesini, hatta insan ömrünün uzamasını sağlıyor. Ancak özellikle mide, tansiyon, diyabet ve depresyon ilaçları santral sinir sistemine etki ederek cinsel yaşamı sabote edebiliyor.
Ne yapmalı? İlaç kullanımı tedavinin önemli bir parça ama cinsel yaşamın olumsuz etkilenmesini de görmezden gelmemek gerekiyor. Eğer ilaç tedavisinin ardından cinsel hayatınızda sorunlar başladıysa, bunu doktorunuzla mutlaka paylaşın.
Fiziksel hastalıklar
Diyabet ve hipertansiyon gibi sağlığı bozan her türlü rahatsızlık dolaylı ya da doğrudan cinsel yaşamı olumsuz yönde etkiliyor. Örneğin kandaki yağ ve kolestrol değerleri yükselince damar sertliği gelişebiliyor. Bu hastalığın etkisi altında kalan erkeklerde de sertleşme sorunu, yani ereksiyon bozukluğu ortaya çıkıyor. Ereksiyonun kadınlardaki karşılığı dış genital bölgedeki salgı bezlerinin faaliyetiyle gelişen kayganlaşma. Kronik hastalıklar kadındaki bu mekanizmayı bozarak cinsel ilişkide sorun yaşamasına neden olabiliyor.
Ne yapmalı? Kronik bir hastalığınız varsa, daha kaliteli bir cinsel yaşam için nelere dikkat etmeniz gerektiği konusunda doktorunuzdan bilgi edinmelisiniz.
Aşırı egzersiz
Uzmanlar, formunu korumayı başaran kişilerin vücutlarıyla barışık olduğunu, utangaçlıklarını veya korkularını bir kenara bırakarak cinsel yaşamda daha aktif bir rol üstlendiklerini belirtiyor. Vücudu forma kavuşturmanın yolu elbette düzenli spor yapmaktan geçiyor. Tabii egzersizi abartmadığınız ve bedeninize gereğinden fazla yüklenmediğiniz sürece! Çünkü, aşırı uygulanan egzersiz kandaki hormon seviyelerini olumsuz yönde etkileyerek cinselliğe darbe indirebiliyor.
Ne yapmalı? Uzmanlar egzersizin mutlaka bir doktor kontrolünde yapılması gerektiğine dikkat çekiyor.
Alkol tüketimi
Romantik bir gece geçirmek için fazla şeye gerek yok aslında. Mum ışığında bir yemek, biraz fantezi yeterli aslında. Yanına bir iki kadeh kaliteli, güzel bir şarabın da iyi gideceğini itiraf ediyoruz. Unutmamalı ki alkol kararınca alındığında afrodizyak özellik taşıyor. Zaten uzmanlar da cinsel güdüleri artırmak için özellikle şarabı öneriyorlar. Ancak her şeyde olduğu gibi alkolün de fazlası geri tepiyor! Yüksek dozlarda alındığında ise cinsel güdüleri azaltıyor ve erkeklerde ereksiyon sorununa neden oluyor.
Ne yapmalı? Ne diyordu atalarımız? 'Azı karar, çoğu zarar!' Uzmanlar, aşırı tüketilen alkolün cinsel organın sertleşmesini engellediğine ve kadınlarda regl düzensizliklerine yol açtığına dikkat çekiyorlar.
Bulaşan hastalıklar
Genital herpes, bel soğukluğu, klamidya veya AIDS... Bu hastalıkların tedavi edilmediği takdirde kısırlıktan iç organ iltihabına, erken doğumdan anne karnındaki bebeğin ölümüne kadar pek çok ciddi sonucu var. Üstelik bazıları sadece cinsel ilişkiyle değil, yakın beden teması, öpüşme ve oral ilişkiyle bile geçebiliyor. Kimi hastalıklar ağrı, akıntı, idrar yaparken yanma gibi belirtiler verirken, kimileri ise sinsi sinsi ilerliyor. Bu hastalıkların erken teşhis ve tedavisi için düzenli kontrollerinizi ihmal etmemeniz gerekiyor.
Ne yapmalı? Bana bulaşmaz demeyin, cinsel ilişkiye girerken prezervatif kullanmayı mutlaka alışkanlık edinin. Unutmayın ki prezervatif genital herpes ve AIDS gibi cinsel yolla bulaşan hastalıklardan koruyan tek doğum kontrol yöntemi. Ayrıca sık partner değiştirmekten kaçının ve tanımadığınız kişilerle de ilişkiye girmeyin.
Çözümleri neler
Günümüzde cinsel organlardaki estetik sorunlara cerrahi yöntemle çözüm bulunuyor.
Yeni geliştirilen ilaçlarda cinsel yaşamı olumsuz yönde etkileyen yan etkilerin azaltılmasına özellikle çaba gösteriliyor.
Uzman denetiminde uygulanan egzersizler, bedeninize gereğinden fazla yüklenmenizi önleyerek cinselliğinizi sağlıklı bir şekilde yaşamanızı sağlıyor.
Gelişen medikal tedavi ve psikoterapi teknikleri sayesinde psikiyatrik hstalıklar günümüzde başarıyla tedavi edilebiliyor.
Prezervatifler, cinsel ilişki sırasında geçebilecek hastalıklardan yüzde 99 gibi yüksek oranda koruyabiliyor. Üstelik günümüzde kadınlar için de prezervatif mevcut.
Meditasyon, yoga, refleksoloji, reiki, shiatsu gibi pek çok yöntem stresten arınmanıza yardımcı oluyor.