İftarda çok yemeyin

Güncelleme Tarihi:

İftarda çok yemeyin
Oluşturulma Tarihi: Ekim 22, 2005 06:00

İftarda fazla yemek tüketmek kalp krizine davetiye çıkarıyor. Kararında ve öğünlere bölerek yemek daha sağlıklı.

Haberin Devamı

Ramazan ayını oruç tutarak geçirmek isteyen, aynı zamanda kalp hastalığı riski taşıyan kişilerin çok dikkatli olması gerekiyor. Özellikle, ailesinde kalp hastalığı, hipertansiyon, şeker hastalığı, yüksek kolesterol problemleri olanların oruç tutmaya başladıktan sonra kendilerine dikkat etmeleri, rahatsızlık yaşamaya başladıklarında ise vakit kaybetmeden önlemlerini almaları gerekiyor. Ramazan'da oruç tutmanın kalp sağlığını nasıl etkilediğini Memorial Hastanesi Kardiyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Servet Öztürk anlattı.Açlığın kalp krizi riskini artırmadığı belirten Prof. Dr. Servet Öztürk, şikayetlerin ve krizlerin iftardan sonra artığına dikkat çekti: "Gün boyu aç, susuz kalmak kalp krizi riskini tetiklemiyor. Susuz kalmak kanın biraz koyulaşmasına sebep olsa da kalp hastalarının kullandığı ilaçlar kanın pıhtılaşmasını azaltıyor. Ramazan ayında gündüzleri hiç kalp krizi vakası meydana gelmiyor. Enfarktüs geçirenlerin çoğu akşam yemeklerinden sonra hastaneye geliyor. Çünkü, kişiler bütün gün süren açlığın ardından çok yağlı ve ağır yemekler yiyerek kalp krizine davetiye çıkarıyorlar. Ayrıca Ramazan ayında oruç tutmak damar sertliği yani kronerlerinde darlık olan kişilerde de hastalıkların ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu yüzden kişinin ailesinde kalp hastalığı, şeker, yüksek kolesterol varsa, sigara kullanıyorsa riskli gruptadır. Oruç tutarken sıkıntı yaşarsa mutlaka bir uzmana başvurmalıdır."Kalp hastalığı olanlar iftarda ve sahurda hafif besinler tüketmeliKalp hastalarının beslenirken nelere dikkat etmeleri gerektiğini Prof. Dr. Öztürk anlattı: "Kalp diyeti çok zorlayıcı, hayattan bıktırıcı bir diyet değildir. Kalbini seven kişilerin her zaman kilolarına dikkat etmeleri gerekiyor. Fazla kilo, kalp hastalığının yanı sıra şeker hastalığı gibi birçok rahatsızlığı da beraberinde getiriyor. Kalp hastalıklarından korunmak için koyun eti, sakatat, katı yağ gibi ağır besinlerden uzak durulmalı. Sebze, meyve, balık, tavuk ve sıkı yağ tüketmeye özen gösterilmeli. Sahurda ise 'çok yemek tok tutar' inancından vazgeçilmeli. Çünkü sahurda ne kadar az ve hafif yenirse o kadar az acıkılır. Sahurda yemek fazla yendiğinde insülin salgısı başlar, kan şekeri düşer ve açlık hissi artar. Ancak az yemek tüketildiğinde kan şekeri geç düşer. Bu yüzden sahur sofraları kahvaltı sofraları gibi hazırlanmalı. Zeytin, yağsız peynir, domates ve kepek ekmeği tercih edilmelidir."Damar sertliği ya da kalp hastalığı olanlarda iftar sonrası birtakım belirtiler oluyor mu?Kalp ağrılarının çoğunlukla tok karnına çıktığını belirten Prof.Dr. Öztürk kalp krizinin belirtilerini şöyle sıraladı: "Kalp ağrılarının çoğu tok karnına ortaya çıkar. Hastaların bazıları 'Ben merdivenleri aç karnına çıkıyorum ama tok karnına çıkamıyorum' der. Kandaki koyulaşma arttığı için bütün enfarktüsler iftardan sonra meydana gelir. Göğüs ağrısıyla birlikte terleme mutlaka görülür. Hasta sıkıntı hisseder. Kabına sığmıyor gibidir. Çünkü adrenalin salgısı artmıştır. Damarın tipine göre bazılarında nabız yavaşlar, yüz solar. Bazılarında nabız hızlanır ama tansiyon düşer, yüz kızarır. Toplum arasında 'Yüzünden kan çekildi' diye tabir edilen bir donukluk oluşur. Bu durumda kişinin vakit kaybetmeden en yakın hastaneye ulaştırılması gerekir."

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!