Güncelleme Tarihi:
Çelik, yaptığı açıklamada, diyetin, kişinin kendisi için gerekli olan günlük besini alması anlamına geldiğini, aslında kısıtlı bir şeyi ifade etmediğini belirtti.
Diyeti insanların kilo vermek olarak algıladığını belirten Çelik, oysa hasta olan ve kilo almak isteyen kişilerin de diyet yaptığına işaret ederek, diyette kişiye, gerekli olan besinlerin verildiğini ifade etti.
İnsanların rasgele diyet uygulamaması gerektiğini, en iyi diyetin en iyi beslenme şekli olduğunu dile getiren Çelik, diyetin ne zaman, ne kadar, ne türde, nasıl hazırlandığının önemli olduğunu bildirdi.
Çeşitli yerlerden alınan zayıflama diyetlerinin başkalarının kalıplarına göre düzenlenmiş diyet kaydeden Çelik, şunları söyledi:
"Onlara iyi geldiği için başkasına da öneriyorlar. Her diyet herkese iyi gelmez. Kısıtlama herkes için doğru değildir. İlaçlar bile herkese göre farklılık gösterir. Herkesin kilosu, boyu, cinsiyeti, yemek kültürü ve yaşadığı coğrafya aynı değildir. İnsanlar birbirinden çok farklıdır. Bu kadar farklılığın olduğu bir yerde aynı diyetin herkesi zayıflatacağı düşünülemez.
Biz aç kalarak mı yoksa beden ve akıl sağlığımızı koruyarak mı zayıflamak istiyoruz, öncelikle bunu belirlememiz lazım. Akıl ve beden sağlığımızı korumamız için kendimize uyan zayıflama diyeti uygulamalıyız. Kendi başına zayıflama diyeti uygulanamaz. Böyle diyenler insanları dolandırıyor. Herkesin diyeti kendine göredir. İnsanı zayıflatabilecek mucizevi bir besin yoktur. Yok lahana, yok karpuz diyeti... Bunlar insanı zayıflatmaz. Doğru olan az ve sık, her türlü besini almaktır."
Zayıflama hevesi hayatına mal olabilir
Ayda 4 kilodan fazla kilo vermenin zararlı olduğuna dikkat çeken Çelik, ''Ciddi halsizlik, yorgunluk, derinleşmiş anemi, vitaminsizlik ortaya çıkar. Çünkü o dönemde vücut savunmasız bırakılıyor. Vücudun başına her şey gelebilir. Basit bir baş dönmesiyle yolda düşebilirsiniz ya da tansiyonun düşmesi sonucu önünüzden geçen arabayı göremeyebilirsiniz. Zayıflama hevesi hayatınıza mal olabilir'' diye konuştu.
Çelik, 12-21 yaş arasında çok kısıtlı zayıflama diyetlerin yapılmasının kişinin gelecekteki hayatı üzerinde ciddi tehlikeler oluşturabileceğini, ergenlik döneminde çok kısıtlı uygulanan diyetlerin gelişimi düşüreceğini, okuldaki başarıyı azaltacağını, öğrenme sürecini zayıflatacağını anlatarak, aç bir çocuktan iyi bir performansın beklenemeyeceğini vurguladı.
Zayıflamak isteyen kişinin önce kendi davranışlarını gözden geçirmesi gerektiğini; tatlı, ekmek, dondurma, kuruyemiş gibi besinlere olan alışkanlığını, bağımlılığını bırakmak zorunda olduğuna işaret eden Çelik, alışkanlığı ve bağımlılığı hayatından çıkarmayan kişinin diyetten sonra tekrar kilo alacağını kaydetti.
Zayıflamak isteyen kişinin alışkanlık ve bağımlılıklarından vazgeçtikten sonra bir hekim ile beslenme ve diyet uzmanı kontrolünde hazırlanan diyeti uygulaması gerektiğini bildiren Çelik, ''hekim ile beslenme ve diyet uzmanı, o kişi için uygun olan diyeti belirler. Kişiye göre doğru olan diyeti bulurlar. Sağlıklı yaşayabilmemiz için uzun döneme yayılmış bir program yapılmalıdır. Bu programda insana olabildiği kadar az, sık ve çok çeşit uygulanır. Rasgele diyetleri insanlar kullanmamalıdır'' dedi.