Güncelleme Tarihi:
Gebeliğin en önemli dönemi ilk 3 aylık zaman dilimidir; çünkü bu dönemde bebek ya da anne kaynaklı olan problemlere bağlı olarak düşükle karşılaşılabilir. 40 haftalık bu yolculuğun 20 haftasından daha önce gerçekleşen gebelik sonlanması düşük olarak nitelendirilir. Düşüklerin %80’ininden fazlası ilk 3 aylık dönemde gerçekleşir. Erken dönemde gerçekleşen düşüklerin büyük bir bölümü bebekteki kromozom kaynaklı bozukluklardan ya da geç dönem gebeliğin getirdiği risklerden kaynaklanır. Bu oran 20 yaşın altındaki kadınlarda %12 iken 40 yaş üstü kadınlarda %26’ya kadar yükselir.
Bu nedenle özellikle ilk 3 ayda ultrasonla takip çok önemlidir. Çünkü her düşük kanamayla gerçekleşmeyebilir; çoğu düşük vakasında embriyonun kalp atışı çok daha önceden durduğu halde kanama geç bulgu olarak ortaya çıkabilir. Karşımıza sıklıkla çıkan boş gebelik tanımı ise kalp atışı çok erken dönemde kaybolmuş ya da hiç ortaya çıkmamış bir embriyonun ultrason takiplerinde görülmemesidir.
Düşük riskini artıran etmenler
Yapılan araştırmalar boş gebeliğin büyük bir bölümünün kromozom yapı bozukluğundan kaynaklandığını göstermektedir.
Boş gebelik teşhisinden sonra bu gebeliğin kendiliğinden sonlanmasını beklemek doğru bir yaklaşım değildir. Gebelikte görülen mide bulantısı, göğüslerin büyümesi ve hassasiyetinin artması gibi belirtiler kaybolmaya başlasa da rahim büyüklüğünde bir değişiklik olmaz. Ultrason eşliğinde boş gebeliğin tanısı konulduktan sonra yine ultrason eşliğinde cerrahi olarak müdahale edilmesi ve gebeliğin sonlandırılması gerekir. Gebeliğin sonlandırılması genel anestezi altında dilatasyon, aspirasyon ve küretaj işlemi ile yapılır. Sekiz haftadan küçük gebeliklerde diletasyon ve aspirasyon yeterli olabilir.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. İsmet Gökçen
https://www.instagram.com/op.dr.ismetgokcen/