Güncelleme Tarihi:
İlk aşkınıza takılıp kalmak, bütün hayatınızı ve ilişkilerinizi etkileyebilir. Birçok yetişkin, hayatları boyunca ilk aşklarını düşünüp durur. "Şu anda nerede, ne yapıyor acaba? Nasıl biri oldu?" tabi bu soruların bazıları sadece meraktan sorulur fakata genellikle ilk aşkını atlatamamış insanların hayıflanmalarıdır. Özellikle kadınlar için ilk aşk çok fazla önem taşır. İlk aşklar kadınları dünyaya farklı bakmasını sağlayan ufak pencereler gibidir ve bir kadın bu penceren gördüğü şeyleri bir daha asla unutmaz.
İster çocukluk aşkı olsun, ister gençliğinin ilk aşkı, her zaman kadınların kalplerinin bir köşesinde saklanır. Üstelik bunun yaşla bir ilgisi de yok, orta yaşlara gelmesine rağmen ilk aşkını unutamamış birçok kadın var. Peki, bunun hayatınızı nasıl etkilediğinizi düşünüyor musunuz?
İlk aşkı unutamamak en başka şimdiki ve gelecek ilişkilerde huzursuzluklara yol açıyor. Kadınlar tanıştıkları her erkeği hayatlarına giren ilk erkekle karşılaştırıyorlar ve ona benzer insanlarla birlikte olmaya çalışıyorlar. Doğal olarak asla ona benzeyen birini bulamıyorlar ve mutsuz oluyorlar.
Bazen kadınlar ilk aşklarını aramaya kalkıyorlar, onu başka erkeklerde bulamayınca kendisini aramaya başlıyorlar. Bulduklarında ise çoğunlukla ya evlenmiş, ya da başka bir ilişki içinde oluyorlar. Bu da kadınları mutsuzluğa ve umutsuzluğa itiyor.
Her ne kadar hayatının en özel insanlarından biri olsa da, üzerinden biraz zaman geçtikten sonra ilk aşkınızdan vazgeçmelisiniz. Gelmeyecek bir insanı beklemenin kimseye faydası yok. Etrafınızdaki diğer erkeklere bakın ve sevebileceğiniz, sizi seven birini bulun. Sürekli eskiyi düşünmekten vazgeçin, ileriye bakmaya başlayın. Yeni insanlarla tanışın ve hayatınıza devam edin.