Güneş kızdırmaya başladı, dikkat!

Eczacıbaşı İlaç Pazarlama, Daylong Ürün Yöneticisi Fatih Şafak sorularımızı cevapladı.1.Güneşin zararlı etkileri nelerdir, kısaca bahsedebilir misiniz?Yaz mevsiminin etkisini hissettirdiği şu günlerde güneşin keyfini çıkarırken zararlarına karşı da korunmayı unutmamalıyız. Güneşe ilk çıktığımızda karşılaşabileceğimiz güneş yanığı, alerjik reaksiyonlar ve halk arasında uçuk adıyla bilinen herpes simplex gibi bazı viral enfeksiyonlar güneşin kısa dönemli zararları olarak sınıflandırılabilir. Güneşin en tehlikeli zararları ise uzun dönemde ortaya çıkmaktadır. Cilt kanserleri ve erken cilt yaşlanmaları uzun dönemli etkileridir. Yapılan araştırmalar cilt kanserinin en büyük nedeninin güneş hasarları olduğunu ortaya koymaktadır.2.Güneşin en zararlı ışınları hangileridir? Güneşe bağlı olarak ciltte ne gibi hasarlar görülebilir?Güneşin tüm ışınları korunulmadığı sürece zararlıdır. Ancak Ultraviyole A ışınları uzun dönemli zararlara neden olduğu için daha zararlı sayılıyor. Ultraviyole B ışınları ise kısa dönemli zararlara neden oluyor, örneğin güneş yanıkları bu ışınlar yüzünden oluşur. 10 yaşın altındaki çocukların yüksek derecede ultraviyole ışınlarına maruz kalması daha ileriki yaşlarda cilt kanseri riskini arttırıyor. Bu nedenle çocukların güneşten korunması daha önemlidir.3.Güneşin yarattığı bu zararlı etkilerden nasıl korunabiliriz?Güneşten korunma alışkanlığı çocukluk çağlarından itibaren kazandırılmalıdır. Ancak sadece yaz aylarında değil yılın her mevsimi korunmak önemlidir. Özellikle UVA ve UVB ışınlarına karşı koruma sağlayabilen güneş koruyucuları tercih edilmelidir. Kış ve sonbahar aylarında içinde 16 koruma faktörü içeren koruyucular yeterli olabilirken yaz aylarında daha yüksek koruma faktörü içeren güneş koruyucuları tercih edilmelidir.4.Güneşin zararlı ışınlarından korunmak için güneş kremi kullanmak yeterli midir?Güneş koruyucuları özellikle deri kanserlerinden korunmada tek başına yeterli değildir. 11.00-16.00 saatleri arasında güneş altında kalınmamalı, UV filtreli gözlükler kullanılmalı, giysi ve şapka gibi koruyucu kıyafetlerle korunulmalıdır.5.Siz güneş koruyucusu tavsiye ederken nelere dikkat ediyorsunuz?Öncelikle kişinin yaşına dikkat ediyoruz. Çocuklara ve bebeklere onlar için özel olarak üretilmiş ürünler tavsiye ediyoruz. Cilt özellikleri ve cilt hastalıkları ise seçim yaparken göz önüne aldığımız diğer kriterler. Koruyucunun UVA ve UVB'ye karşı etkili koruma sağlaması, dayanıklı olması ve kullanımının kolay olması da koruyucu krem seçiminde rol oynayan önemli etkenlerdir.6.Piyasada çok fazla güneş kremi var, seçerken nelere dikkat etmeliyiz?İyi bir koruyucu bilimsel çalışmalarla ispatlanmış etkin madde içermelidir. Suya dayanıklı olmalı ve bilimsel verilere dayanmalıdır. Kullanımı estetik sorunlar yaratmamalı yani yağlı olmamalı ve deride beyaz bir tabaka bırakmamalıdır. Aynı zamanda terlemeye dayanıklı olmalı ve sürüldükten 20 dakika içerisinde koruyucu etkisini göstermeye başlamış olmalıdır.7.Güneşten korunmada yenilikler var mı?Halen istediğimiz düzeyde olmasa da güneşten korunmada bilinç düzeyi artmakta. Bu doğrultuda yenilikçi ürünler özellikle son yıllarda ülkemizde de bulunuyor. Örneğin Lipozom teknolojili güneş koruyucularının son dönemde ön plana çıktığını görüyoruz8.Lipozom teknolojisine sahip güneş kremlerinin diğer kremlerden farkı nedir?Lipozom teknolojisine sahip ürünlerin farkı; içerdikleri kontrollü salınım sitemi sayesinde bir anda değil zaman içinde kontrollü bir şekilde deriye ulaşmasıdır. Dolayısıyla deriye olan etkisi daha uzun sürer, daha iyi bir koruma sağlarlar. Aynı zamanda su bazlı olduğu için yağ içermiyor ve bu sayede her cilt tipi için kullanılabiliyor.9.Güneşin zararlı ışınları ve cilt sağlığı ile ilgili eklemek istedikleriniz var mı?Güneşin bütün bu zararlarını göz önüne alarak erken yaşlardan itibaren mutlaka güneşten korunmalıyız. Güneş koruyucu kullanıldığında bile güneş altında kalma saatleri uzatılmamalıdır. Çocukların güneşten çok iyi korumaları gerektiği gibi konularda halkın bilgilendirilmesi biz uzmanlar için çok önemli. Unutmamalıyız ki 40 yaşın üzerinde ortaya çıkan deri kanserlerinin temelinde çocukluktan başlayan süreç saklıdır.