Glokom ciddiye alınmazsa körlüğe yol açıyor

Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Haluk Ertürk, sıklıkla 40 yaş üstü kişileri etkileyen, ancak her yaşta ortaya çıkabilen hastalığın, dünyada körlük nedenleri arasında ilk 3 sırada bulunduğunu kaydediyor.Doğumsal olan glokom hastalığında bebeklerin gözlerinin normalden daha büyük ve kornea denilen şeffaf tabakanın bulanık olduğu görülüyor, bu gibi durumlarda bebeklerin bir an önce bir göz doktoruna götürülmesi gerekiyor.Hastalık kendini şidetli göz ağrısı, görmede bulanma ve azalma, gözde kızarıklık, mide bulantısı ve kusma şeklinde gösteriyor. Bu durumda acil tedavi gerekiyor. Çoğunlukla 40 yaş üstü kişilerde oluşan hastalık, genellikle yıllar içinde yavaş ilerliyor ve çoğu kişide hastalığa ait herhangi bir belirti görülmeden seyrediyor. Glokom,hastalar tarafından ancak ileri dönemde ve belirgin görme kaybı ortayaçıktığında farkediliyor. Glokomu olan kişilerin görüş açısı daralıyor ve bir borunun içinden bakıyor gibi görüyorlar. Bu hastalıkta görme kaybı olduktan sonra geri dönüş yoktur. Onun için erken tanı çok önemli. Teşhis için dikkatli bir göz muayenesi şarttır. Ailesinde glokom hastalığı olanlar, sigara içenler, yüksek ve düşük kan basıncı olanlar, uzun süreli kortizon tedavisi görenler, migren ve şeker hastalarıyla siyah ırktan olanların risk grubunda bulunuyor. Tanı koyulduktan sonra hastalık tamamen iyileştirilip ortadan kaldırılamıyor, ancak tedaviyle kontrol altına alınabiliyor. Hstalığın tedavisinde öncelikle göz içi basıncını düşüren çeşitli ilaçlar kullanılıyor, bu ilaçlar genellikle göz damlası oluyor, gerekirse cerrahi ve lazer tedavileri de uygulanıyor.