Mis Kokulu, Ekşi Tatlı: Hibiskus Çayının Sağlığa Faydaları

Hibiskus, halk arasında kerkede, nar çiçeği ve Mekke gülü adıyla da bilinen bir çöl bitkisidir. Mavi, beyaz, turuncu renkleri olsa da en makul ve yaygın olanı koyu kırmızı yapraklı olanlardır. Ekşimsi tadı ise hibiskus bitkisinin çiçeklerinden gelir.

Esas olarak Karayip, Meksika, Orta Amerika ve Güney Amerika ülkelerinde yetişen yapraklı bir bitki türü olan hibiskus, ekşi tadıyla bilinir. Bu şifalı bitkinin, Afrika çöllerinde yaşayan bedeviler tarafından susuzluğu giderici bir bitki olarak kullanıldığı söylenir.

Özellikle C vitamini yönünden zengin olan hibiskus, kan şekerinin ve yüksek tansiyonun dengelenmesine yardımcı olur. Bununla da kalmayıp iyi huylu kolesterolün yükseltilmesinde etkisi olduğu gözlenmiştir.

Aynı zamanda güçlü bir antioksidan olan bitki, kış aylarında hastalıklardan korunmada vücudun direncini artırmaya yarar. Bağırsak yumuşatıcı özelliğiyle sindirimi kolaylaştırır. Hibiskusa bu özelliği kazandıran içeriğindeki manik asit ve yüksek orandaki magnezyumdur. İçindeki bu maddeler sayesinde şişkinlik şikayeti olanların, sorunlarını gidermede kullanılır.

Ayrıca mide kanserine karşı koruyucu bir kalkan niteliğindedir. Yapılan araştırmalar, hibiskus özünün kanserli hücre sayısını azalttığı ve mide kanserindeki yayılmayı önlediğini ortaya çıkardı.

Karaciğer, kornea, beyin ve böbreklerde fazla bakır birikmesi sonucu oluşan Wilson hastalığını iyileştirici bir bakım kürü olarak kullanılır.

Kafein içermemesi ve yüksek su tutma kapasitesiyle hazım sorunlarını gidermede yardımcı olur. Kış aylarında sıklıkla yaşadığımız soğuk algınlığında da nefes açıcı özelliği sayesinde gözde bitki çayları arasında yer alır. Bu durumlarda, hibiskus bitki çayının günde en az bir bardak içmek öksürük ve ateş şikayetlerinin giderilmesinde etkili rol oynar.

Tansiyonu düşürmede etkili olan hibiskus, tip 2 diyabet hastaları için de tansiyon dengeleyici özelliktedir. Ayrıca vücuttaki kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olur.

Aynı zamanda diyet yapanlar için de tatlı krizlerinin önüne geçerek diyetin bir parçası haline gelebilir. Kilo vermeye yardımcı olurken, sindirimi düzenler ve vücuttaki ödemin atılmasına yardımcı olur, hızlı yağ yakımına olanak sağlar.

Hibiskusun yetiştirildiği toprak, içinde barındırdığı vitamin ve mineral değerlerini etkiler. Bu nedenle hibiskusu seçerken, bitkinin mutlaka demir ve magnezyum yönünden zengin bir toprakta yetişmiş olması gerekir. Aksi taktirde etkisi azalır ve ağır metallerin vücuda geçmesine neden olabilir. Hibiskus seçerken tadının ekşimsi olmasına dikkat edilmeli. Eğer damakta ekşi bir tat bırakmıyorsa, raf ömrü geçmiş olabilir.

Ayrıca hibiskus düşük etkisi yapabileceği için hamileler tarafından kullanılması pek önerilmez. Aynı şekilde emziren anneler için de yan etkileri olabilir. Tansiyon ve kolesterol ilaçları kullanan kişilerce de ilaçlarla tepkimeye yol açabileceğinden doktor kontrolünde tüketilmesi önerilir.

Hibiskus bitkisini, içerdiği anthocyanin grubu etkin maddelerin yol açabileceği olumsuz durumlar sebebiyle, guatr ve tiroid şikayeti olanların kullanmaması gerekir.

Birçok hastalığa iyi gelen hibiskus çayını hazırlamak için; kaynamış bir su bardağı suya bir iki adet hibiskus yaprağı atılır. Daha yoğun bir tat isteyenler yaprağın sayısını artırabilir. İsteğe bağlı olarak zencefil ve tarçın da eklenebilir.

Karışımın demlenmesi için 15 dakika kadar beklenir, fazla bekletildiğinde yaprakları acımsı bir tat bırakır. Demlenme aşamasından sonra limon ve balla tatlandırılabilir. Daha fazla ölçülerde yapılan hibiskus çayını, üç gün boyunca buzdolabında bekletebilir, ayrıca isteğe göre soğuk olarak da tüketebilirsiniz.