Kansersiz Yaşam Mümkün!
.
Çağdaş kanser tedavisinin multidisipliner olarak, yani pek çok dalın işbirliği ile gerçekleştirilmesi gerekir. Tedavi planı tıbbi onkolog, cerrah, patolog, radyolog ve radyasyon onkoloğunun bir arada karar vermesi ile yapılır.
Kanserden korunmanın yollarından söz etmek için kanserin kesin sebebini tespit edebiliyor olmamız gerekiyor. Ancak, maalesef günümüzde kanser vakalarının çok büyük bir çoğunluğunda kansere yakalanmanın kesin nedeni bilinmemektedir. Bununla birlikte kansere neden olan bazı faktörleri bilmekteyiz. Bunları kısaca sıralarsak;
Sigara ve aşırı alkol kullanımıRadyasyona maruz kalmaBazı virüslerGıdalardaki katkı maddeleriUzun süre güneş ışığına maruz kalmakAşırı dozda röntgen ışınına maruz kalmakBazı kimyasal maddeler (katran, benzin, boya maddeleri, asbest vb.)Hava kirliliğiGenetik yatkınlık Kötü beslenme alışkanlığı
Kanserin kesin sebebi ya da sebeplerini bilemesek de kişiyi bazı kanser türlerine yatkın hale getiren genler, kanser oluşumuna yol açan virüsler, radyasyona maruz kalmak ve çeşitli kimyasal maddeler, kanser sebepleri arasında sayılabilir. Bağışıklık sistemindeki bozulmalar, çeşitli çevresel faktörler ya da beslenme tarzımız da kanser oluşumunda rol oynayabilir. Kanserleşen hücrelerdeki temel bozukluğun genlerdeki farklılaşmayla başladığı birçok bilimsel çalışmada dikkat çeken bir konudur.Lösemi Belirtilerine Dikkat!
Genlerdeki bozukluklar doğuştan olabileceği gibi, sonradan meydana gelen bir etkiyle de olabilir. Genlerde, mutasyon denilen bozulmalar hücrenin normal kontrol mekanizmalarını bozup kontrolsüz çoğalmasına yol açabilir. Örneğin; beyin, meme, prostat ve böbrek gibi organların kanserlerinde p53 genindeki mutasyonun rol oynadığı kanıtlanmıştır.Bütün bu bilgiler ışığında kansere yakalanmamak için yapılması gerekenlerle ilgili kesin bir şey söylenemese de risk faktörünü azaltacak bazı tedbir ve yaşam biçimi önerileri bulunmaktadır:
Erken tanıyı ciddiye alın:
Yılda en az bir kez check-up yaptırın. Günümüzde birçok kanser türünde erken tanı, tedavi sürecini ve hastalığın yok edilmesini kolaylaştırmaktadır. Özellikle aile geçmişinde, genetik yatkınlığı yüksek olan kanser türü bulunanların, orta yaş ve üzerinde bu kanser türlerini tespite yönelik testleri düzenli olarak yaptırmaları çok önemlidir.
Kilonuzu kontrol altında tutun; düzenli egzersiz yapın:
Kilo almayın ve ideal kilonuzu korumaya çalışın. Obezite ve menopoz sonrası şişmanlama, meme kanseri için ciddi bir risk faktörüdür. Aynı zamanda düzenli olarak egzersiz yapmaya çalışın. Egzersiz ve yürüyüş gibi hafif sporlar meme ve kolon kanseri riskini azaltır.
Sigarayı bırakın, alkol tüketimini sınırlı tutun:
Sigara kullananlarda akciğer kanseri gelişme oranı, kullanmayanlara göre 20 kat fazladır. Akciğer kanserlerine yakalanan kişilerin yaklaşık yüzde 90’ında sigara kullanımına rastlanmıştır. Ağız içi, baş-boyun bölgesi, ses telleri, idrar kesesi ve yolları kanserleri ile pankreas kanseri de tütün kullanımıyla doğrudan ilişkilidir.
Akdeniz tarzı beslenmeye özen gösterin:
Yağlı ve yüksek kalorili gıdalardan uzak durun. Hayvansal proteinleri ve özellikle kırmızı eti az tüketin. Beyaz un ve beyaz şeker tüketimini hayatınızdan çıkarın ya da mümkün olan en az miktarda kullanın. Paketlenmiş ve katkı maddesi ilave edilmiş, taze olmayan ürünleri tercih etmeyin; taze ve doğal ürün kullanmayı seçin. Vücudunuz için gerekli miktarda omega-3 içerikli besinleri beslenme programınıza dahil edin. Yüksek lifli gıdaları, sebze, meyve ve tahılları bol bol tüketmeye özen gösterin