Kadınlar arasında en sık görülen ikinci kanser... Artık gençlerde de sıklıkla ortaya çıkıyor
Jinekolojik kanserler kadın üreme organlarında başlayan kanser türüdür. Bu kanserler, kadınların üreme sistemiyle ilgili çeşitli organlarda ortaya çıkar ve türlerine göre farklı belirtiler gösterir. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Deniz Özgen jinekolojik kanserlerin türleri ve tedavi yöntemleriyle ilgili önemli noktalara değindi.
Kadın üreme organlarından kaynaklı kanserleri inceleyen bilim dalına jinekolojik onkoloji denilmektedir. Jinekolojik kanserler kadın üreme organlarının herhangi birinde veya aynı anda birkaç organda görülebilir. Bulundukları organa göre rahim kanseri, rahim aÄŸzı kanseri, yumurtalık, fallop tüpü, vulva ve vaden kanserleri olarak adlandırılırlar.
RAHÄ°M AÄžZI KANSERÄ° Ä°KÄ°NCÄ° SIRADA YER ALIYORÂ
Rahim aÄŸzı kanseri kadınlar arasında en sık görülen 2. kanser türüdür ve kansere de yüzde 98 oranında HPV (Ä°nsan Papilloma Virüsü) neden olmaktadır. Bununla birlikte rahim aÄŸzı kanserine karşı alınan önlemlerle ile kadınların hayatları boyunca kanserle karşılaÅŸmama oranı çok yüksektir. Genellikle 50 yaÅŸ civarında ortaya çıkan rahim aÄŸzı kanseri son yıllarda genç kadınlarda da görülmeye baÅŸlamıştır.
Rahim aÄŸzı kanserlerinin neredeyse tümünden sorumlu olan HPV virüsü oldukça bulaşıcıdır. ÇoÄŸu kadın, hayatının bir döneminde karşılaÅŸtığı HPV virüsünü kendi vücut savunma sisteminin yardımı ile yener. Bazı HPV virüsleri ise rahim aÄŸzı kanserine neden olabilir. Rahim aÄŸzı kanserinin erken evrede, hatta henüz kanser oluÅŸmadan saptamak smear testi ile mümkündür. 21 yaÅŸ üzerindeki aktif cinsel yaÅŸamı baÅŸlamış tüm kadınların smear testi yaptırmaları gerekir.
Yumurtalık kanserleri, yumurtalıklarda bulunan epitel hücrelerde ya da embriyonik döneme ait hücrelerde meydana gelen kontrolsüz bölünme ve çoÄŸalma sonucunda oluÅŸur. Düzenli jinekolojik muayenelerle erken evrelerde tespit edilmeleri, tedavi baÅŸarısını artırır.
Tüpler, rahimle yumurtalıkların arasında yer alan ve döllenmenin gerçekleÅŸtiÄŸi bölümdür. Tüp kanseri, jinekolojik kanserler arasında oldukça nadir görülür. Smear gibi tarama testleri ile teÅŸhis edilemediÄŸi için erken tanısı pek mümkün deÄŸildir.
Kadın üreme sisteminin dış görünüÅŸünü kapsayan vulva ve, vaden kanserleri daha nadir görülmelerine raÄŸmen, jinekolojik muayene ile kolayca erken evrede tespit edilebilmeleri nedeniyle, daha baÅŸarılı tedavi olanağı sunabilirler.
JİNEKOLOJİK KANSERLERDE EN ÇOK GÖRÜLEN BELİRTİLER NELERDİR?
Jinekolojik kanserler hastalığın türüne ve evresine ve bulunduÄŸu organa göre farklı belirtiler vermektedir. Bu belirtiler genel olarak menopoza giren kadınlarda kanama veya akıntı, adet düzensizliÄŸi, adet dışında kanamalar, cinsel iliÅŸki ile ortaya çıkan aÄŸrı, karın aÄŸrısı, karında ÅŸiÅŸlik, vajen bölgesinde yara, kaşıntı ve kitle etkisiyle komÅŸu organlara yaptığı baskı ile ortaya çıkan kabızlık ve sık idrara çıkma olarak sıralanabilir.
Jinekolojik kanserlerin bulunduÄŸu organa göre ortaya çıkma nedenleri farklı olmakla beraber, genel olarak genetik geçiÅŸ, HPV ve diÄŸer cinsel yolla bulaÅŸan hastalıklar, korunmasız cinsel iliÅŸki ve çok eÅŸlilik, tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı, erken ya da geç menopoz, obezite bu nedenler arasında sayılabilir.
Genetik geçiÅŸ, hiç doÄŸum yapmamış olmak, cinsel yolla bulaÅŸan hastalıklar, obezite ve tütün ürünleri kullanmak ya da kullanımına maruz kalmak da jinekolojik kanserlere yakalanma ihtimalini artıran sebepler olarak sıralanabilir.
ERKEN TEÅžHÄ°S İÇİN HANGÄ° TESTLER YAPILMAKTADIR?Â
Erken tanı amaçlı tarama yöntemlerinden olan Smear Testi, rahim aÄŸzı (serviks) denilen bölgeden 5-10 saniye gibi kısa süre içinde aÄŸrısız olarak fırça yardımıyla sürüntü alınması iÅŸlemidir. Rahim aÄŸzı kanseri taramasında kullanılan HPV testi ile enfeksiyonun varlığı saptanabilmektedir. Günümüzde her kadına düzenli aralıklarla HPV DNA testi önerilmektedir.
Smear testinde rahim aÄŸzı kanseri için yüksek risk taşıyan bireylere, HPV testinin pozitif çıkmasından sonra rahim aÄŸzı kanserine neden olabilecek lezyonların saptanması ve bunların erken tedavisinin yapılabilmesi için tanısal yöntem olan kolposkopi yapılmaktadır. Kolposkopi, tamamen aÄŸrısız bir iÅŸlem olmakla beraber, ÅŸüpheli bölgelerden görerek biyopsi alınmasına olanak saÄŸlar.
Jinekolojik kanserlerin tanısı için bahsi geçen yöntemlerin dışında, ultrason, MR ve bilgisayarlı tomografi de kullanılır.
Kadın kanserlerinde tedavi medikal, cerrahi veya radyoterapi ÅŸeklinde olabilirken bu yöntemler aynı anda da kullanılabilir. Tedavi yöntemi hastalığın türü, bulunduÄŸu organ ve evresine baÄŸlı olarak deÄŸiÅŸmekte, hasta için en uygun tedavi belirlenmektedir.
Jinekolojik kanserlerden korunmanın en etkili yolu erken tanıdır. Erken tanının konulabilmesi için her kadının rutin jinekolojik taramalarını yaptırması gerekmektedir. Rutin taramalar içerisinde, genital muayene ve utrasonografi, smear testi, HPV DNA testi, kolposkopi eÅŸliÄŸinde revival biyopsi ve endometrial biyopsi bulunmaktadır.
KANSERDEN KORUNMAK İÇİN AŞILAR OLDUKÇA FAYDALI
Rahim aÄŸzı kanserinden korunmak için geliÅŸtirilmiÅŸ olan aşılar da oldukça faydalıdır. Bazı kanser türlerinin genetik iletimi mümkün olduÄŸu için, ailesinde bu tip kanserler olan bireylerin genetik tarama yaptırarak kendilerinde bu genetik olasılığın tespit edilmesi de korunma açısından oldukça etkilidir.
Bunların dışında da, Ä°deal kilonun korunması, tütün ve tütün ürünlerinden uzak durulması, düzenli ve dengeli beslenme, hareketli bir yaÅŸam tarzı jinekolojik kanserlerden korunmada etkili olmaktadır.
Kanser görülme sıklığında artış, çeÅŸitli nedenlerle gebeliÄŸin daha ileri yaÅŸlara ertelenmesi gibi sebeplerle gebelik isteÄŸi olan bireylerin bu ÅŸanslarını koruyabilmek önem kazanmıştır. Yumurta veya embriyo dondurularak, tedavi sonrasında gebelik ÅŸansı saklı tutulabilmektedir.