Kaynak Fotoğraflar: iStock, Alamy
Kabus Değil Yeni Bir Başlangıç: Menopoz Sonrası Bu Önerileri Dikkate Alın!
Çocukluk, ergenlik veya yetişkinlik gibi hayatın içinde doğal bir süreç olsa da menopozal dönem, kadınların duygusal ve fiziksel sağlıkları için önemli bir dönemeç.
Dünyada ortalama 50-51 olan menopoz yaşı ülkemizde 47-48 yaş civarına kadar düşerken, genellikle 'kabus' gibi görülen bu dönemi, alınacak bazı basit önlemlerle 'yeni bir başlangıç” haline getirmek mümkün. Yaşı menopoz dönemine yaklaşan kadınlar ne yazık ki adet düzensizliklerini önemsemiyor. Oysa bu tehlikeli olabilecek bir durum.
Hormonal değişimlere bağlı olarak rahim duvarında kalınlaşmalar görülebiliyor ki bu da rahim duvarında 'hiperplazi' denilen patolojik kalınlaşmaların, poliplerin ve rahim kanseri gelişmesinin riskini artırabiliyor. Kadınların menopoza geçiş sürecinde doktorunun uygun gördüğü sıklıkta muayene olması çok önemli. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Funda Aybar Susur, menopoz öncesi ve sonrası döneme yönelik önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Rahim kalınlaşmasına dikkat!
Menopozdan bahsedebilmek için altı aydır adet görmemek ve bir ay ara ile yapılan testlerde FSH (folikül stimüle edici hormon) düzeylerinin yüksek çıkması gerekiyor. Arada sırada oluşan bir iki aylık adet düzensizliği, menopoz anlamına gelmiyor. Ancak bu durumun göz ardı edilmemesi de gerekiyor.
Ama henüz menopoza geçiş sürecinde isek, yumurtlama düzensizliklerine bağlı olarak, vücutta östrojen olmasına rağmen progesteron dediğimiz rahim duvarını koruyucu hormon salgılanamayabilir. Rahim duvarı uzun dönem yüksek östrojene maruz kalırsa kalınlaşır ve ilerde polipler, hiperplazi denilen normal olmayan kalınlaşmalar ve rahim kanseri gibi riskler artabilir. Bu nedenle kalınlaşmaya engel olmak gerekir.
Belirtileri hafife almayın
Menopoz döneminde kadınların doktora başvurmasına yol açan şikayetler; ateş basması, sıkıntı hissi, uykusuzluk, depresif ruh hali, duygudurum farklılığı, cinsel isteksizlik, vajinal kuruluk olarak sıralanıyor. Bunların yanında kemik erimesi ve ağrılar da görülebiliyor. Bu dönemde doktorlardan destek alınması menopozun daha rahat geçirilmesini sağlıyor.
Ailesinde erken menopoz öyküsü olan kadınların, düzenli doktor kontrolünü aksatmamaları gerekiyor. Erken menopoza yol açtığı belirlenen bir diğer etmen de sigara. Yumurtaların erken yaşlanmasına yol açan sigara aynı zamanda toksik etki yapıyor.
Toksik etki yumurtalarımızın kalitesini bozabilir. Yumurta sayısını ve kalitesini olumsuz etkileyen çikolata kistleri de ihmale gelmez. Bunun yanı sıra yumurtalık kisti nedeniyle geçirilen ameliyatlar da adet düzeninin erkenden sona ermesine yol açabiliyor. Bağışıklık sistemini etkileyen otoimmun denilen hastalıkların da yumurta rezervini olumsuz etkilediği için takip edilmesi gerekiyor.
Stresi azaltın!
Erken menopoz nedenlerinden biri de stres. Antioksidan beslenme ve düzenli egzersiz ile stresin yol açtığı olumsuz etkiler azaltılabiliyor. Bazen de hiçbir risk faktörü olmadan da kadınlarda erken dönemde yumurta kapasitesi azalabiliyor.
Erken menopoz riskine karşı bunlara dikkat!
Kadınlar belli bir yumurta sayısı ile doğuyor ve yaşamları boyunca bunu kullanıyor. Yeniden yumurta üretme şansları olmadığı için ailede erken menopoz görülmüşse ya da sigara, çikolata kisti ve stres gibi diğer nedenler varsa kadınların düzenli doktor kontrollerine daha da fazla önem vermesi gerekiyor.
Bu kontroller sırasında ultrasonla yapılan görüntülemede yumurta sayısının azlığı dikkat çekiyorsa AMH (anti mülleryan hormon) adı verilen bir hormon düzeyine bakılarak risk saptanabiliyor. Henüz çocuk doğurmamış kadınların yumurtalık rezervlerinde azalma görülmesi durumunda “yumurta dondurma” işlemi uygulanması öneriliyor.
Dondurulan yumurtalar daha sonraki süreçte kullanılabiliyor. Adet düzensizliği yaşayan kadının çocuk sahibi olma isteği yoksa bile adetinin düzenli hale getirilmesi gerekiyor. Özellikle şikayeti çok olan kadınların kemiklerini korumak, vajinal kuruluğunu gidermek ve depresif halini düzeltmek için hormonal düzenleyici tedaviler uygulanabilir.