Reddedilmek, beyin tarafından fiziksel bir acı olarak algılanıyor. Sevdiğiniz veya nefret ettiğiniz birini gördüğünüz zaman gözbebekleriniz büyüyor. Beyin, sıkıcı insanlardan dinlediğiniz sıkıcı konuşmaları olduğu gibi kaydetmek yerine onları daha ilginç hale getirerek yeniden düzenliyor. Hedeflerinizi başkalarına anlattığınız zaman onları gerçekleştirme ihtimaliniz düşüyor. Farklı coğrafyalarda yaşayıp farklı dilleri konuşsa da, yeryüzünde yaşayan tüm insanlar mutluluk, öfke, üzüntü, korku, şaşırma ve iğrenme duygularını aynı yüz mimikleriyle ifade ediyor. Aslında fobiler DNA aracılığıyla nesilden nesile aktarılan anılardan ibaret. “Truman sendromu” ne biliyor musunuz? Bu hastalığa yakalananlar, hayatlarının her aşamasının tıpkı filmdeki gibi gizlice kameraya kaydedilip televizyonda gösterildiğini zannediyor. Doğuştan görme engelli olan insanlar, şizofreni hastalığına yakalanmıyor. 20 saniyeden uzun süre birine sarılırsanız, beyinde “sosyal bağlanma”dan sorumlu oksitosin hormonu salgılanarak sarıldığınız kişinin size daha fazla güvenmesini sağlıyor. “Aşık olmak” ile “Obsesif-kompulsif kişilik bozukluğuna sahip olmak” vücutta aynı biyokimyasal etkiyi yaratıyor.