ANI YAŞA
Keçe, geçmişte yaşanan olumsuzluklara saplanan ve gelecek kaygısı yaşayanların temel sorununun, şimdiye odaklanmakta güçlük çekerek anı yaşayamamaları olduğunu söyledi. Oysa cinsellikte sonucun değil anda kalarak ve hissederek sürecin yaşanması gerektiğinin altını çizen Keçe, bedensel duyumlara odaklanarak yaşanan anın hazzını hissedebilmenin önemli olduğuna dikkat çekti. İşte bu tip yaklaşımların da cinsel detoksun temelini oluşturduğunu belirten Keçe, “Her düşünce, sonuca götüren bir araçtır. Işık gök gürültüsünden, düşünce de eylemden önce gelir. Bu nedenle cinselliği zehirleyen ve doğal akışını bozan, performans kaygısı, beğenilme arzusu, ‘süper erkek ve süper kadın olma’ beklentisi, mutlak orgazm ya da aynı anda orgazm olma gibi abartılı beklentiler, cinsel hayattan uzak tutulmalıdır” dedi. Aklımıza gelen, bizi rahatsız eden olumsuz düşünceleri görünmez dikenlere benzeten Keçe, “Bu dikenler cinsel mitlerdir (doğru bilinen yanlışlar), bir yerden değil, binlerce yerden gelip kalbimize batmaktadır.